Sobe Gazetesi 2024 - Özhaseki’nin projeleri emre amade, rant odaklı ve hukuksuzdur
GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Özhaseki’nin projeleri emre amade, rant odaklı ve hukuksuzdur

Özhaseki’nin projeleri emre amade, rant odaklı ve hukuksuzdur

Ankara’dan bi haber Özhaseki’ye mimarlardan vize çıkmadı

Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, AKP Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkan adayı Mehmet Özhaseki’nin projelerini masaya yatırdı. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, “Özhaseki bu projeleriyle emre amade, rant odaklı ve hukuksuz yerel yönetimi benimseyeceÄŸini ortaya koymuÅŸtur. Bu projelerle yerellikten bahsedilemez. Kaçak Saray ile bir deÄŸer ortaya koyan, teleferikle ulaşıma çözüm üreteceÄŸini sanan Özhaseki, Ankara’nın deÄŸerlerinden bir haberdir. Ankara Cumhuriyet’in ve devrimin  BaÅŸkentidir.  Gökçek’in verdiÄŸi hasarı devrim gibi niteleyen Özhaseki bu projeleriyle Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nden vize alamamıştır. Ortak akılın, bilimin ve tekniÄŸin hakim olduÄŸu,  toplumun bütün katmanlarıyla birlikte bir yönetim anlayışı oluÅŸturulmalıdır” dedi.

Mimarlar Odası Ankara Åžube BaÅŸkanı Tezcan KarakuÅŸ Candan , “31 Mart yerel seçimler üzerine Ankara’da belediye baÅŸkan adayları projelerini açıklamaya baÅŸladılar. Ankara çok uzun süredir yakından takip eden bir meslek örgütü olarak ve 23,5 yıllık Melih Gökçek döneminin hasar tespitini çıkartmış bir örgüt olarak bütün adayları yakından takip ediyoruz ve bu adayların projelerini de etap etap deÄŸerlendirerek kamuoyuna bilgiler veriyoruz. Bugün Özhaseki’nin açıkladığı Ankara projelerine üzerine bir deÄŸerlendirme yapacağız. DiÄŸer adaylar da projelerini açıkladığı zaman Mimarlar Odası Ankara Åžubesi olarak onların projelerini de deÄŸerlendireceÄŸiz. AKP adayı Özhaseki geçtiÄŸimiz hafta Ankara projelerini 11 baÅŸlık altında 111 proje olarak açıkladı. Genel olarak deÄŸerlendirmek gerekirse bunların hiçbirinin insan odaklı olmadığını görüyoruz. Kazıdığımızda bu projelerinin altından Gökçek dönemi projeleri çıktığını ve gerçekten de rant odaklı bir yaklaşım olduÄŸunu gördük. Hem kamuoyuna açıklamalar yaptığı toplantıyı hem de televizyon programları takip ettik” dedi.

Davalık olan Ulus tünelini refere ediyor

Candan, Özhaseki’nin ulaşım politikalarına iliÅŸkin ÅŸunları söyledi:

“Ulaşım politikalarına iliÅŸkin konuÅŸtu. Gökçek bir metre metro  yapamadığı için, beceriksizliÄŸinden kaynaklı ,  bildiÄŸiniz üzere metro ve raylı sistem Ankara’da artık UlaÅŸtırma Bakanlığı tarafından yürütülüyor. Yani belediyenin metroya iliÅŸkin verdiÄŸi her vaat yerel politika deÄŸil bir merkezi hükümet politikası olarak karşımızda duruyor.  Yol geniÅŸletmek ve paralel yol açmakla trafiÄŸin rahatlamayacağını söylüyor doÄŸru söylüyor. Lakin bunun arkasından otomobiliyle hava alanından kesintisiz ulaÅŸmayı öngörüyor ki bu bir önceki ile çeliÅŸiyor. Ya ne söylediÄŸini ya da ne yapmak istediÄŸini bilmiyor. Çünkü bu söylemler birbiriyle çeliÅŸiyor.Projelerinin arkasında neyin olduÄŸunu okumak gerekiyor. Hava alanına kesintisiz ulaşımdan bahsediyor. Kesintisiz ulaşım demek Ulus’ta bugün davalık olan ve gerçekten Ulus’un potansiyelini alt üst edecek Roma dönemini ve Ulus Tarihi kent Merkezi’ndeki Ulus tünelini refere etmektir. Metro istasyonlarının her birinde park et ve devam et yaklaşımı getireceÄŸini söylüyor. Bunun mümkün olmadığı çok açık. Bunun arkasında yatan istasyonların bulunduÄŸu yere otopark yapacağım demektir. Güvenpark’ın, Zaferpark’ın otopark yapacağım demektir. Her metro istasyonun altı ranta açılacak demektir. Bir otopark sistematiÄŸinin içine gireceÄŸini okuyoruz. Oysa kent merkezinin araçtan arındırılması, dolmuÅŸların kent merkezinden çıkması ve olabildiÄŸince yayalaÅŸtırılması gerekiyor. Maalesef bunların hiçbirini göremiyoruz. Onun ötesinde ulaşımı çözebileceÄŸini 60 km’lik bir raylı sistem yapabileceÄŸini söylüyor ama AKP hükümeti döneminde raylı sistemler bile düzgün çalışmıyor. Belediyenin kendi sitesinde  Ankara’daki  4 metro hattında  2,5 milyon yolcunun taşınması gerekiyor. Ancak bugün toplam 4 hatta 370 bin yolcu taşınıyor. Bu da aslında onların baÅŸarısızlıklarını göstergesi. Siz zaten yaptığınız metroları bile kapasitesine göre çalıştıramıyorsunuz. Bugün 60 km’lik metro  yapmadan önce yaptıkları hatların kapasitesine göre çalışması gerekiyor. Her hat için 2,5 milyon 4 hat için 10 milyon yolcunun taşınması gerekiyor.”

İnsan odaklı değil, rant odaklı yaklaşım

“Yine Ankaray’ın AÅžTÄ°’ye olan uzantısının ne zaman açılacağı belli deÄŸil. Zaten AÅžTÄ° baÄŸlantısı 6 yıl gecikmiÅŸ durumda. Bunun arkasında yatan ise biliyorsunuz orada YDA’nın bir inÅŸaatı var orada henüz bitmedi. Müteahhitte onu bitirebilecek bir ekonomik sıkıntıda anlaşılan. Bunun açılamamasının tek nedeni müteahhidin buna izin vermemesi olması gerek ki, açılamıyor. Burada da bir insan odaklı deÄŸil sermaye odaklı bir yaklaşım görüyoruz. Yine millet bahçelerinin yoÄŸun bir ÅŸekilde yapılacağı söylendi bunun gerçekçi olmadığını biliyoruz” diyen Candan, sözlerine şöyle devam etti:

"23,5 yıllık Gökçek dönemi, sonraki Mustafa Tuna dönemi, ve 17 yıllık AKP hükümeti döneminde insan odaklı bir yeÅŸil politikalarının, bir yeÅŸil senaryolarının ve bir yeÅŸil kuÅŸak ve bir önerilerinin bile olmadığını biz çok iyi biliyoruz. Millet bahçelerinin arkasında yatan da ranta tahvil edilmiÅŸ alanların pazarlanması haline getirilmesidir. Bunu EGO hangarlarını yerine yapılan Merkez Ankara dedikleri Pasifik Ä°nÅŸaat üzerinden çok rahat bir ÅŸekilde okuyabiliyoruz. Bugün bize çok büyük alanlar deÄŸil, bir yeÅŸil senaryoya ihtiyaç var. YeÅŸil alanların ve çocuk oyun alanlarının artırılmasına ve okulların yeÅŸil alanlar içinde olmasına ihtiyaç varken millet bahçeleriyle bir yeÅŸil projemiz var deniyor. Ancak bunun arkasında bir rant politikasının olduÄŸu çok açık. Yine açıkladıkları çocuk köyü projelerini Ankapark’ın yanındaki AOÇ arazisine yapacakmış. Çünkü Ankapark’ın reklama ihtiyacı var. Ä°kisinin hukuksuz olacağı çok açık. Ankapark’taki çadırların yanıcı olduÄŸunun farkında bile deÄŸil. Zeminin gevÅŸek olduÄŸunu çok hassas oyun araçlarıyla birlikte ilk denemede Gökçek’in tepede kaldığını hatırlarsanız. Çocuk köyü projesi Ankapark’a müşteri yaratmanın ve reklamını yapmanın baÅŸka bir boyutu olarak planlanıyor. Ankara’nın çocuk köyüne  deÄŸil, kentte çocuk dostu bir kent politikasına ihtiyacı var. Bugün bebekli anneler çocuklarıyla sokaÄŸa çıkamıyorlar. Ãœzerine tezgahlar ve lavabolar düşerek çocuklarımızı kaybettik. Bugün çocuk köyüne deÄŸil çocuk dostu mahallelere ihtiyaç var.”

Pahada ağır ama kapasitesi hafif teleferiklerle turist gezdirmeyi planlıyorlar

Candan,  Özhaseki’nin akıllı ÅŸehir söylemini ise şöyle deÄŸerlendirdi:

“Akıllı ÅŸehirden bahsediyorlar. Akıl ÅŸehir teknoloji ve bilime saygı duymakla olur. Hatırlarsanız robotu susturan yöneticilerimizin olduÄŸu bir toplumuz. LGS’den bilim ve teknik açısından baktığımızda Türkiye’de Matematik sorularını yapma oranının 7.70 olduÄŸunun farkında deÄŸiller. Bütün bilimi öldürmüş, bilimsel kent anlayışını ortan kaldırmış bir zihniyetin akıllı kent yaklaşımı robotun susturulmasından anlaşılıyor. Yaya bölgesinden, bisiklet yollarından bahsedilmezken, pahada ağır ama kapasitesi hafif teleferiklerle turist gezdirmeyi planlıyorlar. Gezi rotası ise kaleden baÅŸlayarak, Roma hamamına, Selçukları eserlerinin olduÄŸu bölgelere, SaraçoÄŸlu’na, ardından Anıtkabir’e ardından da Kaçak Saray’a gidecekmiÅŸ. Kaçak Saray mimari olarak çok önemliymiÅŸ. Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi adayı olan ÅŸahsiyetin AOÇ’de Atatürk’ün vasiyeti ile ÅŸartlı bağışına, hukuka ve vicdana aykırı, israf olarak yapılmış bir binanın mükemmel bir yer olduÄŸunu ifade ederek teleferik hattının oralara gitmesini öneriyor. Kaçak saray bölgesinde 40 metrelik yollara orada kuÅŸ uçmuyor. “

Özhaseki Ankara’dan bi haber

 Candan Ortak akılla yönetilecek bir Ankara’ya ihtiyaç olduÄŸunu vurgulayarak ÅŸunları kaydetti:

“Uzun süredir ben bilirim yaklaşımıyla bilimi ve tekniÄŸi devre dışı bırakan politikalarla yürütüldü. Odalarla birlikte yöneteceÄŸini söylüyor muhtemelen bizden bahsetmiyor. Daha ticari ve rant odaklı yaklaşımlarla muhtemelen yürütecektir. Ama bunun da gerçekçi olmadığı ortada bütün projelerini CumhurbaÅŸkanı’na sunuyor ve ‘CumhurbaÅŸkanımız bunu çok beÄŸendi ve onay verdi’ diyor. CumhurbaÅŸkanın bu kenti yöneteceÄŸi ve kendisinin de emre amade olacağını ifade ediyor. Bir de ‘Emine hanım sıfır atık projesini çok sevdi’ dedi. Yani artık bilim ve tekniÄŸin, dünyadaki geliÅŸmelerin ve kentsel politikaların baz alınacağı bir yerel yönetim deÄŸil, Emine hanımın ve CumhurbaÅŸkanının beÄŸenmesi üzerinden politikalar üretileceÄŸi görülüyor. Burada bir katılımcı bir demokrasi ve demokratik bir kent anlayışı yok. Sonrasında da 'Vedat Dalokay ve Murat Karayalçın da Ankaralı deÄŸildi' diyerek söylemler üretiyor. Dalokay Mimarlar Odasının yöneticiliÄŸini yapmış bir dolu organlarında görev almış, Ankara’nın ruhunu ve her bir metrekaresini hissetmiÅŸ bir belediye baÅŸkanıdır. Aralarında dünyalar kadar fark vardır.Önemli olan Ankaralı olması deÄŸil, devrimin BaÅŸkentinin ruhunu ve  ve her bir metrekaresini hissetmesidir.  Dalokay gerektiÄŸinde direnen ve politikalar ortaya koyan bir belediye baÅŸkanıydı. Kaçak saray ile bir deÄŸer ortaya koyuyorsa, teleferikle bir çözüm üreteceÄŸini sanıyorsa Ankara’yı bilmediÄŸini ve Ankara’nın deÄŸerlerinden bir haber yaÅŸadığını gösteriyor. Özhaseki Ankara’nın baÅŸkentliÄŸini ve onu taşıdığı kültürel mirası ve cumhuriyet deÄŸerlerini bilmediÄŸi için Ankarayı yönetemez.  Cumhuriyetin simge spor yapılarını yıkacaksınız sonra da stadyum yapacağım diyeceksiniz. Bütün projeleri kazıdığınızda Gökçek dönemiyle baÅŸlayan AKP yerel yönetim politikasının Ankara’da iflas ettiÄŸi ve rant politikalarıyla bu kenti dönüştürmeye çalıştıkları ortaya çıkacak.  Kentsel yenileme alanı dedikleri 30 milyon metrekarelik alanın riskli alan edildiÄŸini tüm bunları yapacağını söyleyen Özhaseki rant üzerinden hareket edeceÄŸini ifade etmektedir. Ankara için insan odaklı deÄŸil rant odaklı projelerini açıkladı. Biz de bunu kamuoyuna etap etap açıklayacağız ve takip edeceÄŸiz. Ankara 850 davamız devam ediyor. 850 tartışmalı ve hukuksuz alan var demektir. Bu hukuksuzluÄŸun devamını savunan bir yaklaşım içinde projeler üretiliyor.”

Candan, “Özhaseki tv programında Gökçek Ankara’da devrim niteliÄŸinde iÅŸler yapmış dedi tarihi eserleri yıkarak, sanatın içine tükürerek, kültür mekanlarını yok eden bir belediye baÅŸkanın devrim niteliÄŸinde iÅŸler yaptı diyen belediye baÅŸkan adayı   Gökçek’in izindedir. Ankara Cumhuriyet’in ve devrimin baÅŸkentidir Gökçek döneminde yapılan her ÅŸey devrimin karşıtıdır. Bunu devrim gibi savunan Özhaseki de bu projelerin devamlılığını sürdürmek için adaydır. Mimarlar odasından vize alamayan Belediye baÅŸkanlarının seçilemeyeceÄŸi günlere doÄŸru gidiyoruz. Özhaseki bu projeleriyle Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nden vize alamamıştır” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Toplumun bütün katmanlarıyla birlikte bir yönetim anlayışı oluşturulmalı

Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Ali Hakkan ise şunları söyledi:

“Bu projelere baktığımızda yerellikten hiç anlamadıklarını görüyoruz. Bütün projeler CumhurbaÅŸkanı ve onun eÅŸine odaklı gidiyor. Halbuki yerel yönetim aÅŸağıdan yukarıya bir örgütlenme modelidir. Toplumun bütün katmanlarıyla birlikte bir yönetim anlayışı oluÅŸturulmalı. Ulaşım baÅŸlığı altında pek çok ÅŸey söylüyor hiç mimarlar odasını takip etmediklerini görüyorum. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi bunları gündeme getirmiÅŸ ve hatta sonuçlarına da ulaÅŸmıştır. AOÇ mücadelesi ortadadır. EGO hangarları projesi Ankara’nın kent kemliÄŸi ile ilgi iç içe bir konudur. Özhaseki’nin bundan haberi var mı? Bence yok. Ankara ulaşılabilir bir kent deÄŸil, çünkü yaya deÄŸil taşıt öncelikli bir kent.  Mimarlar Odası Ankara Åžubesi Kızılay meydan olsun demiÅŸtir. Kızılay’ı yayalaÅŸtırma projesi üretmiÅŸtir. Bundan haberi var mı? Bence derslerine çalışmamışlar.  Åžimdiki CumhurbaÅŸkanı SaraçoÄŸlu Mahallesi projelerini yarışmayla elde elden Mimarlar Odası’na, ‘Mimarlar Odası’nın ne iÅŸi var’ demiÅŸtir. Bunlar Ankara için çok önemli deÄŸerler bence bunlardan da haberi yok. Çocuk köyü diyormuÅŸ. Mimarlar Odası Ankara Åžube BaÅŸkanı Tezcan KarakuÅŸ Candan uluslararası alanda çocuk mimarlık çalışmalarının yürütücüsü. Bütün dünya Mimarlar Odası genel merkezinin yürüttüğü bu çalışmanın peÅŸinde bundan da haberi yok. Buna niyet göstermek ve biraz takip etmek gerekiyor. Temas edecekleri nokta Mimarlar Odası’dır. Oda bütün birikimini paylaÅŸabilir ancak onların böyle bir derdi yok. Ulaşımı da havadan insana ve doÄŸaya dokunmadan çok güzel çözdüğünü düşünmüş bizim talebimizin tam tersine bir tavır var. Tam tersine insana ve doÄŸaya dokunmaları gerekiyor."

Ankara BüyükÅŸehir belediye baÅŸkan adaylarına  ‘Seçildikleri andan itibaren Kızılay’da dolaÅŸacaklar mı?’ sorusunu yönelten Hakkan, “Kızılay ve Ulus tarihi kent merkezi ne hale gelmiÅŸ hep birlikte dolaÅŸalım. Ä°nsan ne hissediyorlar bundan haberleri var mı? Gelin birlikte dolaÅŸalım” dedi.

Özhaseki’nin Ankara’ya ve Ankaralılara vaat ettiÄŸi yeni bir ÅŸey göremiyoruz

Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen ise Ankara üzerinden genel siyasetin nasıl işlediğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Evirgen şunları kaydetti:

“CumhurbaÅŸkanı yerel seçimlere iliÅŸkin yaptığı açıklamalardan birinde ‘Ankara’yı ancak iktidarla uyumlu olan belediye güzelleÅŸtirebilir’ demiÅŸti. Yani aslında seçmene iktidarla uyumlu olan adaylara oy verin diyen tehditvari bir uyarıda bulunmuÅŸtu. Bunun somut karşılığını da Özhaseki’nin bütün konuÅŸmalarında ve vaatlerinde çok açık görüyoruz. Millet bahçeleri projelerinin detayı dahil, 19 Mayıs Stadyumu’nun yıkımı haberi CumhurbaÅŸkanın 24 Haziran seçimleri öncesi Ankara mitinginde açıklanmıştı. Bu projelerin hiçbiri sürpriz olmadı. Belli baÅŸlı hazırlanmış projeler var uzun zamandır seçim vaatleri olarak masalar üzerinde konuÅŸuluyor ve halka vaat ediliyor. Özhaseki’nin Ankara’ya ve Ankaralı’ya vaat ettiÄŸi yeni bir ÅŸey göremiyoruz.  Ãœstelik Melih Gökçek döneminden de Melih Bey’in hakkını teslim etmek lazım diyerek bahsediyor Özhaseki. Bu bizim için önemli bir itiraf, bilindiÄŸi gibi Åžubemiz tarafından Gökçek’in ardından hazırladığımız Ankara Rapor, 23,5 yıl boyunca Gökçek’in Ankara’da nasıl hasarlara yol açtığını belgeledi.  BaÅŸkent ÅŸu anda bir enkaz halinde ve bu hali öven anlayış yeniden BaÅŸkanlığa aday oluyor. ÖrneÄŸin vaatlerden biri Ankara’nın deÄŸeri olan meslekleri yeniden canlandırmak üzerine ve ilk örnek Siteler. Siteler’in bugün nasıl bir çöküntü alanı haline geldiÄŸini hepimiz biliyoruz. Suriye’den gelen göçle ciddi bir sıkıntı yaÅŸanıyor. Sitelerde çok düşük ücretle Suriyeli mülteciler istihdam ediliyor. Büyük bir emek sömürüsü ve emek hırsızlığı var. Ne ülke ne de kent çapında göç politikanız olmadan, genelde bu problemlerle yüzleÅŸmeden kalkıp yerelde Sitelerdeki problemleri nasıl çözeceksiniz? Yoksa bu meslekleri canlandırmak demek, ucuz iÅŸ gücüyle emek sömürüsünün devamı anlamına mı gelecek? Bunların hepsi ciddi soru iÅŸaretleri. Bir diÄŸer vaat, tarımı desteklemek yönünde. Siz AOÇ’yi mahvettiniz nasıl ÅŸimdi tarımı destekleyeceÄŸiz diyebiliyorsunuz? Bütün tarım arazilerini imara açtınız. Åžimdi bu imarlardan vaz mı geçeceksiniz? Ranttan vaz mı geçeceksiniz?” diyen Evirgen, şöyle devam etti:

“Türkiye’nin ayaÄŸa kalkması gereken çok ciddi bir konu yaÅŸandı çok yakın zamanda. Ceren Damar Åženel cinayeti ve bu noktaya nasıl gelindiÄŸine iliÅŸkin hepimizin bir kez daha durup düşünmesi gerekiyor. Ä°ktidar tarafından durmadan cehalete yapılan övgülerin getirdiÄŸi bu noktada, Özhaseki söylemlerine de dönüp bakmalı. “Devlete hainlik edenlerin çoÄŸu üniversite mezunu, imam hatip gençliÄŸinin devletiyle bir sorunu yok’ diyerek yaptığı konuÅŸma bu ülkede akademiye, bilime ve tekniÄŸe verilen önemin ne olduÄŸunu, okumuÅŸ insana ne gözle bakıldığını çok açık gösteriyor. Ceren Damar’ı üniversitede herkesin içinde öldürme cesareti de buralardan besleniyor. Türkiye’nin BaÅŸkentinin belediye baÅŸkanlığına aday olan bir isim bu cümleleri kullanıyorsa eÄŸer, bunu bir talihsizlik deyip geçemeyiz. Bu bir zihniyetin göstergesi ve bu zihniyetin Ankara’yı yönetmesine izin verilmemeli. Ankara bir üniversite kentidir, Ankara bir BaÅŸkent’tir ve Türkiye’ye örnek olması gereken bir noktadadır. Türkiye bu zihniyetin egemen olduÄŸu bir ÅŸehre deÄŸil, bilim ve tekniÄŸin ışığında ilerleyen bir BaÅŸkent’e layık.”


Toplam Görüntülenme : 43928
Kategori Haberleri

Yargı, Çayyolu’nda sosyal altyapı alanının yapılaşmasına izin vermedi
Kamu yararını, doÄŸal ve kültürel varlıklarımızı savunan Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nin haklılığı yargı kararlarıyla tescillenmeye devam ediyor.
20 Mayıs 2020
Mimarlardan çifte hukuk zaferi: Sinpaş ve Alacaatlı planları iptal edildi
Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, kamu yararına aykırı ve yoÄŸunluk artışı getiren, doÄŸal yapıyı bozan yapılaÅŸmalara karşı mücadelesini sürdürüyor. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nin hukuk mücadelesinin haklılığı bu kez de çifte zaferle tescil edildi
29 Nisan 2020
Yargı, ODTÜ ağaç katliamının sorumlusu Kök’e hesap vereceksin dedi
Ankara 11. Ä°dare Mahkemesi, Yüksek Öğretim Kurumu’nun görevini kötüye kullanan ODTÃœ Rektörü VerÅŸan Kök hakkında iÅŸlem yapılmamasına iliÅŸkin kararını iptal etti.
29 Ocak 2020
TOGO ikiz kulelerinde Mimarlar Odası denetimine gelmeden ruhsat alınmış
Ankara’nın gündeminden düşmeyen TOGO ikiz kulelerinin arkasındaki süreçler birer birer dökülürken davayı açan ve binanın mühürlenmemesi davasını kazanan Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, emsal artışının ve kent suçuna dönüşen Togo ikiz kulelerinin arkasındaki teknik ve rant sürecinde Mimarlar Odasını devreden çıkartmak için öncesinden hazırlık yapıldığını bildirdi.
26 Aralık 2019

<<< <
8 9 10 11 12 13 14 15 16 17
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiÅŸ.
Yorum için giriş yapınız!