GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
ICAM’a hayır

ICAM’a hayır

Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri, Dört Ayaklı Şehir,Engelli Hayvanları Koruma ve Hayvan Hakları Derneği,Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM),Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği (HAGİD),Hayvanlara Adalet Platformu (HAD), Yeryüzüne Özgürlük Derneği, Yeşil Öfke,  Yunuslara Özgürlük Platformu ICAM’a açık mektup yazdı. 3-5 Mart 2015 tarihlerinde, ikincisi Istanbul Cevahir Otel'de duzenlenecek olan "Kopek Populasyonu Yonetimi" adi ile tanitilan ancak sokak “hayvanlarinin kontrol altina alinmasini, oldurulmesini ve hayvanlar aleyhindeki bircok maddeyi birer gorus olarak savunan ve bunlari, gittikleri ulkelerde uygulanmasini isteyen ICAM (Uluslararasi Refakatci Hayvan Yonetimi Koalisyonu) Koalisyonu” protesto edeceklerini duyurdu. Mektubu yayınlıyoruz…

 

ULUSLARARASI KÖPEK NÜFUSU YÖNETİMİ KONFERANSI

(ICAM) KOALİSYONU’NA,

İlkini geçtiğimiz sene İngiltere'de düzenlediğiniz Köpek Nüfusu Yönetimi Konferansı’nın ikincisini, 3-5 Mart 2015'de İstanbul'da gerçekleştireceğinizi öğrenmiş bulunuyoruz.

Gerek koaliasyonunuzun hayvanların yaşam haklarını hiçe saymak üzerine kurulu bir biçimde yürüttüğü "hayvan refahı" siyaseti, gerekse bu siyasetinizin Türkiye'de gündemde olan, giderek daha çok hayvanın belediyeler eliyle katline neden olacak yasa değişiklikleriyle birebir uyum içinde olması sebebiyle bu konferansı düzenlemenize izin vermeyeceğimizi ve protesto edeceğimizi bildiriyoruz.

Güncellenmiş internet sayfanızda yer alan üç broşürü incelediğimizde, Türkiye'de daha çok hayvanın devlet eliyle katledilmesine zemin sağlayacak birtakım varsayım ve iddiaları öne çıkarmakta olduğunuzu gördük. Bilimsellik iddiasıyla vurguladığınız, sokak hayvanlarının başta kuduz olmak üzere zoonotik ve salgın hastalıklara neden olabileceği varsayımınız tarihsel ve bilimsel olarak yanlıştır. Ancak daha önemlisi bu iddianız, Türkiye bağlamında devlet kurumlarının ve yerel yönetimlerin insan sağlığını koruyacak önleyici-koruyucu müdahelelerde bulunmak yerine, binlerce hayvanın  "kamu sağlığını koruma" bahanesiyle öldürülmesine dayanak sağlamaktadır.

Sokak hayvanlarını kamu sağlığına aykırı varlıklar olarak sunduğunuz bu iddianız, bizzat Koalisyonunuzun savunduğu, bizim politik olarak son derece sorunlu bulduğumuz "hayvan refahı" görüşüyle bile uyuşmamaktadır. Sokak hayvanlarına karşı düşmanlaştırıcı, insan eliyle şiddeti körükleyecek, hayvanların kamusal aidiyetini hedef alan, devlet eliyle öldürülmelerini meşru kılacak bu iddialarınıza karşı düşünsel, politik ve toplumsal mücadele başlattığımızı tarafınıza bildirmek istiyoruz.

Broşürlerinizde yer alan bir başka iddia da aynı ölçüde skandal niteliğindedir: Koalisyonunuz, ötanazi olarak anılan, hayvanın kimyasal aracılığıyla öldürülmesini savunmaktadır.

Ötanazi, kişinin kendi rızasıyla yaşamından vazgeçmesi anlamına gelir; hayvanlara uygulanamaz, uygulanması cinayettir. Ötanazinin "insancıl" ve hayvan refahına yönelik bir pratik olduğuna dair iddialarınız en hafif tarifle, tutarsız ve ikiyüzlüdür. Kendinize yerel yönetimler eliyle hayvan katledilmesini kamuoyu gözünde meşru ve gerekli kılmayı misyon biçtiğinizi görüyoruz. Koalisyonuza mekân ve pilot bölge olarak seçtiğiniz İstanbul'da, Büyükşehir Belediyesi'nin inşa ettiği dev hayvan toplama kamplarına karşı hukukî ve politik mücadele ettiğimiz bu aylarda bu misyonunuzu gerçekleştirmenize kesinlikle izin vermeyeceğimizi belirtiyoruz.

Koalisyonunuz, Türkiye'de sokak hayvanlarının yaşamı, kamusal varlığı ve sağlığı için uzun yıllardır mücadele eden oluşumlardan tek bir tanesinden bile görüş alma ya da ortaklık yürütme yolunu tercih etmemiştir. Düzenleyeceğiniz konferansa katılım ücretinin son derece yüksek olması da, yerelde tohumlarını ekmeyi hedeflediğiniz hayvan itlafı pratiklerinin ve şehirlerin hayvansızlaştırılması vizyonunuza gelecek eleştirilerin önünü kapatmayı tercih ettiğinizi kanıtlar niteliktedir.

Özellikle Kuzey Amerika ve Batı Avrupa büyük şehirlerinin, sahipli-sahipsiz hayvan ayrımına binaen her yıl yüz binlerce hayvanın katledilmesiyle kurdukları "hayvansız şehir" imajını Türkiye gibi sokak hayvanıyla birlikte yaşama tarihi oldukça köklü bir coğrafyada, tepeden inme, yerellikten kopuk, devlet ve iktidar politikasını meşrulaştıran bir bilimsellik anlayışıyla yerleştirmeye çalışmanıza izin vermeyeceğiz.

İstanbul'da ve Türkiye'nin hiçbir şehrinde istenmiyorsunuz. Sizi, 3-5 Mart 2015 tarihinde gerçekleştirmeyi planladığınız konferansınızı yukarıda saydığımız nedenlerden iptal etmeye çağırıyoruz.

Türkiye'de iktidar ve yerel yönetimlerin ellerindeki kanı yıkamanıza, bu uğurda kamuoyunu yanlış ve asılsız iddialarla yönlendirmenize, hayvana yönelik resmi ve toplumsal şiddeti körüklemenize izin vermeyeceğiz.

Hayvan hakları savunucuları ve hayvan özgürlüğü aktivistleri olarak sizi bir kez daha uyarmayacağız.


Toplam Görüntülenme : 121723
Kategori Haberleri

Bu yasaya el kaldıran Cumhuriyete ihanet eder
Mimarlar Odası Ankara Şubesi,  TBMM’de Pazartesi görüşülmesi beklenen torba yasa tasarısında, Ankapark alanının 29 yıllığına  Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesinin önerilmesine sert tepki gösterdi.
14 Mayıs 2018
Yargı: “Yıkılan Kumrular İkamet Sitesi tescilli kültür varlığıdır” dedi
Yargı,  özgün mimari özellikleri olan, korunması gereken kültür varlığı niteliği taşıyan ve uzunca bir dönem Bayındırlık Bakanlığı’na hizmet veren  Kumrular İkamet Sitesi’ne ait  tescil başvurusunun reddedilmesi kararını iptal etti. Kumrular İkamet Sitesi yıkılmış olmasına rağmen tescilli kültür varlığı özelliği kazandı.
14 Mayıs 2018
Bilirkişi raporları açıklandı: “Ego Hangarları alanındaki 80 katlı yapılaşma Ankara’nın havasını kirletecek”
Mimarlar Odası Ankara Şubesi  EGO Hangarları arazisine yapılması planlanan  80 katlı yapılaşmayı ve projeye ilişkin ÇED olumlu kararını yargıya taşımıştı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin projeye ilişkin ÇED olumlu kararının iptali talebiyle açtığı davada bilirkişi raporu çıktı.
11 Mayıs 2018
AOÇ’ye Kaçak Sarayı koruyacak üs mü yapılıyor?
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Atatürk Orman Çiftliği arazisinde birinci derece doğal SİT alanı olan ve Milli Savunma Bakanlığı tarafından Gazi Orduevi  ve sosyal tesis olarak kullanılan alana ilişkin,  Koruma Amaçlı İmar planı yapılmasını sorgulayarak “Ordu AOÇ’ye Kaçak Sarayı koruyacak üs mü yapıyor?” dedi.
11 Mayıs 2018

<<< <
55 56 57 58 59 60 61 62 63 64
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!