GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
“Kent güvenliği için kent merkezleri yayalaştırılmalı”

“Kent güvenliği için kent merkezleri yayalaştırılmalı”

Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nde bugün yapılan basın toplantısında konu kent güvenliği oldu. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan,  Şube Sekreteri Gökhan Yıldırım ve Yönetim Kurulu Üyesi  Burcu Ateş’in katıldığı toplantıda  Mimarlar kent güvenliğinin kent politikası ile bütünlük içinde ele alınması gerektiğini söyledi.

 Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan Güvenlik için kent merkezleri yayalaştırılabilir” ifadelerini kullandı.  Candan şöyle devam etti:  “Arka arkaya patlayan bombalarla Ankara kentinde yaşanan güvensizlik sorunu ile insanlar sokağa çıkmıyor. Ankara kenti belli saatlerden sonra hayalet şehir haline geliyor. İnsanlar sosyal medyada otoriter rejimin ayak seslerini hissettiklerini ifade ediyor. Esnaf alışveriş yapılmamasından çok dertli. Kentte güvenlik sorunun çözülmesini önemsiyoruz. Kent güvenliği kent politikası ile birlikte ele alınmalı. Kent güvenliği açısından askeri çözümlerin dışında başka çözümler de olabilir bunu hatırlatmak istedik. Kent merkezinin yaylaştırılması, ulaşımın toplu taşım ve yavaşlatılmış trafikle çözülmesi, İnsanların sosyalleşebilecekleri kamusal mekânların çoğaltılması gerekiyor. Güvenlik sorunu konut politikasıyla da ilgili. Apartmanlarda kimse kimseyi tanımıyor dikey büyümeden ve plansız kentleşmeden kaynaklı. Kentsel yabancılaşmadan kaynaklı insanlar  evlerinin etrafında kimi görse kaygı ile yaklaşıyor. Geçmişte mahalle okulları ve mahalle kültürü vardı. Herkes birbirini tanırdı. Bu doğal bir güven ortamı yaratırdı. Kentleşmenin hem dikey hem plansız büyümesiyle  insanlar sosyalleşemez ve birbirini tanıyamaz oldu, kentsel yabancılaşma yaşanmaya başladı. Teknolojiyle de güvenlik sürecini belli bir noktaya kadar takip edebilirsiniz. Ancak kentsel güvenlik kentsel politika ile birlikte ele alınmalı. Kentsel bütünleşme ve sosyalleşme mekânlarının arttırılması için mekânsal çözümler geliştirilmeli. Ankara sessizleşiyor, ıssızlaşıyor bunu hiçbirimiz istemeyiz. Cumhuriyet’in temsil mekânı içinde bulunan simgesel bir mekânda Güvenpark’ta patlama olmasının arkasındaki durum artık Güvenparkın arkasında dizilen bakanlıklar yani yönetim yapılarına yönelik güvensizliği beraber getirmekte. Eğer sadece güvenlik sorunu ile bu iş çözülseydi, Güvenpark zaten yıllardır güvenlik önlemlerinin alındığı insansızlaştırıldığı bir mekândı, demek ki olmuyor”dedi.

Candan, kent merkezinde bulunan Saraçoğlu Mahallesi’ne de değinerek, “Saraçoğlu Mahallesi, hem tarihsel birikimiyle hem peyzaj hem mimari birikimiyle önemli. Kent merkezindeki bu alanın tamamının ne olacağına dair yöneticiler tarafından açıklama yapılmamış durumda. Saraçoğlu’nda iş makinaları ve vinçlerle girilerek ağaçların güvenlik sorunu yarattığını dair bir gerekçeyle budama ve kesim yapılıyor. Saraçoğlu Mahallesi’nin zorla boşaltılmış olması kent merkezindeki yaşamın ıssızlaşmasına ve güvenlik sorunu yaşanmasına da neden oldu. En son canlı bombanın saraçoğlu mahallesindeki çay ocağında çay içtiğinin sosyal medyada paylaşılıyor olması, Saraçoğlu Mahallesi’ne ilişkin güvenlik nedeniyle bir karar alınacak olması bizleri tedirgin ediyor. Kent merkezindeki yaşamın ıssızlaşması aynı zamanda Saraçoğlu Mahallesi’nin kültürel birikimini tehdit ediyor.”

 

Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreter Üyesi Gökhan yıldırım ise “ 90'lı yıllarda başlayan, 2000’li yıllarda doruk noktasına çıkan terörün kentleri hedef aldığı bir süreç var. İspanya ve  İngiltere’de genel olarak çözümler kent merkezlerinin güvenlik öncelikli tasarım süreci ile uygulanmıştır.  Bu kapsamda kent merkezlerinin yayalaştırılması,  yine kent mobilyalarının da insanları korumaya yönelik düzenlenmesi ve toplu taşıma araçlarının kent merkezine dolaylı yoldan ulaşımını ele alan bir süreçle çözüme ulaşılmış. Ağaçlar da insanları korumaya yönelik görsel temasa göre düzenlenmiş.  Oysa Saraçoğlu Mahallesi’nde ağaçlarının sökülüyor olması buna tam tezat bir olay. Bizim ülkemizde ise caddelerinin bir kısmının kapatılarak yalnızca Ankara dışı plakalara ait araçların kontrol edildiği bir güvenlik süreci söz konusu. ABD büyükelçiliği ve Kaçak Saray gibi kamusal yapılar güvenlikleri için kent dışına itilirken, halkın dolaşımının sağlandığı yerler güvenliksiz bir şekilde bırakılarak yine halk için temel bir problem oluşturuluyor” dedi.


Toplam Görüntülenme : 59722
Kategori Haberleri

Adnan Ötüken Kütüphanesi’nde neler oluyor?
Saraçoğlu Mahallesi’nin yakın takibe alan Mimarlar Odası Ankara Şubesi, mahalledeki Adnan Ötüken Halk Kütüphanesi’ndeki kitapların taşındığını bildirdi.
08 Mayıs 2018
Mimarlar Hıdırellez’i Saraçoğlu’nda karşıladı
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Hıdırellez’i  ve AOÇ’nin 93. Kuruluş yıl dönümünü kamusallaştırılması için büyük mücadele yürütülen Saraçoğlu Mahallesi’nde kutladı.
07 Mayıs 2018
Şirindere Vadisi beton mezarlığına dönüştürülüyor
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde askıya çıkartılan 1/1000’lik Karakusunlar Mahallesi Afet Riskli Alan (Şirindere Vadisi) Uygulama İmar Planını ve 1/5000’lik Karakusunlar Mahallesi Afet Riskli Alan (Şirindere Vadisi) Nazım İmar Planını masaya yatırdı.
18 Nisan 2018
Danıştay’dan bir karar daha: Saraçoğlu Mahallesi’nin satışına izin yok
Danıştay 10. Daire,  Cumhuriyet’in ilk toplu konut alanı  Saraçoğlu Mahallesi’nde lojman tahsislerinin kaldırılarak ekonomiye kazandırılmasına  ilişkin  15/07/2014 tarih ve 2014/6645 sayılı Bakanlar kurulu  kararını iptal etti.
05 Nisan 2018

<<< <
56 57 58 59 60 61 62 63 64 65
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!