GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Meslek odaları: Başkentin ve modern Cumhuriyetin simgesi Güvenpark yok ediliyor!
Meslek odaları: Başkentin ve modern Cumhuriyetin simgesi Güvenpark yok ediliyor! Meslek odaları, göçüğe neden olan, Güvenpark’ı ve insan yaşamını tehdit eden metro çalışmaları hakkında suç duyurusunda bulunacak Meslek odaları, Atatürk Kültür Merkezi-Gar-Kızılay metro hattı çalışmaları nedeniyle 1.Derece Doğal SİT alanı olan Güvenpark’ta yaşanan göçükle ilgili basın açıklaması yaptı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi göçüğün oluştuğu yerde kamuoyunu bilgilendirdi. Basın açıklamasına Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter, Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Sekreteri Ömer Dursunüstün katıldı. Toplumsal belleğe ve mekânsal hafızaya bir darbe daha vurulduğunu bildiren meslek odaları, “Projede gösterilmeyen bir merdivenin kazısında göçük meydana gelmiştir. Güvenpark’ta atılan her adım da risk daha da büyüyor. Koruma alanı park, anıt ağaçlar, anıt ve en önemlisi insan yaşamı risk altındadır. Başkentin ve modern Cumhuriyetin simgesi Güvenpark yok ediliyor. Kapalı kapılar ardında sürdürülen metro projesi, kamuoyuyla paylaşılmalı, kamu kurumları gereken önlemleri almalıdır. Hiçbir kamu kurumu, bu kadar yoğun bir kullanımın olduğu, 1.Derece Doğal Sit Alanında bu kadar duyarsız hiçbir projeyi gerçekleştiremez. Kent belleği, kültürel varlığımızı ve yaşamı hiçe sayan bu proje acilen durdurulmalı, tüm süreçler kamuoyu ve meslek odalarıyla paylaşılmalıdır. Güvenpark ve Güven anıtı tehdit altındadır, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağız” diyerek tepki gösterdi. Güvenpark, her an herhangi bir yerinde bir göçükle can kayıpları yaşanabilecek bir alana dönüştürüldü Meslek odaları adına basın açıklamasını Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter okudu. İlter, şunları söyledi: “7 Eylül Salı günü öğlen saatlerinde Başkentin merkezinde Güvenpark’ta 15 metre genişliğinde bir göçük meydana geldi. Aynı gün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre yapımı devam eden AKM-Gar-Kızılay Metrosunun Kızılay istasyonunda, merdiven tünelinin kazısı dolayısıyla zeminde boşalma meydana geldiği açıklanmıştır. Güvenpark, Ulus`un güneyinde yaratılan modern kent merkezinin temel bileşenlerinden biridir. Ancak yıllar içinde dolmuş ve otobüs durakları ile metro girişleri ve bacalarıyla işgal edilen, tüm nitelikleri tek tek yok edilerek adeta dev bir durağa/istasyona dönüştürülmek istenen Güvenpark, bugün hiçbir önlemin alınmadığı, her an herhangi bir yerinde bir göçükle can kayıpları yaşanabilecek bir alana dönüşmüştür.” Güvenpark ve Güven anıtı tehdit altındadır “Metro inşaatı kapsamında Güvenlik Anıtı ve ağaçlara ne kadar zarar verildiği ve ne kadar zarar verileceği hala belirsizdir. İnşaat faaliyetlerinin devam ettiği yerlerde can kayıplarını önlemek adına tedbir alınmamış, anıt ve ağaçların göreceği zararlar öngörülmemiştir” diyen İlter şunları kaydetti: “Daha önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 7 Kasım 2018 tarihinde duyurulan Güvenpark Koruma Amaçlı İmar Planı, alanın tarihsel kimliğine ve önemine ilişkin bütüncül bir yaklaşım sunmamış, aksine ‘Ağaç dokusuna zarar vermeden ulaşım ve altyapı tesisleri, umumi tuvalet, büfe, pergole, kameriye, güvenlik kulübesi ve benzeri kullanımlar yer alabilir. Detaylar park alanı için hazırlanacak kentsel tasarım projesi ile belirlenecektir’ hükmü ile alanın korunması yönünde belirsizliklere yol açmıştır. Söz konusu plana meslek odaları olarak açmış olduğumuz davayı inceleyen bilirkişi heyeti de planın kamu yararına, koruma ve şehircilik ilkelerine aykırı olduğunu tespit etmiştir. Nihayetinde 2020 yılı başında bu plan iptal edilmiştir. Ancak Güvenpark’ta tarihimizi, kültürümüzü, mirasımızı ve artık canımızı korumaya yönelik hiçbir önlem, hiçbir yaklaşım bulunmadığı gibi metro için altı oyulan Güvenpark ve Güven anıtı tehdit altındadır. Metro projesi, kamuoyuyla paylaşılmalı, kamu kurumları gereken önlemleri almalıdır İlter, meslek örgütlerinin bu konuda defalarca uyarılarda bulunduğunu da hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti: “Meslek örgütlerinin uyarılarına rağmen devam eden inşaatlarla Güvenpark başımıza yıkılıyor .Yapımı sürdüren bakanlık, çok yoğun bir şekilde kullanılan Güvenpark’ta insan faaliyetleri ile iç içe kazı yapılamayacağını ve mahkeme kararları ile uygulanması halinde Güvenpark’a zarar vereceğini bilmesine rağmen Güvenpark’ı, güvensiz parka dönüştürmüş kentin en yoğun biçimde kullanılan Cumhuriyetin örnek kamusal alanını şantiyeye dönüştürmüştür. Koruma alanı park, anıt ağaçlar, anıt ve en önemlisi insan yaşamı risk altındadır. Diğer taraftan yaya yolunun altında merdiven tüneli kazısının yapılması, Güvenpark’ın bilinmeyen yeni girişler ve bacalarla daha çok tahrip edileceğini; yapılan inşaatların etrafı kapatılan iki inşaat alanı ile sınırlı kalmayacağını göstermektedir. Güvenpark’ın altına otopark yapma ile başlayan Melih Gökçek’in Güvenpark’a dev bir dönme dolap yerleştirme ve dolmuş duraklarını yer altına alma hayalleri ile devam eden bu tahribat, Bakanlık tarafından yürütülen metro inşaatı ile en üst boyuta çıkmıştır. Güvenpark’ta yaşanan göçük bu tahribatın kanıtıdır. Meslek örgütleri olarak uyarılarımız dikkate alınmamış, Ulaşım hatlarının Güvenpark’tan geçmesi ile Güvenpark’a zarar vereceği bilirkişi raporlarında mahkeme kararlarında ifade edilmiş, ancak Bakanlık bildiğini okuyarak hiçbir önlem dahi almadan Güvenpark’ın altını oymaya devam etmiştir. Kapalı kapılar ardında sürdürülen metro projesi, kamuoyuyla paylaşılmalı, kamu kurumları gereken önlemleri almalıdır. Metro projesi görsellerinde Güvenpark’ta iki bölgede sürdürülen inşaat faaliyetleri dışında bir kazı yapılmayacağı görülmektedir. Metro projesi, kamuoyuyla paylaşılmalı, kamu kurumları gereken önlemleri almalıdır.”
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Basın Birimi Toplam Görüntülenme : 27960 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|