GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Gökçek’in Dünya Belediye Başkanlığı adaylığına itiraz
Gökçek’in Dünya Belediye BaÅŸkanlığı adaylığına itiraz Mimarlar Odası Ankara Åžubesi Kent Ä°zleme Biriminin hazırladığı raporu kamuoyuna açıkladı. Yarışmayı düzenleyen City Mayor Foundation’a gönderilecek olan Rapor da örneklerle Gökçek’in yarışma dışı kalması gerektiÄŸi anlatıldı. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi rutin yaptığı basın toplantısında Melih gökçek’in Düya Belediye BaÅŸkanlığı’na itiraz ederek yarışmayı düzenleyen kuruma gönderilmek üzere Ä°ngilizce ve Türkçe olarak iki ayrı dilde hazırladığı raporu açıkladı. Toplantıya Mimarlar Odası Ankara Åžube sekreter Ãœyesi Tezcan KarakuÅŸ candan ve Merkez Yönetim Kurulu Ãœyesi Ä°mran Karaman katıldı. Mimarlar Odası Ankara Åžube Sekreter Ãœyesi Tezcan karakuÅŸ Candan Gökçek’in Dünya Belediye BaÅŸkanlığı yarışmasından diskalifiyesini istedi. Candan, Melih Gökçek’in yarışmanın gereÄŸi olan 11 etik kuralı taşımadığını ve bu nedenle yarışma dışı bırakılması gerektiÄŸini ifade etti. Melih Gökçek’in 1994’ten beri yaptıklarını bir rapora sığdırmanın kolay olmadığını ifade eden Candan, raporda ele alınan baÅŸlıklara deÄŸinerek ÅŸunları söyledi. “2003 yılından beri bir vakfın düzenlediÄŸi yarışma Kasım’da sonuçlanacak, Ä°nternet üzerinden yapılıyor oylamalar, birisi Melih Gökçek’i seviyorum çok iyi bir Belediye BaÅŸkanı derse artı 1 oy alıyor. Hayır Sevmiyorum iyi uygulamalar yapmıyor derse eksi 1 oy alıyor. Biz doÄŸrudan bir oylama sürecine katılmak deÄŸil bunu düzenleyen kuruma rapor göndererek, onların deÄŸerlendirmesine bırakacağız. Yarışmanın kapsamı ile ilgili en önemli hedeflerden birisi aslında yerel yönetimleri güçlendirmek adına, “görevlerini utanç verici bir ÅŸey yapmadan yerine getirmek isteyen Belediye BaÅŸkanlarının uyması gereken etik kuralları” düzenliyor ve bunların gereÄŸini yerine getirenleri Dünya Belediye BaÅŸkanı olarak seçiyor. 11 Maddenin, dürüstlük, ayrımcılık, katılım gibi önemli maddeleri var. Bizim hazırladığımız rapor Melih Gökçek’in görevde bulunduÄŸu uzun yıllar bu makamı toplum yararı için kullanmadığı ekseninde ÅŸekilleniyor. Yönetimde olduÄŸu süre içerisinde kentsel geliÅŸimle ilgili konularda, meslek odalarıyla, STÖ’lerle ciddi bir iletiÅŸim kurmadığını raporda ifade etmeye çalışıyoruz.” Raporda beÅŸ baÅŸlık altında ele alınan Belediye BaÅŸkanlığı çalışmaları, ÅŸu baÅŸlıklarla deÄŸerlendirildi: Ulaşım, Kent Ekonomisi, Kültürel ve DoÄŸal DeÄŸerler, Kentsel Dönüşüm ve Katılım. Ulaşım Candan Ulaşım baÅŸlığı adı altında raporda deÄŸinilen konuları şöyle özetledi: “1994’ten beri Ankara’nın bir ulaşım master planı yok. Ankara giderek büyüyor ve 4 milyonu aÅŸmış bir nüfusu var. Acilen bir ana ulaşım planına ihtiyacı olduÄŸu halde ana ulaşım planından yoksun bir ÅŸekilde ulaşım projelerini hayata geçirmeye çalışıyor. Ana arterleri sürekli olarak geniÅŸleterek yaya öncelikli deÄŸil araç öncelikli bir ulaşım planını hayata geçiriyor. Motorlu araçların sayısının yükselmesini de kendisinin bir baÅŸarısı olarak niteliyor. Metro ile ilgili herhangi bir alt yapı yatırımı yapmadı ve bir metre eklemedi. Sonunda artık UlaÅŸtırma Bakanlığı’na devretti. 1994 ile 2009 yılları arasında 109 tane alt ve üst geçit inÅŸa etti. Alt geçit ve üst geçitler kent merkezlerini yaÅŸanmaz hale getirdi ve otobana dönüştürdü. EskiÅŸehir yolu aksının üzerinde yoÄŸunlaÅŸan AVM’ler ile birlikte trafik içinden çıkılmaz hale geldi. Plansız yapılaÅŸmanın örneÄŸi olarak Ankara’da 2010 yılı sonu itibariyle 28 tane alış-veriÅŸ merkezi bulunmakta. Bu merkezlere baÄŸlanan yolların hepsi trafiÄŸi felç etmektedir. Kapalı alanının kent nüfusuna oranı bin kiÅŸi için Ankara’da 215 metrekareye tekabül etmekte, bu oran bin kiÅŸi için 82 metrekarelik ortalamasıyla Türkiye’nin ve tüm Avrupa kentlerinin üstündedir. Bu aslında bir taraftan da insanların, kültürel ve sosyal yaÅŸamlarını da kapalı mekânlara hapsetmenin ve tüketim toplumuna dönüştürmenin aracı olarak kullanılmıştır.” Kent ekonomisi Kent ekonomisi baÅŸlığı altında ele alınan konular da ise Belediyenin borçlu bir belediye olması öne çıkıyor. Rapora göre; 2007 yılında tüm belediyelerin hazineye olan borcu 12.9. milyar lira iken, Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi’nin borcu 3.8 milyar. 2010 yılı Haziran’ı itibarı ile tüm belediyelerin borçları 14,6 milyarken BüyükÅŸehir belediyesinin borcu 4.7 milyar. Candan, borç rakamlarını açıklayarak, “ÖnemsediÄŸimiz ÅŸeylerden birisi bir yerel yöneticinin kent ekonomisini doÄŸru kullanmasıdır. Vergilerimizle yapılan tüm harcamalar doÄŸru projelere akıtılmalıdır, Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi bu konuda da sınıfta kalmıştır. Bir kere borçlu bir belediyedir. Melih Gökçek’in yine Dünya Belediye BaÅŸkanlığı yarışmasında, yarışma dışı ilan edilmesinin gerekçelerinden birisidir bu. Belediye’nin 2010 yılı bütçesinin 2.27 milyar TL olduÄŸunu düşündüğümüzde borcunun bunun iki katına tekabül ettiÄŸi ve kent ekonomisini de doÄŸru yönlendiremediÄŸi ortaya çıkıyor. 2006 yılında Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi’nin, ulusal doÄŸal gaz ÅŸirketi olan BOTAÅž’a ödemediÄŸi borçlar, BOTAÅž’ın doÄŸal gaz fiyatlarına zam yapmasına sebep olmuÅŸtu. Yine teleferik ile ilgili kamu kaynaklarını zarara uÄŸratacak bir yatırımın gündeme gelmesi de kent ekonomisini doÄŸru kullanamadığını Ankara’da toplu taşıma, su ve doÄŸalgaz’ın diÄŸer kentlerden daha pahalı bir hizmet ” dedi. Kültürel ve DoÄŸal DeÄŸerler Kültürel ve DoÄŸal DeÄŸerler baÅŸlığını, kent içinde yer alan doÄŸal ve kültürel yapıların ranta kurban edilmesi sebebiyle oluÅŸturduklarını ifade eden Candan, “Bu uygulamaların en önemli örneÄŸi, 1929 yılında yapılan Havagazı Fabrikası’dır. Kentli grupların muhalefetine ve meslek örgütlerinin uyarılarına raÄŸmen, Melih Gökçek, bir gecede yıkmıştır. Havagazı’nın bacaları sadece kültürel miras olarak Ankara’ya kalmıştır. 2006 yılında Atatürk Orman ÇiftliÄŸi, koruma amaçlı imar planının yapımının BüyükÅŸehir’e devredilmesinden sonra en büyük talanını yaÅŸadı. Çiftlik arazisinin ortasından geçirilen 8 ÅŸeritli otoyol ile kıymetli arazileri betonlaÅŸtırıldı ve yüzlerce aÄŸaç katledildi. Orta DoÄŸu Teknik Ãœniversitesi, 56 yıl önce çorak bir arazi iken, öğrenci ve öğretim üyelerinin çabalarıyla yeÅŸillendirilmiÅŸ. Plansız bir ulaşım sürecini hayata geçirdiÄŸi için ODTÃœ’den yol geçirmek istemekte, bölünmesini parçalanmasını ideolojik olarak hedeflemektedir. Kentin en önemli aksı olan Atatürk Bulvarı’nda bina cephelerine iliÅŸkin tabelalara iliÅŸkin herhangi bir düzenleme yapmadan, kent merkezinin insansızlaÅŸtıran politikalarıyla birlikte Atatürk bulvarını da bir çöküntü haline getirmeye baÅŸlamıştır bu kabul edilemez bir durumdur. Tüm Avrupa ülkelerinde kent merkezleri insanların akın akın geldiÄŸi ve kültürel sosyal paylaşımlar gerçekleÅŸtirdiÄŸi bir mekândır.” ifadelerine yer verdi. Kentsel Dönüşüm Kentsel Dönüşüm baÅŸlığı altında 3 proje olan Kuzey Ankara GiriÅŸi Kentsel Dönüşümü, Dikmen Vadisi ve Mamak Bölgesi projelerinin de yarışma dışı ilan edilmesi gerektiÄŸini gösterdiÄŸini açıklayan Candan projeler hakkında ÅŸu konulara deÄŸindi: “2005 yılında Kuzey Ankara GiriÅŸi Kentsel Dönüşümü, bölgede yaÅŸayan yoksulların yerinden edilmeden üst sınıflarla birlikte aynı alanlarda yaÅŸayabileceÄŸi öngörüsüyle planlanmış bir kentsel dönüşüm projesiydi. 2005 yılında barışçıl bir biçimde yıkımlar gerçekleÅŸti. UN-Habitat ödülü de almıştı. Gecekondu sakinleri, üç yıl içinde evlerine taşınacaklarını umuyorlarken, Aradan geçen 7 yılın sonunda kimse evine yerleÅŸemedi. MaÄŸdur edilen gecekondulular bir dernek kurup örgütlenmiÅŸ ve belediyeye karşı dava açmışlardır. Dava sürüyor, MaÄŸduriyetler sürüyor. Dikmen Vadisi’nde yaÅŸayan insanların yerinden edilerek, orada bir yapılaÅŸma sürecinin aşılmasına iliÅŸkin mücadele sürüyor. Belediye BaÅŸkanı, Bayram sonrasında yıkımları gerçekleÅŸtireceÄŸini söyleyerek insanları kentsel hizmetlerden mahrum bırakıyor, tehditlerle, operasyonlarla gece uykularını uyuyamaz hale getiriyor. Mamak’ta da yıkımlar sürecinde aynı ÅŸey oluyor, toplu yıkımlar yapılıyor. Kentsel dönüşüm projelerini, insan odaklı deÄŸil rant odaklı gerçekleÅŸtiriyor. Bu açıdan da oylamaya katılmasını doÄŸru bulmuyoruz.” “Ben bilirin , ben yaparım yaklaşımında” Candan hazırlanan raporun son maddesi olan katılım sürecini ÅŸu görüşlerle ifade etti: “Meslek odalarının görevlerinden birisi bilimsel bilgiyi üretmek ve kamu yararına kullanımını dentlemek, kent izleme merkezimiz uzmanlardan, üniversitelerdeki öğretim görevlilerinden, araÅŸtırmacılardan oluÅŸuyor. DeÄŸerlendirerek, raporlar çıkarıyor, bu raporların deÄŸerlendirilmesini bilgi birkimimizden yararlanması kendisinden defalarca kez kamuoyu önünde talep ettik iÅŸbirliÄŸi önerdik. Meslek kuruluÅŸlarını ve Sivil Toplum Örgütlerini dikkate almıyor. Ben bilirim, ben yaparım yaklaşımıyla bu kenti yönetmeye çalışıyor. Kaybeden yine kamu kaynakları oluyor. Bütün bunları örnekleyerek bildiriyoruz. Bu örneklerin arasında, modern bir heykeli ahlaksızlıkla itham ederek “içine tükürürüm demesi ile birlikte ve heykeli yerinden kaldırmasıyla sanatı sevmediÄŸini gösteriyor, yakın zamanda kürtaj karşıtı söylemlerini sosyal medyada görüşlerine katılmayan kullanıcılara hakaret içeren ifadelerle dile getirmesi ve istenmeyen gebelik durumunda cenin yerine annenin ölmesi gerektiÄŸini söylemesi; ve eÅŸcinsel birinin Ankara’ya asla Belediye BaÅŸkanı olmaması gerektiÄŸini de ifade etmiÅŸti. Melih Gökçek’in ayrımcılık yaptığı, meslek kuruluÅŸları ile kavgalı olduÄŸu, herkese hakaret etmeyi alışkanlık haline getirdiÄŸi, hiçbir yargı kararını uygulamadığı hukuku kandırdığı, yıkımlarla birlikte halkına eziyet ettiÄŸi, Ankara’nın kültürel peyzajına ve kimliÄŸine düşmanca davrandığından kaynaklı ve bir çok sebeple yarışma dışı bırakılması için biz bu raporu hazırladık. Verilecek herhangi bir ödülün o kurumun saygınlığını da zedeleyeceÄŸini belirttik, Bu rapor bugün itibariyle (city mayors foundation’a) gönderilecek, Melih Gökçek ile ilgili yapılan bu çalışma özet olarak postalanacak.” Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu Ãœyesi Ä°mran Karaman da rapor hakkında deÄŸerlendirmelerde bulundu. Karaman, “ Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı göreve baÅŸladığından bu tarafa kent hafızasını silmeye yönelik bir çaba içerisinde, bu cümhuriyet deÄŸerlerininde yok etme çabası. Dünya BaÅŸkentleri kültürel deÄŸerleri ile yaÅŸarlar eskisiyle yenisiyle ama Ankara’da böyle bir ÅŸey kalmadı. Böyle uygulamalrın içerisinde olarak, aday olması bile yanlıştır” dedi. Toplam Görüntülenme : 115811 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|