Çocuklar Nasıl Bir Ankara İstediklerini anlattı büyükler dinledi

Başkent Dayanışması bileşenleri, Ankara için bir şey yapmalı etkinliklerinden üçüncüsünü çocuklarla gerçekleştirdi.

Başkent Dayanışması yerel seçimlere doğru Ankara’nın geleceğini aramak amacıyla çağrı yaptığı Ankara için bir şey yapmalı etkinliklerine devam ediyor. İlkini akademisyenlerle, ikincisini kadınların nasıl bir Ankara istediği ile devam ettiren bileşenler, üçüncü etkinliklerinde 23 Nisan haftası nedeniyle  “Çocuklar nasıl bir Ankara istiyor?” sorusuna yanıt aradı. Mimarlar Odası’nda yapılan etkinliğe yaşlar sekiz ile on beş arasında değişen beş çocuk katıldı.  Konuşmacılar arasında, Ali Candan, Ceren Erdugan, Yağmur Yalnız, Taylan Özgür Aksoy, İlayda Süer bulunurken, dinleyiciler arasında da yer alan çocuklar arkadaşlarını yalnız bırakmadı.  Moderatörlüğünü, Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan’ın yaptığı etkinlikte çocuklar, Ankara düşlerini anlattı.

Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı haftasında çocukların Nasıl bir Ankara İstediğini açığa çıkartmaya çalışıyoruz. Çocuklarda bir birey ve onlarında hakları var, Kentte yaşanan sorunları herkesten daha iyi görebiliyorlar ve daha temiz duygularla ifade ediyorlar. Başkent dayanışması adına yaptığımız bu etkinliklerde çıkan önerileri, Yerel yönetim seçimlerine doğru, bu kentte yaşayanların yerel yönetim programı olarak yayınlayacağız ve adaylara göndereceğiz dedi “

Candan daha sonra çocuklara yönelttiği sorularla Yaşanabilir Ankara cevaplarını aramaya başladı. Ankara deyince aklınıza ne geliyor, Ankara’nın sorunlarını nelerdir, Belediye Başkanını Başarılı buluyor musunuz? Siz Belediye Başkanı olsanız Ankara için neler yapardınız Parklar nasıl olmalı, okullarınızı beğeniyor musunuz? Nasıl bir okul istiyorsunuz? Alışveriş merkezlerini neden tercih ediyor aileler, siz tercih ediyor musunuz?  Sorularına yanıt arayan çocuklar, hayalleriyle yemyeşil bir Ankara çizdiler. Çocukların Ankara düşlerinden bazıları kendi anlatımlarıyla şöyle:

Yağmur Yalnız (yaş 12 ): Ankara’da yeşil alanlar sorun, çocukların dışarı çıktıklarında uçurtma uçuracakları, oyun oynayacakları, gezebileceği çok alan yok. Alışveriş merkezlerinde, oyun alanları var diyorlar, çocukların başka yerlere gitmesini engelliyorlar çünkü her şeyi orada sunuyorlar.  Her yer binalarla dolmuş, mağazalarla dolmuş.  Çocuk parkları çimenlik olmalı, kaydırak ve salıncak yerine daha farklı aletler olmalı. Okul bahçeleri genellikle beton, okul kapalı alan ve sınıflara ayrılıyor, onun yerine farklı aktivitelerin, çocukların eğlenebileceği olacağı okullar olabilir. Herkesin gideceği eğleneceği alanlar olsa kimse Alışveriş merkezini tercih etmez.

Ceren Erdugan (yaş 9)  : Ankara’nın büyük sorunlarından biri yeşil alan yok ve yerlere de çok çöp atıyorlar. Alış veriş merkezleri yerine parka gitmeliyiz. Parkta temiz hava alabiliriz ve arkadaşlarımızla oynamak için zaman buluruz. Tenis kortları ve basketbol sahaları olmalı, spor yapmak için. Bazı spor aletleri ve bazı yerde de oyun alanları olmalı parklarda. Bizim okulumuzun her yerinde ağaç var. Parkımız da çocukların istediği aletler var ama parkımızın yerlerinde taşlar var bu taşlar bazen oyun oynayalım derken, birilerinin gözüne geliyor, ve yaralanmalarımıza neden oluyor. Onun yerine yerler çim olsa daha rahat oynanabilir. Bizim okulda voleyball maçları oluyor, büyükler için ama küçükler için yok. Üçüncü sınıfta olduğum biçin bunun la ilgili çok sorun yaşıyorum. Sorunları çözmek için de Belediye birçok park yapıyor ama onları uyarmak amacıyla belki biz de bir park yapabiliriz.

Ali Candan( yaş 8) : Çok şanslı bir çocuğum bizim oturduğumuz yerde, bisiklet yolu var. Park da var ama en nefret ettiğim şey kaydırakların ve her şeyin plastik olması. Her yer ağaç olmalı, ağaçlar kesilmemeli. Yere düşüp ölmüş ağaçları da alıp park yapımında kullanabiliriz. Doğal malzemelerle muhteşem bir park yapılabilir. İplerle tırmanmalar yapılabilir. Ben olsam İp köprüler yapardım hem büyüklerin hem de çocukların geçebileceği. Tahtadan küçük yuvarlaklarla, yuvarlakların üstünden ve altından geçebilecekleri köprüler de olabilir. Böylece karşıdan karşıya geçebilirler. Ankara’nın çocuk nüfusu fazla ama ona göre parkları az.  Okul konusunda da çok şanlıyım, büyük bir bahçemiz var, Alış veriş merkezlerinde abur cubur ve kola gibi içecekleri alırsak sağlığımızı bozar.

İlayda Süer( yaş 15): çocukların yaptığı okula gidip gelmek olmamalı. Her çocuğun maddi durumu aynı değil. Bunlar da sosyal etkinlik bakımından bazı sporları yapabilmeli. At binmek, tenis oynamak gibi. Bunlar küçük görünse de önemli aktiviteler. Ve Belediyeler çocuklara bu imkanları sağlamalı.  Çocuk parklarını, İstanbul’da görmüştüm, farklı oyuncakların olduğu bir çocuk parkı ama Ankara’da yok. Çocukların ilgisini çekecek Ankara simgelerinden olacak büyük bir park yapılabilir. Bahçeye çıkıyoruz, betonda ve banklarda oturuyoruz bahçede, yeşil alan çok önemli bir şey. Bazı okullarda spor salonu yok. Spor salonu olması çok önemli. Yöneticilerle iletişim haline geçebilmeli ve onlardan geri dönüş almalı. Belediye’nin kurduğu çocuk meclisinin çok işlek olduğunu düşünmüyorum sadece adı var. Yeni bir seçimde çocuk meclisinin bazı şeylere önem vermesini ve süs gibi durmamasını isteriz.

Taylan Özgür Aksoy( yaş 14): Parkları hep büyükler tasarlıyor. Çocukların tasarlayacağı parklar olmalı böyle bir yarışma olsa. Çocuklar parklarını tasarlasa ve hayata geçirilse çok güzel olur. Babamla geçenlerde bisiklet sürmeye çıktık ve süremedik. Bisiklet yolları yapılmalı. Mimarlar Odası’nı yaz okulunda oyuncaklarımızı tasarlamıştık, çok eğlenmiştik. çok güzel oyuncaklar yapmıştık. Çocuk parklarına baz istasyonlarını gizlemeleri doğru değil. Çocuklar baz istasyonlarından ne olursa olsun korunmalı. Yeşil alanlar fazla olsa etkinlik yapacak alanda fazla olur. Okulumuz başarılı bahçe konusunda.  Bahçede, üç voleyball sahası, iki çocuk parkı, iki basket sahası, bir tane halı saha, bir tane de antik tiyatro var. Bir öğlen teneffüsüne çıktığınızda yapabileceklerinizin sınırı yok. Birçok şey yapabilirsiniz. Büyükleri de bilinçlendirmek gerekiyor. Aynı zamanda küçükleri de. Mimarlar Odası olarak bu etkinliklere devam ettirmeniz küçükleri de bilinçlendiriyor. Çocuk hakları ile ilgili olan bir şeyi de çocuklardan iyi kimse bilemez diye düşünüyorum. Alışveriş merkezleri zaman öldürmekten başka bir şey değil. Bir sat dolaşacağını sanarak gidiyorsun ama üç saate çıkman mümkün olmuyor. Bunun yerine spor yapılabilir.

Candan’ın “Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı’nı tanıyan var mı?” Sorusuna ise çocukların hepsi Melih Gökçek’in ismini söyledi. “Nasıl bir belediye başkanı, başarılı buluyor musunuz?” sorusuna çocuklar büyüklerden de sert eleştirilerle cevap verdi.

Yağmur Yalnız: Belediye Başkanlığını yapamıyor Melih Gökçek. Biz Dikmen Vadisi’nde oturuyoruz, bizden öncede 30 yıldır annemler oturuyor. Ve Halkını düşünmüyor, sadece parayı düşünüyor, orayı yıkıp yüksek binalar dikmek ve satmak tek amacı.

Ceren Erdugan: Belediye Başkanlığını yapamıyor, yapabilseydi parklar ve yeşil alanlar çoğalırdı. Çocuklar da oynardı. Başarısız bir belediye başkanı

İlayda Süer: Melih Gökçek Başarılı olsaydı biz bugün burada bunları konuşmazdık.

Ali’nin ironik yanıtı ise bütün salonu güldürdü.

Ali Candan: Bence biraz başarılı bir Belediye Başkanı Melih Gökçek. Birkaç orman kaldı o ormanlara da acıyıp sonunda onları rahat bıraktı, bu açıdan başarılı. Ben belediye başkanı olsam Ankara’nın boş alanlarına güneş paneli yapardım. Bina yapmazdım park yapardım çünkü çocuklar geleceğimizdir.

Taylan Özgür Aksoy: Ben başarılı bulamıyorum. Melih Gökçek Batıkent’e yıllardır metro yapacaktı. Büyükşehir Belediyesi’nin de yaptığı yollardan gidebilmek meziyet her yer çukur. Ben Belediye Başkanı olsam herkesin görüşlerini alırdım, park yapımı için çocuklara sorardım. Ankara’da müzeleri arttırdım herkesin müzelere ve sanat mekânlarına gitmesini sağlardım

Doğa Erdoğan( yaş 8): Okullardaki zeminler kırmızı plastik bir şeyden yapılıyor düşünce her yerimiz acıyor. Okul bahçeleri çim olmalı.  Ben Belediye Başkanı olsam alışveriş merkezlerini yıkardım yerine yeşil alan yapardım. Ankara’nın en büyük sorunu da bence ormanlık alanların az olması.

Umut Mutlu:  Ben Belediye başkanı olsam her yere yeşil alan yapardım hava kirliliğini çözerdim. Ankara’nın kola da içmemesi gerekiyor süt içmeli, süt içmenin yaşı yoktur.

Çocuklar daha birçok konuya değindi, çocukların oyun alanlarının azlığı ve trafik sebebiyle sokaklara çıkamadıkları, sokaklardan uzak kalmak zorunda oldukları, aslında çocukların sokakta oynaması gerektiğinin altını çizdi. Çevre kirliliğinin ve hava kirliliğinin Ankara’nın sorunlarından olduğunu belirtti. Alış veriş merkezleri yerine tiyatroya, sinemaya gitmeyi tercih ettiklerini söylediler.