AOÇ ve Kaçak Saray Mücadele Enerjisi İzmir ve Balıkesire taşındı

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Atatürk Orman Çiftliği ve Kaçak Saray Mücadelesinin deneyimlerini il il dolaşarak anlatıyor. Atatürk Orman Çiftliği mücadelesi turnede  ismiyle yapılan etkinliklerin 9.ve 10. ayakları Balıkesir ve İzmir'de gerçekleşti.Mimarlar Odası Balıkesir Şubesinin organizasyonu ile gerçekleşen etkinliğe  Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan  ve Av.Gökçe Bolat katıldı.Mücadelenin enerjisini Balıkesire'de geçiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi,Balıkesir'den Edremit'te de sunum yapılması  daveti ile ayrıldı.

AOÇ mücadelesinin 10.ayağı İzmir'de EGE Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP)'nun  davetiyle  gerçekleşti.Atatürk Orman Çiftliği(AOÇ), Kaçak Saray ve Kent Mücadelesi' konulu panele, Mimarlar Odası Ankara Şubesi kadro genişleterek çıktı.Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan ile birlikte, Mimarlar Odası Ankara Şube Avukatı Gökçe Bolat ve Kent İzleme Merkezi danışma kurulu üyeleri Ethem Torunoğlu ve Redife Kolçak'ta konuşmacı olarak katıldı.  

EGEÇEP Eş Sözcüsü Hülya Yılmaz'ın yönettiği panelde konuşmacılar, kent hakkı mücadelesi, Atatürk Orman Çiftliği'nin tarihselliği,AOÇ ve kaçak saray Mücadelesi ile hukuksal süreci anlatıldı.

"Umutsuzluğun tükendiği her noktada umut fidanını AOÇ topraklarına  yeniden ektik"

Panelde çarpıcı , duygusal sunumu ile dikkat çeken ve izleyicilerin gözlerini yaşartan  Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan "AOÇ ve Kaçak Saray Mücadelesi AOÇ'nin kuruluş izlerini taşıyor,bataklığı kurutur gibi mücadele ediyoruz. Akılla,sevgiyle, kolumuzun uzandığı kuvvetimizin yettiği yere kadar mücadeleyi var etmeye çalışıyoruz.Cumhuriyetin özgürlükçü değerlerinin kurucu mekanı olan Atatürk Orman Çiftliği'nin her bir metrekaresinde, cumhuriyeti, nefes alanlarımızı, mesleğimizi, hukuku , özgürlüğü, demokrasiyi çocuklarımızın geleceğiniz savunuyoruz."dedi

Candan "Tüm kesimler tarafından sahiplenilen bu mücadele  sahici bir cephe örgütlenmesi oldu.Akıl bilim ve yaratıcılıkla, hızlı refleks, fikri takip ve pes etmeme üzerine kurulan ve umudu ilmek ilmek büyüten bu mücadelenin veriliş yönteminden hepimizin yeniden yeniden öğrenecekleri çok şey var. Umutsuzluğun tükendiği her noktada umut fidanını AOÇ topraklarına  yeniden ektik, fidanımız her sökülüp atıldığında, bu bereketli topraklarda fidanların bitmeyeceğini bitirilemeyeceğini inatçı ve kararlı mücadelemizle gösterdik.Hükümet kendisi gibi düşünmeyene yaşam şansı tanımıyor, kendilerini eleştirenleri içlerinden bile olsa ötekileştiriyor.Ötekilerin ortaklaştığı alan, Atatürk Orman Çiftliği ve Kaçak Saray  mücadelesi oldu, hukuksuzluğu, kamusallığı, Kaçak Sarayın saltanatı ve gösterişi kralın çıplaklığının ifadesi haline geldi.Milyonların evine giren bu mücadele bitmeyecek,Çocuk kararlılığında inatla mücadele ediyoruz,sonucunu alana kadar devam edeceğiz " şeklinde konuştu.

"Kaçak Sarayın post modern korumaları Transformerslar"

Ethem Torunoğlu :Atatürk Orman Çiftliği mücadelesinin bir sürpriz olmadığını söyledi. Türkiye kentlerindeki talan ve yağma sürecinin sonucunda bu noktaya gelindiğini belirten Torunoğlu "Bu sadece Türkiye'ye de özgü değil. Geri kalmış, az gelişmiş ülkelerde kentlerde yaşanan sorunlardan biridir. Kentsel dönüşüm, sağlıklı kentler, sürdürülebilir kalkınma gibi kavramların içeriği Türkiye'de boşaltılıyor, yanlış şekilde doldurularak karşımıza çıkarılıyor" dedi. Torunoğlu, kaçak sarayın yanıbaşındaki park yapılmak istenen eski hayvanat bahçesi önündeki kavşakta transformers heykeli dikilmesine önce inanamadığını belirterek “Bunlardan daha çok yere konulacakmış. Kaçak sarayda korumalar vardı. Şimdi de postmodern korumalar yerleştirilmeye başlanıyor. Atatürk Orman Çiftiliği'yle ilgili ısrarlı bir direniş vardır. Çiftlikteki ekosistem bozulmuştur. Kesilen ağaçlar yerine dikilenler ekosistemi getiremez" dedi.

"Atatürk AOÇ'yi İnatla Kurmuştu Bizde inatla savunuyoruz"

Redife Kolçak, AOÇ'yi Cumhuriyet'in özgün değeri olarak gördüklerini söyledi. Ankara'nın en önemli ekolojik eşiği olan doğal ve tarih parçası olan miras değerleri olan AOÇ'ye kontrollü kullanım yaptıklarını söyleyerek eşi benzeri görülmemiş yoğunlukta yapı yaptılar talan ettiler. Atatürk AOÇ'yi inatla kurmuştu. Kuruluş aşamasına modern tarımın örneğini oluşturmuştu. AOÇ tam bağımsızlık rol modelidir. Kalkınmanın rol modeldir. Planlı kentleşmenin rol modelidir. Bizde mücadeleyi inatla yürüteceğiz.

"AOÇ'de yaşan ulusla bellek ve hukuk katliamı"

Avukat Gökçe Bolat, ulusal bellek katliamı yaşandığını ancak bir de hukuk katliamı yaşandığını söyledi. Yargının gecikmesi nedeniyle AOÇ talanının durduramadıklarını belirten Bolat, "AOÇ arazileri konusunda 50 dava açtık. Dava sayısının AOÇ'nin ne kadar talan edildiğin ortaya koyuyor. Seçimler sonrası tablo düzelmezse, bu 50 dava 150 dava olur. AOÇ'de araziler her ne kadar kaçak sarayla talan edilmişse de hala kalan çok arazi var. Bu arazilerde çok göz olduğunu biliyoruz. AOÇ 1925 yılında kurulmasına bu yana yüzde 42 arazisini kaybetti. Kimi protokollü, kimi kanunla araziler verilmiş. Bunları da araştırıyoruz. Cumhurbaşkanı'nın kullandığı inşaat Başbakanlık olarak başlayan inşaatın imar planının durdurmamıza karşın ruhsat verildi" dedi.

Atatürk Orman Çiftliği ve Kaçak Saray Mücadelesi panelini İzmir'de CHP Milletvekili Musa Çam'ın sonuna kadar izlemesi ve notlar alması dikkatlerden kaçmadı.AOÇ turnede etkinliği İzmir ayağı ise Foça'da sunumun tekrarlanması  daveti ile tamamlandı