Sobe Gazetesi 2024 - 80. madde acilen geri çekilmeli
GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
80. madde acilen geri çekilmeli

80. madde acilen geri çekilmeli

DoÄŸa ve hukuk katledilecek

Ekoloji katliamına yol açacak  ve kamu arazilerini ranta açacak 80. Maddeye tepki gösteren Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, “Bu madde, Anayasaya, koruma mevzuatına aykırıdır.  Hukuk  ve doÄŸa katledilecek. Bu madde  acilen geri çekilmelidir. Geri çekilene kadar biz hem oda olarak hem de doÄŸayı, ekoloji ve kentleri savunan tüm sivil toplum kuruluÅŸları olarak mücadele etmeye devam edeceÄŸiz” dedi.  

Mimarlar Odası Ankara Åžubesi düzenlediÄŸi basın toplantısıyla, TBMM’de görüşülerek kabul edilen ‘Varlık Fonu Tasarısı’nda yer alan ve ÅŸirketlere doÄŸayı istedikleri gibi kullanabilecekleri, çevreyi hiçbir denetime tabii olmadan kirletebilecekleri imtiyazları saÄŸlayan 80. Maddeyi deÄŸerlendirdi.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Sekreteri Gökhan Yıldırım geçici 80. Maddeyi masaya yatırarak, madde hakkındaki şu bilgileri verdi:

“Plan Bütçe Komisyonu’ndan 3 AÄŸustos’ta 70. Madde olarak  geçti. Daha sonra Meclis’e 75. Madde olarak girdi. 20 AÄŸustos’ta ise gece 4 sularında 218 evet ve 14 red oyuyla Meclisten 80. Madde olarak geçti. Muhalefetin görüşmeleriyle birlikte AOÇ’nin belediyeye devri, kamu mallarının özelleÅŸtirilmesi ve satılması, belediyelere kayyum atanması tasarıdan çıktı. Ancak bu 80. Madde oylanarak geçti.  80. Maddeyle birlikte TBMM’nin yani yasama organının elinde olan bir yetki Bakanlar Kurulu’na devredilmiÅŸ oldu.”

Sermayaye büyük imtiyaz

Bakanlar Kurulu’nun bu yetkiyle bazı spesifik projeleri belli noktalara atayarak büyük bir ÅŸekilde sermayeye imtiyaz saÄŸlayacağını bildiren Yıldırım, ÅŸunları kaydetti:

“Ãœlkenin mevcut veya gelecekteki ihtiyacını karşılama arz güvenliÄŸini saÄŸlama, dışa bağımlılığını azaltma teknolojik dönüşümünü saÄŸlama, yenilikçi ve ARGE yoÄŸunu deÄŸeri ve katma deÄŸeri yüksek projelerde ayrı ayrı veya bütünsel olarak bunların tamamını içerecek projeleri deÄŸerlendirerek bunlara bir ÅŸekilde imtiyaz saÄŸlıyor. Ä°mtiyaz saÄŸladığı projelere de aslında ekonomi bakanlığı tarafından büyük yatırımlar yapılıyor. Kamunun malı sermayeye süreçleri hızlandırmak ve ranta saÄŸlamak için peÅŸkeÅŸ çekiliyor.

Bu projelerde ÅŸirketlere sınırsız vergi muafiyeti tanınacak. Gümrük vergisinden normal gelir vergisine dayanan bir çok konuyu kapsıyor. Son günlerde gündemde olan asgari ücretin 1130 liraya düşmesi konusuna tezat oluÅŸturacak ÅŸekilde Ekonomi Bakanlığı tarafından  BeÅŸ yıla kadar bir asgari ücretin 20 katı kadar ücrette ÅŸirketlere fon saÄŸlanacak ve sigortaları devlet tarafından ödenecek.”

Hazine arazileri ÅŸirketlere tahsis edilecek

Yine hazine arazilerinin 49 yıllığına bu kapsamdaki projelerde bu şirketlere tahsis edileceğini de kaydederek, sözlerine şöyle devam etti:

 “Enerji tüketimlerinin ise yüzde 50’si on yıla kadar ödenecek devlet tarafından.

DoÄŸayı katledecek ekolojik katliama yol açacak tüm projelerde hazine arazilerinin kullanımı ÅŸirketlere tahsis edilebilecek duruma gelmiÅŸ oluyor. Bakanlar kurulunun her türlü tahsis izin ruhsat ve diÄŸer sınırlayıcı hükümlerin süresini kısaltma ve istisna edebilme imkanı saÄŸlamış oluyor.Köprüler Havalimanları gibi tüm mega projelerde ve ayrıca istisna olarak gösterilebilecek küçük kapsamlı projelerde de bakanlar kurulunun gerekli görmesi halinde ÇED devre dışı kalmış oluyor. Herhangi bir denetleme mekanizması ortada olmuyor ve kamunun arazileri ranta açılmış oluyor. En sorunlu alanlardan birisi de son dönemde gündemde olan Cerattepe, HES’ler, madenler, nükleer enerji kapsamında Akkuyu bu kapsama girmiÅŸ olacak. TeÅŸviklerle birlikte inÅŸaat süreçleri hızlanacak ve rantın geçmek zorlaÅŸacak. ÇED ve diÄŸer denetleme mekanizmaları ortadan kalkınca ÅŸu ana kadar bizim açtığımız davaların birçoÄŸu hükümsüz kalabilecek çünkü tarafsız kalacak ve karşılığı olmayacak. DiÄŸer yargı süreçleriyle çok büyük zorluklarla karşı karşıya kalacağız. ÖrneÄŸin EGO  Hangarları sürecinde ÇED süreci kaldırılması halinde hukuksal mücadele yolları zayıflatılmış olacak. Bu maddenin en önemli noktalarından biri de kuvvet ayrılığı ilkesine aykırı olması. Çünkü yasama yürütme ve yargı organlarının tamamının yetkileri bu kararın kapsadığı alanlarda tek elden bakanlar kurulu tarafından yönetilebilecek.”

Yasalara ve hukuka aykırı

Mimarlar Odası Ankara Åžubesi Yönetim Kurulu Ãœyesi Namık Kemal Kaya ise hükümetin  OHAL sürecini kendi lehine çeviren ve ranta dayalı politikalarıyla kullanmaya devam ettiÄŸine dikkat çekerek, ÅŸunları söyledi:

“ Hükümet yetkilerini OHAL’le artırmayÅŸa devam ediyor. Bu kanunu yatırıma özel kanun olarak deÄŸerlendiriyoruz. Yetkinin Bakanlar Kurulu'na devredilmesi bütün yasalara ve hukuka aykırı bir süreçtir. Aynı ÅŸekilde ÇED’i dışarıda bırakarak böyle bir düzenleme yapmak tamamen bilime karşı bir duruÅŸtur. Yani oradaki doÄŸa katliamına ön ayak olmaktır. Hükümetin rant politikalarında bilimi devre duruÅŸu bırakması saÄŸlıyor. 'Bu iÅŸin fıtratında var' zihniyetiyle baÄŸdaÅŸan bir süreç iÅŸletiliyor.  Biz bunu doÄŸru bulmuyoruz dava süreçlerini ortadan kaldırıyor. Yatırım deniyor ama üretime yönelik hiçbir ÅŸey yok aslında tamamen arsa ve rant politikası üzerinden birtakım özel ÅŸirketlere olanaklar saÄŸlayarak vergi oranının örneÄŸin yüzde 100’e kadar indirim yapıyor. Yatırıma katkı oranının yüzde 200’ü geçmemek üzere ÅŸeklinde  maddeler var. Ãœlkemizin gidiÅŸatının ve  bu politikaların yanlış olduÄŸunu, ülkenin bütün kamu arazilerinin ve deÄŸerlerinin peÅŸkeÅŸ çekilerek yanlış bir iÅŸ yapıldığını tekrar hükümete hatırlatıyoruz. AOÇ ve bütün kamu arazileri risk altında.”

Kaya, ne olursa olsun meslek odaları olarak mücadeleye devam edeceklerini vurgulayarak, “ Biz durmayacağız, takip etmemiz gereken süreçleri ve davaları takip edeceÄŸiz.  Bu böyle devam edemez “ dedi.

Neoliberal politikalardan vazgeçilmeli

1 Eylül Barış Günü’ne iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde de bulunan Kaya, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu hükümet savaÅŸ politikalarını daha da körükledi. EÄŸitim gericileÅŸtiÄŸi ve bilime karşı politikaların uygulandığı bir yere savaşın olmaması kaçınılmaz. Neoliberal politikalar insanlığa karşı suç iÅŸleyen ve insani deÄŸerleri yok eden ve bertaraf eden politikalar birliÄŸidir. Bundan vazgeçilmesi gerekiyor''


Toplam Görüntülenme : 59339
Kategori Haberleri

Mimarlar, Danıştay’ın Ayasofya gerekçesini emsal göstererek AOÇ’nin aslına rücu davasını açtı
Mimarlar:  Bu dava Cumhuriyet davasıdır, davaya müdahil olun
15 Ekim 2020
Mimarlar, Adnan Kahveci Parkı için mücadeleyi sürdürüyor
DoÄŸal ve yeÅŸil alanlarımızın talanına karşı mücadele eden Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, Yenimahalle’deki Adnan Kahveci Parkı’nın betonlaÅŸtırılmaması için hukuksal süreç baÅŸlattı.
03 Eylül 2020
Yargı, Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin kimliksizleştirilmesine izin vermedi
Yargı, Ulus Tarihi kent Merkezi Koruma Amaçlı Ä°mar Planı  iptalini temyize taşıyarak iptal kararının bozulmasını isteyen Gökçek dönemi BüyükÅŸehir Belediyesi’ne, iptal kararının bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığını belirterek, iptal kararının onanması kararını verdi.
28 Temmuz 2020
Mimarlar, Atatürk Orman Çiftliği alanlarının en geniş sınırlarının, Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyetine uygun hale getirilmesi için bakanlığa başvurdu
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Danıştay'ın Ayasofya gerekçesini emsal göstererek Atatürk Orman Çiftliği için aslına rücu sürecini başlattı.
27 Temmuz 2020

<<< <
7 8 9 10 11 12 13 14 15 16
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiÅŸ.
Yorum için giriş yapınız!