GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Mimarlardan orman arazisine tesis yapmak isteyen firmaya soru yağmuru
Mimarlardan orman arazisine tesis yapmak isteyen firmaya soru yağmuru THSK-TİTCK projesi için halk daha ne kadar borçlandırılacak? Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Bilkent’te yapılması planlanan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ile Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Kampusü Projesi (THSK-TİTCK) hakkında Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi Raporu kapsamında kendisinden görüş yazısı isteyen CCN Laboratuvar Hizmetleri ve Yönetim A.Ş’yi soru yağmuruna tuttu Mimarlar Odası Ankara Şubesi, firmaya “Bu alan orman arazisidir, kullanımına ilişkin belgeleri nerede? Ulaşım analizi yapıldı mı? Hangi şehircilik, planlama ilkeleri ve esasları gözetiliyor? İhale süreçleri usulsüzlüğü hakkında bilgi sahibi misiniz? Proje yatırım bedeli olan 565 milyon euroyu göz önüne aldığımızda, 2015’te bitmesi planlanan ancak bitirilmeyen bu proje için kamu daha ne kadar borçlandırılacak? Siz nereye ne yaptığınızın farkında mısınız?” sorularını yöneltti. Mimarlar Odası Ankara Şubesi gerekli bilgi ve belgelerin kuruma iletilmesi halinde görüş bildirileceğini de belirtti. CCN Laboratuvar Hizmetleri ve Yönetim A.Ş, Bilkent’te yapılması planlanan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ile Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Kampusu Projesi (THSK-TİTCK) hakkında, kendisinden uluslararası finans kuruluşlarının Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi Raporu talep etmesi nedeniyle Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nden görüş istedi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi, firmaya yazdığı resmi yazıda proje bilgilendirme dokümanların da çok sayıda eksik olduğunu bildirirken, soru yağmuruna tuttu, gerekli bilgi ve dokümanları istedi. Bu alan orman arazisidir, kullanımına ilişkin belgeleri nerede? Mimarlar Odası Ankara Şubesi firmaya projelendirilerek yapımına geçilecek olan THSK-TİTCK kampüsünün inşa edileceği Ankara İli Bilkent Lodumlu mevkiinde 293.482 m2 alanın orman arazisi olduğunu, ÇED raporu zorunluluğu taşımasına rağmen ÇED süreci tamamlanmadan ihale yapılmış olmasının fiziki ve ekolojik anlamda riskler taşıdığını hatırlattı. Konuya ilişkin açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan “ Orman arazisine tesis yapmak istiyorlar, sonrada bizden çevresel sosyal etki değerlendirmesi için görüş istiyorlar.Uluslararası finans kuruluşuna iletsinler onların ülkesinde orman arazisine tesis yapılıyor muymuş” dedi. Candan şöyle devam etti: “49 yıllığına tahsis edilen proje alanın 49 yıl sonra yeniden orman alanı olabilme ihtimali var mıdır? Bu nedenle firmaya peyzaj onarım ve rehabilitasyon projesi, hazırlığının olup olmadığını sorduk. Firmadan 93.759 m2 büyüklüğündeki 29185 ada ve 199.723 m2 alan büyüklüğündeki ada no: 0 , 5594 parsel numaralı arazinin orman arazisi olduğu ve Sağlık Bakanlığı’na tahsisi ve içeriği ile ilgili belgeyi, proje sahasının, 6831 sayılı Orman Kanunu kapsamında Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan 49 yıl süresince alınan izin, içerik ve/ veya koşullar- imtiyazların yazılı olduğu belgeyi sorduk. Öte yandan proje Bilgilendirme Dokümanında proje alanı için 293.482 m2 olarak verilen bilgiye dair inşaat alan büyüklüğü ile ilgili bir bilgi ve belgenin olmadığını ve firmanın resmi web sayfasında THSK-TİTCK kampüsü inşaat alanının 415.648 m² olduğu bilgisinin doğru olup olmadığı konusunda ayrıntılı bilgi istedik.” Ulaşım analizi yapıldı mı? Hangi şehircilik ilkeleri gözetiliyor? Candan, finansman kuruluşları arasında yer alan Dünya Bankası, IBRD, IDA birimlerince güncellenmiş olan ÇSED raporlarını taşıması gereken niteliklerin yanı sıra raporu hazırlayacak şirketlerin de taşıması gereken özelliklerin ne olduğunun açık bilgisini talep ettiklerini de belirterek, sözlerine şöyle devam etti: “THSK-TİTCK kampusunun yapılacağı alana dair hâlihazırdaki ulaşım başta olmak üzere imkânsızlıkların nasıl giderileceği bugün bile belli değildir. Gereken hazırlıklar yapılmaksızın gerçekleştirilmiş olduğu konusundaki iddia karşısında firmanın açıklama getirmesini istedik. THSK-TİTCK kampusunun doğusunda yer alan ve inşası devam eden 3 bin 800 yataklı Bilkent Entegre Sağlık Kampusu ve kampus içindeki Sağlık Bakanlığı ana hizmet binası ile THSK-TİTCK binalarının çalışanlar, hastalar, ziyaretçilerle birlikte yaratacağı yoğunluğu ile ilgili hangi şehircilik ve planlama ilke ve esaslarının gözetildiğini sorduk. Ankara Nazım İmar Planı içerisinde yerleşim-ulaşım ve yoğunluk analizleri yapılarak plan kararları alındı mı? Alındı ise karar tarihi ve plan değişikliği ile birlikte hangi analizler yapıldı? Tüm bu sorular cevaplandırılmalıdır.” İhale süreçleri usulsüzlüğü hakkında bilgi istedik Candan, CCN firmasına ilettikleri diğer soruları ise şöyle sıraladı: “THSK-TİTCK ihalesinin de, 2015 yılında kurulmuş, yani ihale tarihinde var olmayan bir şirkete devredilmiş olduğu, ihale şartnamesinde belirtilen geriye dönük mesleki teknik deneyim şartlarına sahip olması mümkün olmayan şirketlerin ihaleyi aldığı, İhalenin usule aykırı sonuçlandırılması ve sonra hisse devri yoluyla özel amaçlı şirketin el değiştirmesi Yeşil Kitap ve OECD uygulama rehberlerine tümüyle aykırı olduğu iddiaları bulunmaktadır. Bu çerçevede CCN ihale tarihinde var olmayan firmalardan mıdır? Bunu sorguladık. Öte yandan finansman kuruluşları olarak Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) , İslam Kalkınma Bankası ( IDB), Karadeniz Kalkınma ve Ticaret Bankası ( BSTDB) ile UnıCredit Bankası Intesa Grup Bankası, Siemens Bankası ve Kuveyt Türk bankasının olabileceğinden bahsediliyor. Yatırım bedelinin 565 milyon EUR olduğu, Proje İhale Tarihinin 26 Haziran 2013 ve yatırım döneminin ise yer teslimi sonrası 36 ay olduğu, imtiyaz süresinin ise 18 yıl olduğu bir yatırım süreci yaşandığı görülüyor. 18 yılda CCN tarafından elde edilecek gelir ve borçların ödenebilme dengesi üzerine yapılmış ekonomik ve finansal öngörü raporlarınız ile birlikte ülke ekonomisinde oluşacak olumlu olumsuz bütçe hakkında bir bilgileriz olup olmadığını da sorguladık.” SED içeriği de büyük önem taşıyor Candan, projenin olası Çevresel ve Sosyal Etkileri kapsamında detaylı bilgilerin verilmesiyle bu konuda görüş bildirileceğini belirtirken,sosyal ve bireysel gereksinmelere yanıt veren, eşitlikçi ve erişilebilir mekanlar oluşturmaya katkı sağlamayı hedefleyen Sosyal Etki Değerlendirmesi (SED) de büyük önem olduğunu vurguladı. “SED; ÇED'e benzer hazırlanmasına rağmen, içerik ve konu açısından farklılaşmaktadır. ÇED, biyofiziksel anlamda çevresel etkileri (kirlilik, biyoçeşitlilik, canlı türlerinin hassasiyeti, doğal kaynaklar, iklimsel değişim vs.) konu edinir. SED ise, bu etkilerden farklı olarak sosyal, ekonomik ve çevresel boyutları bir bütün halinde ele almakta ve katılımcı bir proje süreç tasarımını öngörmektedir. Bu sebeple firmadan ÇSED fiziksel ve biyolojik veri tabanı ile birlikte SED in içeriğinde yer alan veri tabanı kullanılarak; etkileyen ve etkilenen arasındaki etkileşim sürecinin sosyal ve mekansal değişim parametrelerinin oluşturup oluşturmayacağını sorduk” diyen Candan, istenen ayrıntılı bilgi ve belgelerin Mimarlar Odası Ankara Şubesi’ne iletilmesi durumunda ayrıntılı bir değerlendirmeyle kurum görüşü bildireceklerini de sözlerine ekledi. Toplam Görüntülenme : 60881 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|