GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Gökçek’i istifaya davet ettiler
Gökçek’i istifaya davet ettiler Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, Ankara Tabip Odası ve CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, 350 ton asbestli malzeme olan Havagazı Fabrikası tartışmasına raporların asbestin varlığını kanıtlayarak son noktayı koyduÄŸunu belirtti. Meslek odaları ve Emir, yetkilileri göreve Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Melih Gökçek’i de istifaya davet etti. Mimarlar Odası Ankara Åžube Sekreteri Namık Kemal Kaya, Ankara Tabip Odası BaÅŸkanı Vedat Bulut ve CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Meclis’te 350 ton asbestli malzeme olan Havagazı Fabrikası’nın yıkımına ve asbest ölçüm raporlarına iliÅŸkin basın toplantısı yaptı. 4 emsalli bir rant söz konusu Mimarlar Odası Ankara Åžube Sekreteri Namık Kemal Kaya yaÅŸanan süreci şöyle özetledi: Havagazı Fabrikası Cumhuriyet dönemi sanayi yapısı olduÄŸu için tescil edilmiÅŸti. Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi bu yapının tescilini kaldırmış ve dört emsalli plan deÄŸiÅŸikliÄŸine gitmiÅŸti. Bu deÄŸiÅŸikliÄŸe Mimarlar odası olarak itiraz ettik. Mahkeme süreci devam ederken BüyükÅŸehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yapılan yazışmalarda, Kültür ve Turizm Bakanlığı, BüyükÅŸehir Belediyesi'ne 13 Ocak 2017 tarihinde yazdığı yazıda Mimarlar Odası Ankara Åžubesinin söz konusu yapıya iliÅŸkin dava süreci devam etiÄŸini, bu nedenle Havagazı Fabrikası'nı yıkamayacağını belirtmektedir. Mimarlar Odası olarak süreci takip ettiÄŸimizi defalarca kamuoyu ile paylaÅŸtık. Bize gelen bilgi ve belgeler doÄŸrultusunda Ankara Tabip Odası ile birlikte 15 Åžubat’ta Havagazı fabrikasının yıkılması için yapılan ihale ÅŸartnamesinde 350 ton asbestli malzemenin olduÄŸunu, önlem alınmadan olası yıkımın bölgede yaÅŸayanlar için büyük risk taşıdığını kamuoyuna açıkladık. Bu tehlikeli süreç hakkında çok net uyarılarda bulunduk. 25 Åžubat’ta önlem alınmadan yıkım baÅŸladı. ATO ile sürece tanıklık ettik ve yıkım sürecine dair fotoÄŸrafları çektik. Herhangi bir önlem alınmadığını gördük” diye konuÅŸtu. 27 Åžubat’ta yıkım devam ederken yabancı bir firmaya bir analiz yaptırdık. 28 Åžubat’ta çıkan sonuçları açıkladık. Analizlerde fabrika çevresinde en tehlikeli asbest türü ampihole tespit edildi. Bu sonuçla mahkeme baÅŸvurduk ve yürütme durdurma kararı aldık. 27 Åžubat’ta aldığımız yedek numuneleri bir gün sonra Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü’ne de gönderdik. Sonucu 7 Mart’ta çıktı. Ne yazık ki MTA raporlarında da asbest tespit edildi. BüyükÅŸehir Belediyesi’nin büyük bir sorumluluÄŸu var. BüyükÅŸehir Belediyesi'nin bu alana iliÅŸkin rant odaklı ısrarlı bir çalışma var. Dört emsalli bir rant söz konusu. Açtığımız davalara karşı sürekli plan deÄŸiÅŸikliÄŸi yaptılar. Trafik ve altyapı bunu kaldıramaz diye uyarılarda bulunmuÅŸtuk. Buranın müze yapılması gerektiÄŸini dile getirmiÅŸtik. Orada 2 bine yakın öğrenci var Orada Atatürk Lisesi, Gazi Ãœniversitesi Mimarlık Fakültesi, Gazi Koleji, Ankara Garı var. Orada yaÅŸayan insanlar var.” Gökçek sorumluluklarını yerine getirsin Kaya, “BüyükÅŸehir Belediyesi bizimle polemiÄŸe girmek yerine sorumluluklarını yerine getirsin. Çalışma Bakanlığı, SaÄŸlık Bakanlığı, İçiÅŸleri Bakanlığı, BaÅŸbakan, partili CumhurbaÅŸkanı sesini çıkarmıyor, konuya iliÅŸkin bir açıklama yapmıyor yada bir müdahalede bulunmuyor. BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı yürütmeyi durdurma kararını aldığımız tarihten sonra ve yıkımı durdurduktan sonra 3 martta MTA'ya katı numuneler göndermiÅŸtir, bu katı numuneleri nereden almıştır bunları açıklasın. Konunun takipçisiyiz. Sonuçları ve yürütmeyi durdurma kararını aldıktan sonra kendisi ve ilgili kurulları hukuka taşıdık. Hukuksal süreç sürüyor” dedi. Halk saÄŸlığı ve işçi saÄŸlığı açısından sıkıntı olduÄŸunu dile getiren Ankara Tabip Odası BaÅŸkanı Vedat Bulut ise, şöyle konuÅŸtu: “Yıkımın ilk çalışmaları sırasında iÅŸ ve işçi güvenliÄŸi açısından İşçiler gerekli önlemleri alınmamıştır. Ä°ÅŸ saÄŸlığı ve güvenliÄŸi yönetmeliÄŸine uyulmamıştır. İşçiler için bir arındırma kabini yoktur. Sigara içen işçiler 90 kat daha fazla olumsuz etkilenmektedir. Bölge karantinaya alınmalı. Önlemler sürekli bizim iteklememizle alınmamalıdır. Yasalara ve yönetmeliklere uyulmalıdır. Toplum saÄŸlığını tehdit etmeden söküm yapılmalıydı. Bölgede asbestsiz bir alandan söz edilemez. Olayın görünür hali ve yönetmeliklere uyulmadığı göz önüne alınırsa büyük bir ihtimal asbest bulunmaktadır. Asbestli olmadığı kesin olarak kanıtlanıncaya kadar burası tehlikeli kabul edilmelidir. Bana sorduklarında çocuklarını okula gönderilim mi diyen veliye gönderin diyemem.” Ankara’da çevre felaketi yaÅŸanıyor CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Ankara’da 10 gündür bir çevre felaketi yaÅŸadığını vurgulayarak, “Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi 25 Åžubat’ta içinde 350 ton asbestli malzeme olduÄŸu bilinen Havagazı Fabrikası’nı dozer ve balyozla yıkarak, Ankara’yı çok büyük bir çevre felaketi ile yüz yüze bıraktı. Asbest çok düşük miktarlarda solunsa dahi 5,10 yıl sonra kesin kansere neden olan bir madde. Asbestli binaların sökümü çok özel yönetmeliklere tabidir. Sökümü özel tekniklerle yapılır. AB direktifleri bu konuda çok sıkı ÅŸartlar öngörmektedir. Asbest yönetmeliÄŸimizde asbestli binalarının yıkımının nasıl yapılacağı çok açık yazmaktadır” diye konuÅŸtu. Yıkımdan 7 gün sonra izole etti Emir, sözlerine şöyle devam etti: “Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi bu olay baÅŸlamadan binanın asbestli olduÄŸunu biliyor ve o iÅŸi ona göre ihale etmiÅŸ durumdadır. Belediyenin asbest sökümüne iliÅŸkin herhangi bir tedbir almadan binayı izole etmeden yıkım yaptığını gördük. İşçilerin maskesi yoktu, karantina önlemi alınmamıştı. Belediye BaÅŸkanı ‘Asbestli alana girmedik. Asbest boruların içinde binaların sökümünü yapıyoruz’ dedi. Asbest boruların ve kazanların dışında olur, TuÄŸlaların içinde olur. Çünkü buralarda izolasyona ihtiyaç vardır. 80 yıllık bir bina olduÄŸu için borular, kazan dairesi her yer asbestle ile doludur. Bu borular bütün binayı çevrelemektedir. Asbestli binaya balyozu vurduÄŸunuz anda asbesti dışarı atmış olursunuz. Baskılarımız, meslek odalarının duyarlılığı ve medya desteÄŸi sonucu Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı, binanın asbestli olduÄŸunu kabul ederek, yıkımdan 7 gün sonra izole etme yoluna gitti.” Belediyenin numuneleri nedene aldığını bilmiyoruz Belediye’nin bilimsel verilere uymadığını ve asbestin çevreye yayıldığını belirten Emir. Åžunları kaydetti: “Bilimsel verilere uymayan bir belediye var, Orada asbest çevreye yayılmaktadır Asbestin olmadığını ispatlamak belediye baÅŸkanının görevidir. YönetmeliÄŸe göre göreve baÅŸlamadan ve iÅŸ süresince asbest ölçümleri yapmak zorundadır. Birkaç ölçüm yaptırdı ama ölçümleri tartışmalı. Bu ölçümleri de saÄŸlık duyarlılığı olduÄŸu için meslek odalarına saldırmak için yaptırdı. Belediye akreditasyonu olmayan özel bir firmaya? Ve Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü’ne ölçüm yaptırdı. Numuneleri nereden aldı bilmiyoruz. Ölçümlerde asbest çıkmadı. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nin ilk özel firmaya yaptırdığı ölçümlerde asbestin en tehlikeli türü olan ampihole çıktı. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi ve Ankara Tabip Odası’nın Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü’ne ’ya gönderdikleri numune sonuçlarında da ne yazık ki asbest tespit edildi.” Senin davandan korkacak deÄŸiliz ama sen halktan kork Bu süreçte Gökçek’in sorumlu davranmak yerine meslek odalarına ve siyasetçilere saldırdığına dikkat çeken Emir, belediyenin MTA ve özel firmaya yaptırdığı ölçüm raporlarını ise şöyle deÄŸerlendirdi: “MTA’nın belediye yaptığı analiz XR difraksiyonudur. Bu yöntemde yanlış sonuçlar çıkabiliyor. DiÄŸer özel firma ölçümünü deÄŸerlendirdiÄŸimizde ise, bu özel firma sadece hava ölçümleri yapabiliyor. Bu ölçümleri ise 3 mart tarihinde yaptırdı. 7 gün sonra 1 km uzaktan havadan ölçüm aldırdı. Asbest çıkmayınca ‘CHP’liler ve meslek odaları infiale neden oluyor. Dava edeceÄŸim’ dedi. Biz senin davandan korkacak deÄŸiliz ama sen halktan kork. MTA’ya yaptırdığı analiz ise 2 katı numune analizi sundu. Yıkım bölgesinden yüzlere numune alarak ölçüm yaptırmalıydı. Ãœstelik ölçümler zamanında yapılmadı. YaÄŸmur yaÄŸdı, rüzgar esti. Ölçümler zamanında yapılsaydı, ölçüm sonuçları daha saÄŸlıklı olurdu.” Ä°ÅŸ ve risk planı yapılmalıydı Emir, ÅŸunları kaydetti: “Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nin hem özel firmaya hem de MTA’ya yaptırdığı ölçümlerde asbestin en tehlikelisi ampihole tespit edildi. Dün açıklanan Mimarlar Odası Ankara Åžubesi’nin MTA raporu da belirgin bir ÅŸekilde alanda asbest olduÄŸunu ortaya koydu. Belirli bölgelerde asbest yoÄŸun bir ÅŸekilde görülüyor. Öte yandan buranın asbestli olup olmadığın ispatlamak bizim deÄŸil yetkililerin görevi. Daha yıkım iÅŸlemi baÅŸlamadan iÅŸ ve risk planı yapılmalıydı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iÅŸ planını sordum ancak hala cevap vermediler. Görevlerini yapmıyorlar. Meslek odaları asbest var, kentin saÄŸlığıyla oynuyorsunuz dediÄŸinde ise halkı paniÄŸe sürüklüyorsunuz suçlamasını yapıyorlar. Yetkilileri sorumlu olmaya davet eden Emir, “Bakanlıkların bu iÅŸe el koyması lazım. Gökçek konuyu siyasallaÅŸtırarak sıyrılmaya çalışıyor. Gökçek’in bu iÅŸi yapamadığı anlaşılıyor. Anneler çocuÄŸum niye asbest soluyor diye soruyor. Yetkilileri sorumluluk alamaya, Gökçek’i de istifaya davet ediyorum.” Toplam Görüntülenme : 61633 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|