Bu proje Ulus tarihi kent merkezini içinden çıkılmaz hale getirecek

Ulus projesine devam etmek bilim ve akıl dışıdır

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna’nın, Belediye meclis gündemine gelen ve sonrasında sosyal medya hesabından paylaştığı Ulus tarihi kent merkezini ve ulaşımını katledecek  ‘Yeni Ulus Meydanı Projesi’ne tepki gösterdi.

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan “Ulus’ta tarihi kent merkezine dair yapılan planlara açtığımız davalarla imar planları defalarca iptal edildi. Ulus’un tarihini bilmeyenler tarafından projelendirildiği bilirkişi raporlarına girdi.  Bu proje, ulaşımı içinden çıkılamaz hale getireceği gibi, tarihi Roma kalıntılarını da tarumar edecek. Ulus tarihi kent merkezinde  telafisi imkansız zararlara yol açacak bu projeyi de yargıya taşıyacağız” dedi.

Ulus’ta  Melih Gökçek projelerinin devamlılığını savunan Mustafa Tuna ve iktidarın  bu yerel yönetim anlayışı bitmeye mahkumdur

 Ulaşım ana planında yoksun bir şekilde Ulus’u içinden çıkılmaz hale getirecek, tarihi yapıları ve Roma dönemi kalıntılarını tarumar edecek bu projenin akıldışı olduğunu ifade eden Candan, şöyle devam etti:

“İller Bankası ve Gençlik Parkı önünden trafiğin alta alınarak bir meydan oluşturma yaklaşımının Ulus’un var olan değerlerini yerle bir eden, özellikli yapılarını yıkan bir yıkım ve yok etme anlayışıyla Ulus’un karakterini değiştirmek üzerine kurgulanmıştır. Ulus Cumhuriyet'in kuruluş mekanı ve kalbi, kültürel katmanların buluşma mekanıdır. Ulus’un altında da, üstünde de bir tarih yatmaktadır. Ankara’ya 23.5 yıldır kötülük yapan Melih Gökçek projelerinin devamlılığını savunan Mustafa Tuna ve iktidarın bu yerel yönetim anlayışı bitmeye mahkumdur.

“Ulus’un çok kültürlülüğü hoşgörüyü yansıtan bir kültürel katmanlar bütünü olarak Ankara için büyük bir varlık değeri vardır. İş bilmezlerin elinde bu varlığın yokluğa dönüşmesi kabul edilemez ”

Candan proje tarihi kent merkezine otomobil trafiği geçişini teşvik edeceğini vurgulayarak, “Bu proje tarihi yapıları ve özellikle Roma Hamamı kalıntılarını olumsuz etkileyecek. Üst ölçekli planlarda ve Ulaşım Ana Planı’nda yer almayan bu yol projesi, kentin en değerli alanlarını bir köprülü kavşağa dönüştürecek. Kent merkezinde motorlu taşıtların egzoz gazları ve diğer olumsuz kalıcı etkilerine maruz bırakacak. Özellikle toplu taşıma hizmetlerinin sıkışmasına neden olacak. Bu nedenlerle bu proje pek çok sebepten dolayı uygulanması geri dönülmez yanlışlıklara yol açacaktır. Ulus çok kültürlülüğü hoşgörüyü yansıtan bir kültürel katmanlar bütünü olarak Ankara için büyük bir varlık değeridir. İş bilmezlerin elinde bu varlığın yokluğu dönüşmesi kabul edilemez ” şeklinde konuştu.

Bu plansızlıkta ısrar etmektir

“Aç kapa yöntemiyle tünel yol projesi yapmak, bütüncül ve bilimsel olmayan Gökçek projelerine devam etmek, plansızlıkta ısrar etmektir” diyen Ulaşım Uzmanı ve Mimarlar Odası Ankara Şubesi Kent İzleme Merkezi Danışma Kurulu Erhan Öncü ise şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bu proje ulaşımı içinden çıkılamaz duruma gelecektir. Günümüzde tüm dünya kentlerinde merkezden geçen otoyollar ve viyadükler yıkılıp, geçişler paralı hale getirilirken kentlilere hiçbir yararı olmayacak ve geri dönülmez yıkıntılar yol açacak bu proje oldu bittiye getirilemez. Bir gecede milyonlarca ağacı keserek yol açanlar, Ankara’yı ve tarihi Ulus’u otomobillere açarak ve tarihi merkezi bir transit geçiş alanına dönüştürecektir. Dünyada benimsenen kent ve ulaşım planlama ilkelerinin tam tersine yapılan bu proje Ankara’da yüzlercesi yapılan ama hiçbiri trafik sorununu çözemeyen kavşaklardan biri olmaya adaydır. Bu kadar büyük bir maliyete sahip olan otomobillere yönelik bu proje yerine Ankara’da raylı sistem inşaatları, otobüs sisteminin geliştirilmesi, özel otobüs yolları gibi toplu ulaşım projelerine odaklanılmalıdır.  Büyükşehir Belediyesi’nin kent ulaşım sistemini daha da geriye götürecek bu projesi, Büyükşehir Belediyesi’nin aczi ve iflasını göstermesinden başka bir şey değildir. Ankara Büyükşehir Belediyesi son yirmi beş yılda kendi yarattığı ve içinden çıkılmaz hale getirdiği trafik sorunu karşısında hala Gökçek yaklaşımlarının benimsendiğini, kendi yetkisizliği ve iş bilmezliğini, bilimden ve teknikten uzak görüşlerini ortaya koymaktadır.”