GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Danıştay 6. Daire’den kentsel dönüşümde hukuk dersi
Danıştay 6. Daire’den kentsel dönüşümde hukuk dersi Mimarların açtığı dava sonucu Danıştay 6. Daire, Ankara’da 11 kentsel dönüşüm alanı kararını iptal etti, yaklaşık 30 milyon metrekare alan yeniden tarıma kazandırıldı Ankara 2. İdare Mahkemesi İmrahor Vadisi 2018 İmar Planı’nın yürütmesini durdurdu. Kanal Ankara projesi suya düştü Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin verdiği hukuk mücadelesi sonuç veriyor. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, düzenlediği basın toplantısında “Büyükşehir Belediyesi’ne ve Çevre Şehircilik Bakanlığı’na açtığımızı davalarda Danıştay 6. Daire, 11 alanda kentsel dönüşüm kararını iptal etti. 8’i tarım arazisi çoğu Gölbaşı’nda bulanan kentsel dönüşüm alanlarına dair kararının iptal edilmesiyle yaklaşık 30 milyon metrekare alan tekrar tarıma ve Ankara’ya kazandırılmış oldu. Öte yandan yine Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak açtığımız dava sonucunda Ankara 2. İdare Mahkemesi, İmrahor Vadisi’ne ilişkin 2018 planına da yürütmeyi durdurma kararı verdi. 2016 planı da durdurulmuştu. İmrahor Vadisi’nin planları iptal edildiği için İmrahor Vadisi daha fazla yapılaşmaya açılma sürecinden kurtulmuş oldu. Kanal Ankara Projesi suya düştü” dedi. Bu kararları fırsat bilerek Ankara’yı yaşanabilir bir kente çevirebiliriz Candan, Büyükşehir Belediyesi’ne, “Bu alanlar iptal edildiğine göre tekrar bu alanların tarım arazisi olarak kullanılması sürecinde, toplumun en çok ihtiyacı şu anda ekonomik kriz ve gıdaya sorumluluğun artığı bir dönemde, bu tarım arazilerinin kırsal çevre müdürlüğüyle birlikte yeniden planlanması ve programlanması gerekiyor. Bizim açtığımız davalar aslında Ankara’nın yeniden gelişimine onarılmasına geleceğinin tasarlanmasına ilişkin hem belediyeye hem Ankaralılar’a bir fırsat sunuyor. Büyükşehir Belediyesi bunu işbirliği içinde meslek odaları ve Mimarlar Odası ile birlikte yapabilir. Birlikte yöneteceğiz söylemleri var ancak, bunu hayata geçirecek herhangi bir eylemlerini henüz göremedik. Lehimize daha fazla karar bekliyoruz. Büyükşehir aldığımız iptal kararları, katılımcı bir yöntemle Ankara’yı yaşanabilir kente haline getirme fırsatına dönüştürülmeli” diyerek çağrıda bulundu. Büyükşehir Belediyesi’ne karşı açılmış kamu yararına ilişkin 850 davamız devam ediyor Candan, sözlerine şöyle devam etti: “Danıştay 6, Daire, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin, Cumhurbaşkanlığı, Çevre Şehircilik Bakanlığı ve Ankara Büyükşehir Belediyesine karşı Gölbaşı Hacılar, Hallaçlı, Vehimmetli ve Çayırlı Mahalleleri, Çankaya Karataş, Mühye, Çayyolu Mahallesi, imrahor, Etimesgut İlçesi Fevziye Mahallesi, Yakupabdal Mahallelerinde bazı alanların Kentsel Dönüşüm Proje ve Gelişim Alanı ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu’nun (Cumhurbaşkanı) kararlarını iptal etti. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak çok uzun süredir, 25 yıldır hukuksal mücadele sürdürüyoruz. Büyükşehir Belediyesi’ne karşı açılmış kamu yararına ilişkin 850 davamız devam ediyor. Türkiye’de ‘Her şey çok güzel olacak’ söyleminin enerjisinin ve umudunun da etkisi olduğunu düşündüğümüz yargı süreçlerinde inanılmaz bir iptal kararlarıyla karşı karşıyayız. Büyükşehir Belediyesi’ne ve Çevre Şehircilik Bakanlığı’na açtığımız 11 kentsel dönüşüm davasında iptal kararı geldi. Gölbaşı Hacılar, Hallaçlı, Vehimmetli ve Çayırlı Mahalleleri, Çankaya Karataş, Mühye, Çayyolu Mahallesi, imrahor, Etimesgut İlçesi Fevziye Mahallesi, Yakupabdal Mahallesi ve birçok alanda kentsel dönüşüm kararına iptal kararı geldi. Bu 11 kararın içerisinden 8 tanesi özellikle Gölbaşı bölgesinde yer alan alanların toplam yaklaşık 30 milyon metrekare tarım arazisini içeriyor. Kanuna aykırı bir şekilde 2015 yılında tarım arazilerini kentsel dönüşüm alanı ilan ettiler. Dolayısıyla bu kararların iptal edilmesiyle birlikte 30 milyon metrekare tarım arazisi tekrar Ankara’ya kazandırılmış oldu bunun önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle İmrahor Vadisi’ni ve Elmadağ Vadiler sistemini etkileyecek çünkü burası bir hava koridoru, sulak alan Bütün bunlar Ankara’nın doğal ekolojisini koruyacak hava kirliliğini azaltacak ve iklim stabilazasyonu sağlayacak alanlardı. Bu açıdan büyük önem taşıyor. Her bir kararın gerekçesi çok ilginç , ‘Siz bütün bunları planlamamışsınız, siz bu işleri bilmiyor musunuz’ demeye getirecek gerekçeler yazılmış. Özetle bunlar buraya planlanmaz’ diyorlar. ‘Hiçbir üst ölçekli planlara uymuyorsunuz, kentin gelişimini alanın potansiyelini bilmiyorsunuz’ tarzında ifadelerle bu alanların kentsel dönüşüm kararları iptal edilmiş oldu.” Gökçek’in ‘Sanal Ankara’ projesi suya düştü Candan, şunları kaydetti: “Gökçek yine çok üzülecek. İmrahor Vadisini ranta açmaya çok önem veriyordu. 2016 yılında ve 2018 yılında bir plan yapıldı. 2016 yılındaki palana yürütmeyi durdurma kararı aldık. Yürürlükteki 2018 plana da bugün yürütmeyi durdurma kararı geldi. Burası Ankara’nın son vadisi hepimizin gittiğinde nefes alacağı, Şereflikoçhisar’dan başlayıp, İncesu deresinden, Gençlik Parkından, AOÇ’ye kadar uzanan kentsel yeşil alanın en önemli parçası İmrahor Vadisi planları iptal edildi. Gökçek’in kanal Ankara projesi ve yapılaşma hayalleri bir kez daha suya düştü. İmrahor Vadisi Ankara’ya çok yakın. Bir rüzgar koridoru bir sulak alan, şu anda bile Büyükşehir Belediyesi bir toplu taşım koysa sadece çok küçük düzenlemelerle en temel ihtiyaçları çözecek bir organizasyon yapsa yapmış olsa insanların nefes alma yeri haline gelebilir. Ankara 2. İdare Mahkemesi İmrahor Vadisi 2018 planını yürütmeyi durdurma kararı verdi. İmrahor Vadisinin planları iptal edildiği için İmrahor Vadisi daha fazla yapılaşmaya açılma sürecinden kurtulmuş oldu. Kanal Ankara projesi suya düştü. İhale süreçleri de buna bağlı iptal edilmişti.”
Toplam Görüntülenme : 50400 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|