GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Hepsi Tamamlandı Özgürlüklerimizin...
Hepsi Tamamlandı Özgürlüklerimizin... Hepsi tamamdı özgürlüklerimizin bir eksiğimiz kalmıştı: Okullarda serbest giyim ! Önce 4+4+4 sistemi getirildi. Apar-topar ! Hiç bir ciddi çalışma yapılmadan, fiziki mekânlar, koşullar hazırlanmadan. Çok tartışıldı, uzmanlar, eğitimciler karşı çıktı, veliler ne yapacaklarını şaşırdı. 2012-2013 öğretim yılı sıkıntılı başladı. Okullar açılalı iki ay olduktan sonra bir de baktık ki Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda belirli koşullarda öğrencilerin kılık kıyafetlerinin yönetmelikte belirlenen sınırlamalar dışında serbest olmasına ilişkin yönetmelik Resmi Gazete'de yayımlandı. Artık çocuklarımız okula giderken o kötü komünist icadı formaları giymeyecekler. Renk renk, marka marka, vitrin mankenleri gibi, defileye çıkarmış gibi koşacaklar okullarına. Aidiyet duygusu, eşitlik duygusu da neymiş ! Serbest piyasanın rekabetçi koşullarında “kim daha şık, kim bugün başka kazak-etek-bluz-pantolon giymiş” diye düşünerek beyin jimnastiği yapacaklar. “Öğrenim gördükleri okulun arması ve rozeti dışında nişan, arma, sembol, rozet ve benzeri takılar takamaz. Vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler ile diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek, kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek giyemez” ancak "Kız öğrenciler, imam-hatip ortaokul ve liseleri ile çok programlı liselerin imam-hatip programlarında tüm derslerde, ortaokul ve liselerde ise seçmeli Kur'an-ı Kerim derslerinde başlarını örtebilir." diyor özgürlükçü yönetmelik. Zaten müfredatın yarısı seçmeli ders adı altında dini içerikli derslerle dolduruldu. Öğrenciler ders yılı başında seçmeli ders listesinde çağın gereksinimlerine uygun dersleri seçip başvuruda bulunduklarında aldıkları yanıt: “Öğretmeni yok o dersin! “ Ama din dersi öğretmeni binlerce, seç seçebildiğin kadar! Tabii laiklik ilkesi çöpe atıldı nasılsa... Kıyafet serbest ama dinsel imaj unsuru başörtü simge değil ! Başbakan, “Bir sıkıntı olduğu için bu adım atıldı” diyerek, sıkıntının kimde olduğunu ve talebin kaynağını itiraf ediyor. Normal kıyafette etek boyu kısalığı sınırlanmış ama uzunluğu sınırlanmamış. Kendi eteğine ya da önündeki arkadaşının eteğine basarak merdivenlerden yuvarlanan çocukların yaralandığı, sakatlandığı haberlerini sıkça duyarız önümüzdeki günlerde. Peki ! Neler olacak ? Kim öğrenci, kim değil belli olmayacak. Okulun bırakın kapısını, bahçesini , bina içleri bile öğrenci olmayanların da rahatlıkla öğrencilerin arasına karışacağı hale gelecek. Öyleyse gelsin kapıda güvenlik kontrolleri, kimlik sorguları. Okul dışı ortamlarda da forma önemli bir mesaj verir: “Ben öğrenciyim.” Bu görünüm öğrencilerin gizli zırhıdır bir bakıma. Toplum öğrenciyi sevgi ve sempati duygularıyla korur, denetler. Çocuğun forması üzerindeyken tavırları kontrollüdür. Okul saatlerinde dışarda uygunsuz ortamlarda rahat olamaz. Olsa da çevre yadırgar, uyarır. Ya yıllar sonra öğrencilik döneminin anısı fotoğraflar ! Okul hayatıyla, insan yaşamının önemli bir dönemini kapsayan, kişiliklerin belirleyicisi olan o eğitim kurumlarıyla ilişki kurulamayacak bakıldığında. Her çocuk herhangi bir çocuktur veya gençtir o eski fotoğrafta. Günün modası neyse onlar vardır üzerinde…ya da rengârenk, desen desen türbanlar, merdivenleri süpüren pardesüler, kravatsız mintan gömlekler ... Büyük özgürlük ! Hazır giyim firmaları çok memnun. Piyasa canlanacak , satışlar kimine göre % 10, kimine göre % 30 artacak. Yıllardır bunu bekliyorduk diyorlar ! Okul kıyafeti satan firmaların mağduriyeti için gerekli destek sağlanacakmış bu arada. “Çocuğuma kılık kıyafet yetiştireceğim” diye boğazından keserek çırpınacak velinin mağdurluğunu, çaresizliğini düşünen yok. Eh, zaten artık okul alanları sermayeye açıldı. İşletmeci okul sınırları içinde açık-kapalı yüzme havuzu, otopark, çarşı, sinema, hayvanat bahçesi, tiyatro, restoran vb. yapabilecek. Herkese açık elbette, yoksa nasıl para kazanacak ! Müşterilerini mi mutlu etmeyi düşünecekler o tesisin esas öznesi olan öğrenciyi mi ? Okul alanında ticaret olur mu? Sorun değil ! MEB’in vereceği kira bedelinin üstüne gelsin tatlı niyetine paracıklar ! Hazine garantisi zaten sağlanmış, 49 yıl garantiye alınmış. Sağlık alanındaki piyasalaşmaya yetişti Milli Eğitim Bakanlığı. Yaşasın kılık kıyafet özgürlüğü ! Toplam Görüntülenme : 42877 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|