GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Resista Brezilya

Resista Brezilya    

Başkent Dayanışması bileşenleri, Brezilya Konsolosluğu önünde Türkiye’ye biber gazı satışını protesto etti. Protesto dili ise Portekizce oldu.

Gezi Park’ı olaylarında polisin çok sayıda biber gazı kullanması tartışma konusu olurken, ilginç bir protesto da Başkent Dayanışması’ndan geldi. Başkent Dayanışması, Brezilya Büyükelçiliği önünde bir araya gelerek, Türkiye’ye biber gazı satışını durdurmasını istedi. Elçilik önüne içinde karanfiller olan biber gazı kapsülleri bırakan grup Brezilya’yı kendi dilinde protesto etti. Eyleme, Kuğulu İnisiyatifi ve Kızılay Direniş Platformu da destek verdi.

Altyazı Türkçe Sloganlar Portekizce  

 

Yine konsolosluk önünde okunan basın açıklaması da Portekizce oldu. Açıklama okunduğu sırada, diz çökmüş iki grup üyesinin açıklamanın “Türkçesini alt yazı” anımsatacak şekilde kağıt şeritler açması dikkat çekti. Eylemin altyazısı Türkçe olurken sloganlar ise Portekizce atıldı. Portekizce atılan sloganlar arasında “HORA DE VERDADE” ( Gerçeğin Zamanı !) , “NO VENDA GAS PİMENTA, RESİSTA, RESİSTA” (Biber gazı satma diren, diren!) yer aldı.  Açıklamayı Başkent Dayanışması adına TOMEB ( Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği) ve TOBAV temsilcisi Mehmet Nurkut İlhan okudu. Yapılan açıklamada; “Taksim Gezi parkı direnişlerinin ülkeye yayılmasıyla birlikte Türkiye günlerdir gaz altında, gaz bombasıyla yaralananların sayısı 7000’i buldu.  Biz biliyoruz ki; Dünyanın dört bir yanında süregelen toplumsal hareketler, sosyal ve ekonomik adaletsizliklere bir başkaldırıdır. Bu başkaldırı, kent ve doğa haklarının artan bir şekilde ihlaline, kaynaklara erişimdeki eşitsizliklere, emek sömürüsüne, ifade özgürlüğü ve bağımsız yargı süreçlerinin önündeki engellere karşı dünya halklarının yükselen ortak sesidir. Direnişin küreselleşme eğilimi gösterdiği günlerde dayanışmanın da evrenselliği kaçınılmazdır. Brezilya’da direnen direnişçilerin yanındayız. Brezilya’daki direnen yoldaşlarımıza sesleniyoruz, İnsan hayatına mal olan, insan sağlığını tehdit eden  biber gazının, Ülkeniz tarafından Türkiye’ye satılmasına engel olun. Toplumla mücadele silahlarının satışına hem Brezilya hem de Türkiye hakları karşı çıkmaktadır. Biz halkız, haklıyız. Türkiye'de hukuka aykırı bir şekilde kullanılan biber gazını temin edenlere sesleniyoruz: cinayete varan hukuksuzluğun suç ortağı olmayın” İfadelerine yer verildi.

Protesto eden grubu elçilik davet etti

 

Portekizce sloganlar atan grup üyeleri Elçilik yetkililerine sesini duyurmayı başardı. Brezilya Elçilik yetkilileri, Başkent Dayanışması temsilcileri ile görüşmek istedi. Başkent Dayanışması kurum temsilcilerinden Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan, EMO Ankara Şube Başkanı Ebru Akgün Yalçın, TOBAV temsilcisi Mehmet Nurkut İlhan elçilik yetkilileri ile görüştü. Grup üyeleri ise dağılamayarak elçilik önünde görüşmenin bitmesini bekledi. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından, açıklamayı ise Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan yaptı. Candan: “ Büyükelçilik müsteşarına biber gazının insan sağlığına zararlı olduğunu söyledik ve biber gazı kullanımı ve insan sağlığına zararları hakkında bir dosya ilettik. Türkiye hükümetinin bu direnişi bastırma yönünde biber gazı kullanımı hakkında bilgi verdik. Biber gazının kimyasal silah olduğunu ve Türkiye’ye biber gazı satmamalarını istedik. Elçilik yetkilileri, Brezilya hükümetine taleplerimizi ileteceklerini ve ülkelerinden gelen cevabı da aynı şekilde bize ileteceklerini söylediler. Protesto amacıyla buraya geldik bizimle görüşmeleri, ve yanıtları  bu bizim alışık olmadığımız bir iletişim tarzı Brezilya dizileri ile büyüyen Türk politikacılarının bu iletişimi örnek almalı” dedi.

EMO Ankara Şube Başkanı Ebru Akgün Yalçın ise “Türkiye’den çok fazla e-posta, mektup ve telefon ve protesto faksı aldıklarını söylediler, zaten konunun gündemlerinde olduğu belli” yorumunu yaptı. Grup temsilcileri elçilik yetkililerine de biber gazı kapsülü içinde karanfil hediye ettiklerini belirtti. 


Toplam Görüntülenme : 97740
Kategori Haberleri

Marmara Köşkü’nün yıkımına kimse kılıf bulmasın bu bir suçtur
Marmara Köşkünün yıkımı tartışmaları devam ediyor, Mimarlar Odası Ankara Şubesi yıkım ile ilgili kurum ve kişiler hakkında suç duyurusunda bulundu. Yeniden yapılacak tartışmalarına ilişkin ise  mimarlar "hiçbir şey yıkımı meşrulaştırmaz bu bir suçtur" diye tepki gösterdi.
22 Mayıs 2016
“Azmetiricileri tanıyoruz, hesap verecekler”
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekanlarından birisi olan Atatürk’ün tarihi Marmara Köşkü’nün yıkımına neden olanların peşini bırakmıyor. “Azmettiricileri biliyoruz, belleğimiz direnecek. Bu tarihsel mimari cinayete sebep olanlar hesap verecek” diyen Mimarlar Odası Ankara Şubesi, yıkımda sorumluluğu olan kamu kurumları ve yetkililer hakkında suç duyurusunda bulundu. Yıkım sürecinde görev alanların, yıkım sürecindeki uzmanların ve Marmara Köşkünün yıkım sürecinin kayıtlarının ve malzemelerinin peşine düştü.
20 Mayıs 2016
HARAMİLERİN HALKIMIZA 19 MAYIS ARMAĞANI
Bu topraklarda tek bir metre yeşil alan, tek bir özgür nefes, tek bir onurlu insan, dillerindeki ve kültürlerindeki farklılığı bir zenginlik olarak görerek kardeşçe yaşayan halk topluluğu bırakmamak için yağmayı talanı ve yalanı sürdürüyorlar.
20 Mayıs 2016
Atatürk’ün Tarihi Marmara Köşkü yıkıldı
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekânlarından, Atatürk’ün çiftlik evi olarak Ernest Egli tarafından tasarlanan Marmara Köşkü’nün yıkıldığını bildirerek, “Üzgünüz, öfkeliyiz. Bu öfke sadece bizim değil bütün toplumun olmalı. Değerlerimizi kaybetmeye başladıkça geleceğimizi kaybedeceğiz, çocuklarımızın geleceği tehdit altında” diyerek tepki gösterdi.
18 Mayıs 2016

<<< <
36 37 38 39 40 41 42 43 44 45
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!