GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Biber gazına tatbikat

Biber gazına tatbikat

Başkent Dayanışması bugün ilginç bir eyleme imza atarak biber gazını protesto etmek amacıyla gaz tatbikatı yaptı.  

 

Başkent Dayanışması Bileşenleri Yüksel Caddesi’nde biber gazı protestosu yaptı. Gaz tatbikatı var diye eylem çağrısı yapan bileşenler biber gazına maruz kaldıklarında kentlilerin ne yapması gerektiğini esprili bir dille anlattı. Bileşenler tatbikat sırasında, solüsyon , limon, gaz maskesi ve kaskları kullandı.  Anons ve sirenlerin kullanıldığı eylemde yapılan anons eşliğinde hareketlerle bileşen üyeleri biber gazından korunmayı anlattı. Yapılan anonsta  “ Ankara’da sokağa çıkarken mutlaka sırt çantanızı hazırlayın, çantanızda, gazdan korunmak için Talcid solüsyon, kesilmiş limon, gaz maskesi ve yaralanmamak için kaskınızı bulundurun. Polisin maske takmasından, kasklarının numarasını kapatmasından saldırıya geçeceğini anlayabilirsiniz. Temiz hava sahasından çıkıp tehlikeli gaz sahasına girdiğinizde, çantanızdan kasklarınız çıkarın önce kendi kaskınızı sonra çocuğunuzu kaskını takın maskeleriniz takın. Panik yapmayın, yaralananları, ilk yardım merkezlerine taşıyın, kaçmayın eldiven yardımıyla gazı alın ve su dolu kovaya daldırarak söndürünüz” şeklinde ifadeler kullanıldı. Bileşenlerin eylem sırasında sis bombalarıda kullandı.

“Gaz tabancasının heykelini yaptılar”

Başkent  Dayanışması Bileşenlerinden olan Yaygara Güncel sanat inisiyatifinden   Heykeltıraş Erdal Duman, demirden polisin kullandığı biber gazı tabancasının  1/1 boyutunu tatbikatta kullanılmak üzere heykelini yaptı. Duman’ın yaptığı tabancayı polis kılığında Başkent Dayanışması bileşenlerinden Kavaklıderem derneği temsilcisi İsa Çapanoğlu kullandı. Çapanoğlu cebindeki gaz fişeklerini yerlere atarken sis bombaları aynı anda etrafı dumana boğdu. Başkent Dayanışması’nın gaz tatbikatı çevredekiler tarafından  iligyle izlendi. Tatbikattan sonra yapılan basın açıklamasını Başkent Dayanışması adına Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi’nden Cem Şahin okudu. Açıklamada, “Yaşamımız hükümetin uyguladığı gaz politikaları ile tehdit altındadır. Yürüdüğümüz sokaklarda, hastanede, pastanede, çocuk parklarında, meydanlarda, adliye koridorlarında, apartman boşluklarında, metroda gaza maruz kalmanız içten bile değil. Halkına zehirli gaz sıkan bir hükümetle karşı karşıyız. Kullanılan gazların tamamı kimyasal silahlar sınıfındadır. Meslek odaları tarafından kullanılan bu gazların Güvenlik Bilgi Formu (GBF) bilgilerini yetkili makamlardan istenmiş olduğu halde hala tatmin edici bir açıklama yapılmamıştır” denildi.  Barışçıl gösterilerde bile sürekli göstericilere gaz atıldığına dikkat çekilen açıklamada: “Güvenlik kuvvetleri tarafından kullanılan bu gazlar, 1993 yılında imzalanan Kimyasal silahlar konvansiyonuna göre göz yaşartıcı gazlar sınıflandırmasına girmekte ve "kimyasal silah" olarak nitelendirilmektedir. Sözleşme uyarınca toplumsal olaylarda, kitlenin kontrolü amacıyla kullanılan biber gazı dahil olmak üzere kimyasal gazları silah olarak kullanmak kesinlikle yasaktır. Yaşamın her alanında attığınız, içerisinde kimyasal olan gazın etkileri doğada parçalanarak sürmektedir. Havaya suya ve toprağa yayılmaktadır. Sizin çocuklarınız, aileleriniz de attığınız gazlı havayı solumakta unutmayınız. Şimdi maskelerinizi çıkartınız, ve gerçek yüzünüzü aynada görünüz. Çocuklarınız ve halkınızı öldürmeye zehirlemeye devam edecek misiniz? Başkent Dayanışması olarak kentlerde sağlıkla ve insan yaşam hakkını savunmaya devam edeceğiz.” İfadelerine yer verildi.  BAşkent DAyanışması 5 aralıkta maskeli yaşam günü ilan ederek herkesi yerli yersiz atılan gaza karşı maske giymeye davet etti. Aynı gün Dünya SAğlık ögütü Türkiye temsilciliği önünde eylem gerçekleştİrecek olan BAşkent dayanışması, dünya sağlık örgütüne şikayet edecek...


Toplam Görüntülenme : 76581
Kategori Haberleri

Marmara Köşkü’nün yıkımına kimse kılıf bulmasın bu bir suçtur
Marmara Köşkünün yıkımı tartışmaları devam ediyor, Mimarlar Odası Ankara Şubesi yıkım ile ilgili kurum ve kişiler hakkında suç duyurusunda bulundu. Yeniden yapılacak tartışmalarına ilişkin ise  mimarlar "hiçbir şey yıkımı meşrulaştırmaz bu bir suçtur" diye tepki gösterdi.
22 Mayıs 2016
“Azmetiricileri tanıyoruz, hesap verecekler”
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekanlarından birisi olan Atatürk’ün tarihi Marmara Köşkü’nün yıkımına neden olanların peşini bırakmıyor. “Azmettiricileri biliyoruz, belleğimiz direnecek. Bu tarihsel mimari cinayete sebep olanlar hesap verecek” diyen Mimarlar Odası Ankara Şubesi, yıkımda sorumluluğu olan kamu kurumları ve yetkililer hakkında suç duyurusunda bulundu. Yıkım sürecinde görev alanların, yıkım sürecindeki uzmanların ve Marmara Köşkünün yıkım sürecinin kayıtlarının ve malzemelerinin peşine düştü.
20 Mayıs 2016
HARAMİLERİN HALKIMIZA 19 MAYIS ARMAĞANI
Bu topraklarda tek bir metre yeşil alan, tek bir özgür nefes, tek bir onurlu insan, dillerindeki ve kültürlerindeki farklılığı bir zenginlik olarak görerek kardeşçe yaşayan halk topluluğu bırakmamak için yağmayı talanı ve yalanı sürdürüyorlar.
20 Mayıs 2016
Atatürk’ün Tarihi Marmara Köşkü yıkıldı
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekânlarından, Atatürk’ün çiftlik evi olarak Ernest Egli tarafından tasarlanan Marmara Köşkü’nün yıkıldığını bildirerek, “Üzgünüz, öfkeliyiz. Bu öfke sadece bizim değil bütün toplumun olmalı. Değerlerimizi kaybetmeye başladıkça geleceğimizi kaybedeceğiz, çocuklarımızın geleceği tehdit altında” diyerek tepki gösterdi.
18 Mayıs 2016

<<< <
36 37 38 39 40 41 42 43 44 45
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!