GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Mimarlar, saraçoğlu açıklaması bekliyor

Mimarlar, saraçoğlu açıklaması bekliyor  

Mimarlar Odası Ankara Şubesi bugün yaptığı rutin basın toplantısında Saraçoğlu Mahallesi’nin tekrar riskli alan ilan edilmesine değindi.  İkinci kez riskli alan ilan edilen Saraçoğlu Mahallesi’nde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Ankara Ticaret Odası ile ortak toplantılar yaparak, yapıların yıkılmaması ve  kamusal alana dönüştürmek için kolları sıvayan mimarlar riskli alan kararına tepkiliydi. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan: “Saraçoğlu Mahallesi’nde süreç olumlu bir yöne gidiyor şeklinde düşünüyorduk. Bakanla görüşmemizden sonra protokol sürecinin hızlanacağını düşünürken maalesef geriye gitti. Alandaki binaların yıkılmamasını mevcut yapıların korunmasını talep ediyorduk. Geceyarısı alanın yeniden riskli alan ilan edildiğini öğrendik. Kamuoyuna da yansıdı biliyoruz ki orada karda kışta zarar gören doğalgaz sıkıntısı yaşayan vatandaşlarımız var. Bu alanın nasıl kullanılacağına yönelik ortak akıl önerilerimiz ve çabalarımız vardı. Bu nedenle hiç haber dahi verilmeden Saraçoğlu’nun riskli alan ilan edilmesi çok samimi bulmuyoruz. Çok üzgünüz bir açıklama yapmalarını bekliyoruz.” dedi

 

Mimarlar Odası Ankara Şube Genel sekreteri Tezcan Karakuş Candan: “ Ortada ciddi bir işbirliği varmış süreci yaşıyoruz. Çevre şehircilik Bakanlığı ile görüşme yaptığımızda, Erdoğan Bayraktar tarafından bürokratlarına, protokolun hemen imzalanması gerektiği, protokolde sıkıntı olmadığını ifade etti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan riskli alan kararı 7.11.2013 tarihinde gönderilmiş. Bizler bu tarihten sonra oturup konuşmuşuz yine riskli alan ilanına dair hiçbir şey söylenmemiş durumda. Taraflar açısından güven sarsıcı bir olay, alana dair yaklaşımlarımızı, düşüncelerimizi taraflarla paylaştık. Onlarında kurum olarak şeffaf davranması gerekir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığını açıklama yapmaya ve samimiyete davet ediyoruz. Kamuoyunun önünde Saraçoğlu Mahallesi rant alanına dönüşmesin Cumhuriyetin ilk toplu konutu korunsun, toplumsal bir süreçle kent kazansın istiyoruz. Orası riskli alan ilan edildiğinde inisiyatif kişilere geçiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı’nın iyi niyetine bürokratların iyi niyetine bırakılan bir alan oluyor. Bilimsel kriterlere göre yapılacak işlemlerin ve planlama süreçlerinin denetimden geçilerek yapılmasını da önemsiyoruz. Koruma kurullarından izin alınması gerekiyorsa o izin alınmalı. Saraçoğlu Mahallesi tescilli bir alan kültürel bir miras ağaçlar dahi tescilli. Riskli alan ilan edilmesi doğru değil.  ” ifadelerini kullandı.  

“şeffafız, denetleyebilirler”

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na idari ve mali denetimi son düzenleme ile bırakılan Oda’lardan birisi de Mimarlar Odasıydı. Süreci değerlendiren Ali Hakkan şunları söyledi: “ yasal düzlemde 1980 den sonra 83 yasasında idari ve mali denetimin bayındırlık Bakanlığı’nda olduğunu söyleyen bir kanundu. Aradan yıllar geçti bu kanunu uygulamaya koydular. Orman mühendisleri odası idari ve mali denetiminde inceleme altına alındı. Biz Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak tüm harcamalarımızda şeffaf bir kurumuz. Mali denetimde denetleyebilirler ama idari denetimden ne anladıklarını bilmiyoruz. Kente dair sorumluluklarımız var, davalar açıyoruz. davalarımıza devam edebilecek miyiz? Bu anlamda endişeliyiz. Yıllardır yönetim kurulunda görev alan arkadaşlar olarak mali denetim konusunda içimiz son derece rahat; her yıl şeffafca harcamalarımızı üyelerimizle de paylaşıyoruz.”

Bizi bunlar mı denetleyecek?

Candan konuyu değerlendirirken 17 Aralık’ta yolsuzluk iddialarıyla yapılan büyük operasyonu örnek verdi. Candan: “  Bizi denetleyebilecek altyapıları var mı bilmiyoruz. İmar rantına karışmış bürokratları olan Planlama süreçlerinde  emsal artırımı gibi, kentsel dönüşüm süreçlerinde kredilendiren yapılar içerisinde isimleri geçen kuruluşlar bizi denetleyebilir mi ? Oda’nın örtülü ödeneği yoktur. bütçelerimiz açık ve şeffaf şekilde ilan edere yayınlarız. Çevre ve Şehircilik Bankalığı üzerinde yoğun bir tartışma ve spekülasyon sürerken mali ve idari denetimle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın denetimini kabul etmemiz mümkün değil. Bizi denetleyecek olan bir kurum bizden daha şeffaf daha titiz olmalı. Bizim çocuklarımız sadece adalet ve hak arayışında gözaltına alınır başkasının malına el uzatmaz. Daha önce de söylemiştik, hukuk birilerinin ihtiyacına göre şekillenmez, hukuk herkese lazım. Dünkü gözaltılardan sonra Bizi bunlar mı denetleyecek diye sormadan edemiyoruz.” dedi.    

 

 


Toplam Görüntülenme : 78085
Kategori Haberleri

Marmara Köşkü’nün yıkımına kimse kılıf bulmasın bu bir suçtur
Marmara Köşkünün yıkımı tartışmaları devam ediyor, Mimarlar Odası Ankara Şubesi yıkım ile ilgili kurum ve kişiler hakkında suç duyurusunda bulundu. Yeniden yapılacak tartışmalarına ilişkin ise  mimarlar "hiçbir şey yıkımı meşrulaştırmaz bu bir suçtur" diye tepki gösterdi.
22 Mayıs 2016
“Azmetiricileri tanıyoruz, hesap verecekler”
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekanlarından birisi olan Atatürk’ün tarihi Marmara Köşkü’nün yıkımına neden olanların peşini bırakmıyor. “Azmettiricileri biliyoruz, belleğimiz direnecek. Bu tarihsel mimari cinayete sebep olanlar hesap verecek” diyen Mimarlar Odası Ankara Şubesi, yıkımda sorumluluğu olan kamu kurumları ve yetkililer hakkında suç duyurusunda bulundu. Yıkım sürecinde görev alanların, yıkım sürecindeki uzmanların ve Marmara Köşkünün yıkım sürecinin kayıtlarının ve malzemelerinin peşine düştü.
20 Mayıs 2016
HARAMİLERİN HALKIMIZA 19 MAYIS ARMAĞANI
Bu topraklarda tek bir metre yeşil alan, tek bir özgür nefes, tek bir onurlu insan, dillerindeki ve kültürlerindeki farklılığı bir zenginlik olarak görerek kardeşçe yaşayan halk topluluğu bırakmamak için yağmayı talanı ve yalanı sürdürüyorlar.
20 Mayıs 2016
Atatürk’ün Tarihi Marmara Köşkü yıkıldı
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekânlarından, Atatürk’ün çiftlik evi olarak Ernest Egli tarafından tasarlanan Marmara Köşkü’nün yıkıldığını bildirerek, “Üzgünüz, öfkeliyiz. Bu öfke sadece bizim değil bütün toplumun olmalı. Değerlerimizi kaybetmeye başladıkça geleceğimizi kaybedeceğiz, çocuklarımızın geleceği tehdit altında” diyerek tepki gösterdi.
18 Mayıs 2016

<<< <
36 37 38 39 40 41 42 43 44 45
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!