Sobe Gazetesi 2024 - Yüksek Mahkemeden oy birliği ile "Mimarlar Odası’nın dava açma ehliyeti var"
GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Yüksek Mahkemeden oy birliği ile "Mimarlar Odası’nın dava açma ehliyeti var"

Yüksek Mahkemeden oy birliÄŸi ile "Mimarlar Odası'nın dava  açma ehliyeti var"

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Sivas'ta Esentepe ve Yunusemre mahallelerinin riskli alan ilanına ilişkin açtığı davada Danıştay 14.Daire ehliyet yönünden reddine karar vermişti. Kararın temyizi üzerine İdari Dava Daireleri Kurulu oy birliği ile "Mimarların dava açma ehliyeti var" diyerek ehliyet konusunda son noktayı koydu. Konuyla ilgili açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan "Dava açma ehliyetimizi Anayasadan aldık, ehliyet yok diye davaların reddedilmesine karşı yüksek mahkeme oy birliği ile cevabını verdi."

"Yüksek Mahkeme hukuk dersi vermiştir"

Afet yasası ve riskli alan ilanlarına yönelik kararın emsal teÅŸkil edeceÄŸini söyleyen Candan şöyle devam etti: "Dava Daireleri Kurulu, meslek odalarının Anayasa'dan gelen haklarını hatırlatarak,dava açma ehliyetinin, özellikle çevre, tarih ve kültürel deÄŸerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını ilgilendiren konularda dava açma ehliyetinin geniÅŸ yorumlanması çevreyi geliÅŸtirmeyi, çevre saÄŸlığını korumayı ve çevre kirliliÄŸini önlemeyi Devlete bir ödev olarak veren, ayrıca herkesin saÄŸlıklı ve dengeli bir çevrede yaÅŸama hakkına sahip olduÄŸunu belirten Anayasa'nın 56. maddesinin zorunlu bir sonucudur diyerek hukuk dersi vermiÅŸtir. Defalarca kez bir çok davamızda ehliyet sorgulaması yapılarak dava süreçleri uzatılmak isteniyor , ancak her defasında yüksek kurul ehliyet sorunu var diyenlere, hukuk ve anayasa dersi veriyor. Bu kezde riskli alan kararında yaÅŸanan bu süreç, afet yasası uygulamalarında  karşımıza çıkmıştı. Ankara'da Ulus'ta 1.derece arkeolojik sit alanınında içerisinde bulunduÄŸu 4 alanda ilan edilen acele kamulaÅŸtırma davasında da benzer bir sorun yaÅŸanmıştı.Bu kararı Ulus acele kamulaÅŸtırmasındaki ehliyet sorgulaması davasına sunacağız.Gerisini hukuku ihlal edenler düşünsün."  

"Sağlıklı ve Düzenli kentleşme için dava açıyoruz"

Candan şöyle devam etti: "Bilimsel planlama ilkelerine göre, insanlar daha saÄŸlıklı çevrelerde yaÅŸasınlar, kentleÅŸme süreci rant odaklı deÄŸil  bilimin ışığında geliÅŸsin diye dava açıyoruz. Ankara'nın nazım imar planı 10 bin kez deÄŸiÅŸikliÄŸe uÄŸramıştır. Planlar rant odaklı deÄŸiÅŸtirildiÄŸi için bugün ulaşım altüst olmuÅŸ durumda, EskiÅŸehir yolu bu plansız büyümenin bir sonucu olarak tıkanıyor ve artık altyapısı kaldırmıyor. Ä°nsanlar evlerine ulaÅŸamıyor. Bütün bu sorunlar,akıl dışı bilim dışı uygulamaların sonucu.Yüksek mahkeme  kamu yararını önceleyerek saÄŸlıklı ve düzenli kentleÅŸme, plan ve imar uygulamalarının ÅŸehircilik esaslarına uygun yapılmasının saÄŸlanması için faaliyet gösteren TMMOB Mimarlar Odası'nın dava  açma ehliyetinin altını kalın çizgilerle çizmiÅŸtir."

 

Dava Daireleri Kurul kararından:

Anayasa'nın 125. maddesinde belirtildiği üzere, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır. Hukuk devletinde, idarenin hukuka uygunluğunun sağlanmasında en etkin araçlardan biri iptal davalarıdır. İptal davalarındaki subjektif ehliyet koşulu doğrudan doğruya hukuk devletinin yapılandırılması ve sürdürülmesine ilişkin bir sorun olup, bu koşulun idari işlemlerin iptal davası yoluyla denetlenmesini etkilemeyecek şekilde anlaşılması gerekmektedir.

Özellikle çevre, tarih ve kültürel değerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını ilgilendiren konularda dava açma ehliyetinin geniş yorumlanması çevreyi geliştirmeyi, çevre sağlığını korumayı ve çevre kirliliğini önlemeyi Devlete bir ödev olarak veren, ayrıca herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğunu belirten Anayasa'nın 56. maddesinin zorunlu bir sonucudur.

Anayasa'nın kamu kurumu niteliÄŸindeki meslek kuruluÅŸlarını düzenleyen 135. maddesinde; "...Kamu Kurumu niteliÄŸindeki meslek kuruluÅŸları ve üst kuruluÅŸları; belli bir mesleÄŸe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaÅŸtırmak, mesleÄŸin genel menfaatlere uygun olarak geliÅŸmesini saÄŸlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan iliÅŸkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla konulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kiÅŸileridir..." hükmü yer almakta olup, 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları BirliÄŸi Kanununun 2. maddesinde ise; BirliÄŸin kuruluÅŸ amacının gösterildiÄŸi, anılan hükme göre, BirliÄŸin kuruluÅŸ amaçları arasında; "Mühendislik ve mimarlık mesleÄŸi mensuplarının, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaÅŸtırmak, mesleÄŸin genel menfaatlere uygun olarak geliÅŸmesini saÄŸlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan iliÅŸkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlâkını korumak için gerekli gördüğü bütün teÅŸebbüs ve faaliyetlerde bulunmak" ve "Meslek ve menfaatleriyle ilgili iÅŸlerde resmî makamlarla iÅŸbirliÄŸi yaparak gerekli yardımlarda ve tekliflerde bulunmak, meslekle ilgili bütün mevzuatı normları, fenni ÅŸartnameleri incelemek ve bunlar hakkındaki görüş ve düşünceleri ilgililere bildirmek" görevleri yer almaktadır.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları BirliÄŸi Mimarlar Odası Ana YönetmeliÄŸinin 6. maddesinde  " Odanın baÅŸlıca amaçları; a) Mesleki alanda ülke ve kamu çıkarları ile uluslararası geliÅŸmeler çerçevesinde çalışmalar yapmak, mesleÄŸin ve üyelerin deÄŸiÅŸen toplumsal ve ekonomik yapı içindeki deÄŸiÅŸen konumlarını izlemek, tespit etmek, deÄŸerlendirmek, mesleÄŸin ve üyelerin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenlemek, ulusal ve uluslararası ölçekte mesleÄŸin geliÅŸmesini izlemek ve saÄŸlamak,  b) Meslek onurunu ve üye haklarını korumak, c) Ãœlke içinde ve dışında tüm resmi ve özel kuruluÅŸlarla iÅŸbirliÄŸi yaparak, mesleÄŸin uygulama ve kuram alanında geliÅŸmesini saÄŸlamak üzere her türlü etkinliklerde bulunmak; bilimsel ve teknik evrakı inceleyerek gereken mesleki denetimleri yapmak, d) Mimarlık uygulamasıyla ilgili standart ve normları, yönetmelik ve teknik ÅŸartnameleri araÅŸtırmak ve incelemek, gerekli düzenlemeleri yapmak, e) EÄŸitim kurumlarıyla iÅŸbirliÄŸi yaparak mesleki eÄŸitimin geliÅŸmesine katkıda bulunmak, f) Ãœyeler arasındaki dayanışmayı saÄŸlamak ve haksız rekabeti önlemek, g) Mimarlık kültürünün korunmasını ve geliÅŸtirilmesini saÄŸlamak, bu doÄŸrultudaki baÅŸarılı çalışmaları özendirmektir." kuralı yer almıştır.

6306 sayılı Kanunun amacı ve genel gerekçesinin deÄŸerlendirilmesinden, söz konusu Kanun ile afet riski altına bulunan yerleÅŸim merkezlerinin bulundukları yerlerde iskanın yeniden düzenlenmesi ya da gerekirse, bunların baÅŸka yerlere nakledilmesi öngörülmektedir. Bu çerçevede, bir alanın riskli alan olarak ilan edilmesi üzerine, ilgili idare tarafından, tahliye, yıkım, imar planı yapılması, alandaki taşınmazların kamulaÅŸtırılması, yeni yapıların inÅŸası, ayni hak tesisi  vb. gibi uygulamalar  yapılmak suretiyle saÄŸlıklı ve güvenli bir yaÅŸama çevresinin oluÅŸturulmasının saÄŸlanması amaçlanmaktadır. Bu itibarla, riskli alan ilanı ile baÅŸlayan süreç, bir dönüşüm olgusunu içermekte olup, riskli alan ilanının, söz konusu dönüşüm süreci ile bir bütün olarak deÄŸerlendirilmesi gerekmektedir.

Danıştay Ondördüncü Dairesince, mülkiyet bağı ve sınırlı ayni hakları bulunanların dava konusu iÅŸleme karşı dava açabileceÄŸi,  iÅŸlemin davacı odanın menfaatini etkilemediÄŸi, bu nedenlerle  davacının subjektif dava açma ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiÅŸ ise de, yukarıda anılan 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları BirliÄŸi Kanunu uyarınca kamu kurumu niteliÄŸinde bir meslek kuruluÅŸu olan davacı odanın kamu yararını koruma görev ve yükümlülüğü, bir kamu kurumu olmasının doÄŸal sonucudur.

Öte yandan, dava konusu alan için öngörülen dönüşüm sürecinin bir parçası olan riskli alan ilanına iliÅŸkin iÅŸlemin kamu yararını doÄŸrudan ilgilendiren bir husus olduÄŸu açıktır.Gerek, çevre, tarih ve kültürel deÄŸerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını ilgilendiren konularda dava açma ehliyetinin geniÅŸ yorumlanması sonucunu doÄŸuran Anayasa'nın 56. maddesi, gerek 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları BirliÄŸi Kanunu ile davacı odanın kuruluÅŸ amaçlarını düzenleyen Yönetmelik hükümleri, gerekse de 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun amacı ve uyuÅŸmazlık konusu riskli alan ilanına iliÅŸkin iÅŸlemin niteliÄŸi dikkate alındığında,   saÄŸlıklı ve düzenli kentleÅŸme, plan ve imar uygulamalarının ÅŸehircilik esaslarına uygun yapılmasının saÄŸlanması için faaliyet gösteren TMMOB Mimarlar Odası'nın   riskli alan ilanına yönelik Bakanlar Kurulu kararının "kamu yararına" uygunluÄŸu yönünden yargı denetimine tabi tutulması amacıyla açtığı bu davada,  dava açma ehliyetinin bulunduÄŸu sonucuna varılmıştır."


Toplam Görüntülenme : 61053
Kategori Haberleri

AOÇ’de kiralama yoluyla yine talan yine yapılaşma
Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, Atatürk Orman ÇiftliÄŸi sınırları içerisindeki yaklaşık 74  bin metrekare büyüklüğündeki birinci derece doÄŸal ve tarihi SÄ°T alanının otopark, rekreasyon ve tarım alanı olarak kiraya verilmesine tepki gösterdi.
11 Åžubat 2021
Meslek odalarının açtığı dava sonucu Gökçek rant düzeni olan Çevre Düzeni Planı iptal edildi
Candan:  Bu kararla birlikte Kaçak Saray katmerli Kaçak Saray olmuÅŸtur 
30 Aralık 2020
Beşevler’de yürütmesi durdurulan alanda kazılar yapılıyor
Mimarlar belediyeye başvurarak ruhsat işlemini sordu, hukuka aykırı kazıların durdurulmasını istedi
22 Aralık 2020
Halka yasaklanan Saraçoğlu Mahallesi’nde dizi çekimleri sırasında yangın çıktı
Mimarlar: ‘’Bu, gelecekte kundaklama olabileceÄŸine dair senaryonun alt yapısıdır. Emlak GYO ve sorumlu bakanlıklar hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz.’’
21 Aralık 2020

<<< <
6 7 8 9 10 11 12 13 14 15
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiÅŸ.
Yorum için giriş yapınız!