Saraçoğlu Mahallesi öğrencilerle çiçek açtı

Saraçoğlu Mahallesi öğrenme mekanı oldu

Zorla tahliyelerle insansızlaştırılarak ıssız hale getirilen Saraçoğlu Mahallesi öğrencilerle çiçek açtı. Cumhuriyet döneminin ilk toplu konut projesi olan Saraçoğlu Mahallesi, mimarlık öğrencilerinin mimarlık tarihini ve kenti öğrenme mekanı oldu. Atılım Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencileri, “kent ve mimarlık “ dersini birinci derece kentsel SİT alanı olan Saraçoğlu Mahallesi’nde ders yaptı

Türkiye’nin ilk toplu konut projesi olan, "afet riski altındaki bölge" denilerek zorla tahliye edilen, insansızlaştırılarak ıssız hale getirilen Saraçoğlu Mahallesi, mimarlık öğrencilerinin öğrenme mekanı oldu.

Atılım Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencileri Kent ve Mimarlık dersi kapsamında Paul Bonatz tarafından tasarlanan, Cumhuriyet dönemi mimarisini Saraçoğlu Mahallesi’nde deneyimledi. Öğrenciler, kent merkezindeki saklı cennet olarak nitelendirilen mahallede ders yaptı.

Atılım Üniversitesi Mimarlık Bölümü Öğretim Görevlisi Tezcan Karakuş Candan, öğrencilere mahallenin mimarisi ve kente kattığı değer hakkı bilgi verdi. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanlığınıda yürüten Candan  bir yandan Cumhuriyet değerlerinin ve mekanlarının korunması için Mimarlar Odasında mücadele ediyor, bir yandan da mimarlık bölümünde kentin katmanlarını ve mekanlarını öğrencileri ile paylaşıyor.

Cumhuriyetin ilk toplu konut alanı

Mimarlık bir kültür olarak yaşamı şekillendirir, yaşamı zenginleştirir.Deneyimleme yoluyla mimarlık eğitiminin yaşamla buluşması ve kesişmesi kaçınılmazdır dönemin tüm süreçlerini , yapılar üzerinden okuyoruz diyen Candan, şunları söyledi:

“Cumhuriyetin planlama mimarlık ve insanına verdiği değerin, çalışma yaşamı ile barınma alanının ilişkilendirirliği  Saraçoğlu Mahallesi  devlet mahallesi olarak, bürokratların konut ihtiyacını karşılamak için  Cumhuriyetin 11. yılında 29 Ekim de temelleri atıldı ve  Saraçoğlu mahallesi 1945 yılında tamamlandı. Ulus’tan Çankaya kadar  uzanan Cumhuriyetin temsil yapılarının bulunduğu Atatürk Bulvarında Kızılaydan başlayan ve TBMM’ne kadar uzanan  Hükümet Kartiyesi olarak adlandırılan Güvenparkın hemen arkasından bulunan Saraçoğlu Mahallesi , çevredeki bakanlıklara yakın, insan ölçeğinde, ağaçları binaları ve alanın tamamı tescilli kültür varlığı olarak dönemini temsil ediyor. Konut, eczane, okul  kütüphane sosyal alanlar,idari yapıları ile birlikte kent içerisinde bakanlıklara yakın bir mahalle ortamı.

Bir noktada duruyoruz ,biz susuyoruz mekan her şeyi anlatıyor.  

Candan şöyle devam etti : “Kent ve Mimarlık dersi kapsamında kentin katmanlarını ve dönemlerin mimarlığını yerinde deneyimleyerek öğrenmeyi önemsiyoruz. Görmek dokunmak , hissetmek,yaşamak  öğrenme sürecinde unutulmayacak bir deneyim.Bu nedenle derslerimizi kentin değişik mekanlarını üniversitenin bir öğrenme alanı haline getirerek gerçekleştiriyoruz. Saraçoğlu Mahallesinde Cumhuriyet dönemi mimarlığını  yapılardaki Türk evi etkisini,  insan mekan ve doğa ilişkisinin şekillenmesini, kent merkezinde bir konut dokusunun nasıl oluşturulduğunu ve kentle kurduğu ilişkiyi peyzajını ve panoramasını, bugün yaşadığı dramı öğrenciler  sahada yaşıyorlar. Saraçoğlu Mahallesindeki klimatizasyonun etkisini rüzgarı hissederek deneyimliyorlar. Koruma politikalarının nasıl yanlış şekillendiğini Saraçoğlu Mahallesinin insansızlığından ve kapılarına vurulmuş kilitlerden, tahrip edilen ve korunaksız mekanlarından öğreniyorlar. Bir noktada duruyoruz ,biz susuyoruz Mekan her şeyi anlatıyor.Tamda bu noktada mekan, kent bir üniversiteye dönüşüyor.Bir toplumsal ve yaşam boyu öğrenme alanı olarak üniversitenin kentle bütünleşmesi ve deneyimleme yoluyla mimarlığın ve kentin paylaşılması, uyaranlarının çok olduğu bir yöntemle mimarlık eğitimine farklı bir bakış getiriyoruz”

Öğrenciler ise  sınıflarından çıkarak kentin  sınıfsız bir eğitim süreci içerisinde mimarlık ve kent yolculuğuna çıkmaktan çok memnunlar, keşke bütün derslerimiz böyle olsa diyorlar.