GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
TMMOB Mimarlar Odası 43. Dönem 1. Merkez Danışma Kurulu Sonuç Bildirisi
TMMOB Mimarlar Odası 43. Dönem 1. Merkez Danışma Kurulu Sonuç Bildirisi 23-24 Kasım 2012 tarihlerinde Mersin’de toplanan TMMOB Mimarlar Odası 43. Dönem 1. Danışma Kurulu’nda toplumsal, örgütsel ve mesleki gündem konuları değerlendirilmiş; siyasal iktidarca basına servis edilen, örgütsel yapımızı ortadan kaldırmaya yönelik olarak hazırlanan, içerisinde TMMOB Kanunu da bulunan 11 adet kanunda değişiklik yapılmasını içeren “Torba Yasa” niteliğindeki “Yapı Denetimi Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Taslağı” girişiminin durdurulması için TMMOB bütünlüğünde başlatılan çalışmalar bağlamında ülkemiz kamuoyu, meslektaşlarımız ve demokratik örgütlerle birlikte bir mücadele kampanyasının etkin bir şekilde sürdürülmesi kararlaştırılmıştır. Bu çerçevede Danışma Kurulumuzda yapılan tespit ve değerlendirmeler ışığında hazırlanan belli başlı görüş ve önerileri bilgilerinize sunuyoruz: Ülkemizde hukuksuzluğun ve demokrasi karşıtlığının “ilke” haline geldiği ve rejimin giderek daha da otoriterleştiği bir dönemden geçmekteyiz. 12 Haziran Seçimleri sürecinde çıkarılan KHK’lerle bütün meslek örgütlerini ve sivil-demokratik örgütleri de kapsayacak şekilde “tasfiye ve sindirme” operasyonları hız kazanırken; aynı zamanda yurt sathında yağmanın engelsiz sürdürülmesi için radikal adımlar atılmış ve atılmaya devam edilmektedir. Türkiye’deki imar faaliyetlerine ilişkin tüm yapı üretim sürecinin, demokratik katılım mekanizmaları dışlanarak, yerel yönetimleri de işlevsizleştirecek şekilde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlanması ve adeta Bakanlığın “Türkiye Belediye Başkanlığı”na dönüştürülmesi; ülkemizdeki “otoriter yaklaşımın” yeni adımları olmuştur. Ülkemiz kaynaklarını, “sıcak para” girişinin sürekliliğini sağlamaya yönelik olarak mali sermayenin ve iktidar çevresine kümelenmiş bir avuç sermaye grubunun emrine sunan AKP iktidarı; bu amaçla TBMM’deki oy çokluğuna bağlı olarak “mimarlık ve şehircilik ilkeleri” ile bağdaşmayan pek çok “yasa” çıkararak yürürlüğe sokmaktadır. 2B arazileri ve HES’lerle başlatılan bu yağma süreci, kamuoyunun yoğun tepkilerine rağmen afet gerekçesiyle 6306 Sayılı “Kentsel Dönüşüm Yasası” ve daha sonra çıkarılan “Büyükşehir Yasası” ile sürdürülmüştür. Son olarak gündeme getirilen “Torba Yasa Taslağı” ile şimdi sıranın kıyılar, kırsal alanlar, meralar ve dönüşüm sürecinin engelsiz atlatılmasına yönelik diğer düzenlemelere geldiği anlaşılmaktadır. “Taslak” ile yapılan değişikliklerde bu alanlar, kısmî imar aflarını da içerecek şekilde yapılaşmaya açılmakta ve halkın ortak varlığına el konulmaktadır. Taslağın asıl gerekçesi olan “Yapı Denetimi” bağlamında yapılan düzenleme ile kentsel dönüşüm uygulamalarına yönelik olarak, “teknik danışmanlık” adı altında teknik taşeronların oluşturulması hedeflenmektedir. Meslek hukukumuz açısından kabul edilemez nitelikte çeşitli yetkilerle donatılan bu kuruluşların işlevlerini engelsiz bir biçimde yapmasının sağlanması için de imar yasası ve diğer mevzuat değişiklikleri “Taslak” kapsamı içine alınmıştır. Doğrudan mesleğimizi ve örgütselliğimizi ilgilendiren Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) ve TMMOB Kanunu bu “Torba Yasa” kapsamında değiştirilmek istenmektedir. FSEK ile ilgili değişiklikleri içeren taslağın 51 ve 52. maddelerinde;
Cumhuriyet dönemi modern mimari mirasımızın ve mimarlık kültürümüzün yok edilmesine kaynaklık edecek bu girişime ve aslî haklarımız olan telif ve müelliflik haklarımızı yok sayan bu yaklaşımın mutlaka durdurulması gerekiyor. TMMOB’nin KHK’lerle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı işlevsiz bir “müdürlük” haline getirilme süreci, bu değişiklikle meslek örgütlerinin aslî niteliklerine yönelik bir biçim kazanmıştır. TMMOB ve bağlı Odalar, yapısal olarak bir yandan parçalanmakta ve dağıtılmakta, diğer yandan “piyasalaştırılmaya” çalışılmaktadır. TMMOB ve Odaların görüşü alınmadan, başka bir kanun adı altında Anayasa’ya açık aykırılıklar içeren bir düzenlemenin yapılması hukuksuzluğun boyutları bakımından ibret vericidir. Bu düzenleme hem “torba” niteliği, hem de yangından mal kaçırırcasına hızla yapılan hazırlık süreci açısında suçu “ikrar” etmektedir. Çünkü TMMOB ve Meslek Odaları ülkemizdeki toplumsal-kentsel demokratik muhalefetin başat unsuru olarak halen baskılara direnmekte, toplum sözcülüğü görevini sürdürmektedir. Siyasal iktidar “otoriter ve yağmacı” yaklaşımının bir sonucu olarak bütün toplum kesimlerini “zapturapt” altına almak isterken; toplumsal barışı, kardeşlik duygularını ve birarada yaşamı zedeleyen uygulamalara hız vermektedir. Her türlü demokratik talebi zorla bastırmak suretiyle kamuoyunda “iktidarının mutlak olduğu” yanılgısını yaratmaktadır. Oysa ülkemizde “demokratik, özgür ve barışın egemen olduğu bir ülke” talebi giderek daha kapsamlı bir şekilde dile getirilmektedir. SALDIRI, TÜM YAŞAM ALANLARIMIZA ve MESLEĞİMİZE YÖNELİKTİR! TMMOB Mimarlar Odası 26 Şubesi ile birlikte, bu süreci durdurmak için TMMOB koordinatörlüğünde başlatılan mücadele sürecinin yaygınlaştırılarak sürdürülmesi için kararlılığını ve kendi birikiminin bir ifadesi olan “Mimarlar Odası Toplum Hizmetinde, Toplum Hizmetinde Mimarlık” hedefinden asla vazgeçmeyeceğini bir kez daha vurgulamaktadır. KAMU VE TOPLUM YARARINI YOK SAYAN; Değerli kamuoyumuza saygı ile duyurulur. TMMOB Mimarlar Odası 43. Dönem 1. Danışma Kurulu Toplam Görüntülenme : 83461 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|