GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Kızılay’da “Gökçek Bu Ne?” Eylemi

Kızılay’da “Gökçek Bu Ne?” Eylemi

Ankara Büyükşehir Belediyesi Kent Estetiği (!) Dairesi Başkanlığı’nca ihale edilen, Sıhhiye Orduevi’nden, Vekâletler Caddesi bitimine kadar olan bölgede “Tarihi ve Simgesel Özeliği Olan Binaların Cephe Aydınlatma İşi” için alınmış olan çalışma izni gereğince; ihaleyi alan firma yetkilileri bulvardaki tarihi ve simgesel özeliği olan asırlık ağaçları matkaplarla delip kablo döşemeleri 7 Mart 2014 Cuma günü bileşenleri arasında EMO Ankara Şubesi’nin de bulunduğu Başkent Dayanışması (Ben Ankara) tarafından düzenlenen kitlesel basın açıklaması ile protesto edildi.

Basın açıklamasını Başkent Dayanışması adına EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akgün Yalçın okudu.

Çevre ve insan hayatı için büyük tehlike de arzeden bu uygulamayı protesto ettiklerini belirten Yalçın açıklamada şunları söyledi;

GÖKÇEK BU NE?

Yolu Kızılay’a düşenler görmüşlerdir. Bu aralar Atatürk Bulvarı’nda hummalı bir çalışma var. Ankara Büyükşehir Belediyesi Kent Estetiği Dairesi Başkanlığı’nca ihale edilen, Sıhhıye Orduevi’nden, Vekâletler Caddesi bitimine kadar olan bölgede “Tarihi ve Simgesel Özeliği Olan Binaların Cephe Aydınlatma İşi” için alınmış olan çalışma izni gereğince ihaleyi alan firma yetkilileri bulvardaki tarihi ve simgesel özeliği olan asırlık ağaçları matkaplarla deliyorlar. 

Etrafınızdaki ağaçlarda gördüğünüz bu çalışmanın amacı ihalenin isminden de anlaşılacağı gibi bir cephe aydınlatma işi. Fakat görüyoruz ki, otobüs duraklarındaki reklam panolarının hizasında bir aydınlatma işi için kablo boruları döşenmekte. Herhangi bir ölçüm metoduna bağlı kalınmaksızın ağaçlara gelişigüzel spiral borular vida ve matkap marifetiyle sabitlenmekte ve bu borulardan bir iletken geçirilmekte.

Teknik olarak bir mahalde herhangi bir kablolama yapılacak ise kablonun gizlenmesi hususu zaruridir. Bu gizlemenin mühendislik bakış açısından coğrafi ya da mimari koşullardan faydalanılarak yapılması en estetik ve doğal  çözümdür. Fakat bunu yaparken mühendislik etiğini ve doğa dostu toplumcu mühendislik bilincini kaybetmemek gerekir.  

Bina dışı kablolama işi elektrik şartnamelerinde herhangi bir canlının kablodan zarar görmeyeceği şekilde paslanmaz kablo tavası içerisinden geçirilerek tava kapakları kapatılması şeklinde tariflenmiştir. Bu tariflemedeki amaç kaza riskini azaltıp tesisi daha güvenilir hale getirmektir.

Kablolama işi, hele ki açık alanda, kamuya açık, canlı sirkülasyonunun olduğu bir bölgede yapılıyorsa, yer altı kutusundan, aydınlatma direkleri üzerinden, güvenli kablo tavaları üzerinden yapılmalıdır.

 

Burada taşıyıcı olarak ne yazık ki asırlık ağaçlar kullanılmaktadır. Bir canlının gövdesine matkapla delikler açılması ne kadar acımasızsa, o bölgedeki diğer canlıların da güvenliklerini hiçe saymak o denli gaddarlıktır. Her gün binlerce kişinin kullandığı bulvarda uzanınca dokunulabilecek hatta istemeden bile temas edilebilecek derecede erişime açık böyle bir kablolama ölüme davetiye çıkarmaktır. Hem dokularına zarar verilen ağaçlar, hem can güvenliği hiçe sayılan yayalar, hem de estetiğine ve planlamasına fiilen saldırılan bir kent açısından bu yapılanlara sessiz kalmayacağız.

 

Buradan yetkililere seslenmek istiyoruz;

Ankara Büyükşehir Belediyesi; bu çalışmayı gerekli teknik şartnameleri ve yönetmelikleri dikkate almadan sürdürdüğünüz takdirde olası bir kazada bulvarı kullanan tüm canlıların hayatından birinci dereceden sorumlusunuz. Bir an önce canlı ağaçlara çakılan, yangın ve iletken güvenliği olmayan bu boruları sökün. Bir aydınlatma işi yapacaksanız can ve mal güveliğimizi hiçe saymadan bilimsel yöntemleri kullanın.

Başkent Elektrik Dağıtım Şirketi; bu bölgeye çekilen hatlara enerji verdiğiniz takdirde olası bir kazada bulvarı kullanan tüm canlıların hayatından siz de sorumlusunuz. Kente karşı işlenen bu suça ortak olmayın, Ankaralı’nın can ve mal güvenliğini riske atmayın.

Geçmişte Gökkuşağı projesi, bugün kente giriş kapıları, geçmişte doğalgaz sayaçları bugün meydanlarda arzı endam eden ledli anlamsız şekilli elektronik panolar, geçmişte amblem tartışmaları bugün ağaçların bedenine çakılan vidalar, bütün bu şaşırtıcı, anlamsız, gereksiz, uygunsuz belediyecilik uygulamalarına sessiz kalmayacağız. Halkın değil rantın belediyesini sürdüren bu zihniyeti kabul etmeyeceğiz.

BAŞKENT DAYANIŞMASI                                                        


Toplam Görüntülenme : 94372
Kategori Haberleri

Çöken Yol Değil, Ankara Büyükşehir Belediyesidir!
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, yolun çökmesini “Plansızlığın ve akıl dışılığın dibe vurduğu nokta. Çöken yol değildir, Büyükşehir Belediyesi’dir” olarak değerlendirdi.
16 Haziran 2016
ÇED’den anladıkları toz ve gürültü
EGO Hangarları arsasına yapılacak yüksek yoğunluklu yapılaşmayı yakın takibe alan Mimarlar Odası Ankara Şubesi, EGO hangarlarının ÇED sürecini gölge gibi izliyor. 
15 Haziran 2016
Ankaralılar Koman heykelinin peşinde
Başkent Dayanışması bileşenleri  Seğmenler Parkı’nda bulunan İlhan Koman heykelinin bulunması için mücadeleyi sürdürüyor. Bu kapsamda Seğmenler Parkı’nda düzenlenen söyleşide,  yerel yönetimlerin sanata bakışı, Ankara’da sanata ve sanatçıya verilen değer tartışılırken, kent ve sanat üzerine öneriler ve görüşler paylaşıldı.
14 Haziran 2016
Ankara Garı ve tüm TCDD yapıları tehdit altında
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) ana statüsünün değiştirilmesiyle birlikte Ankara Garı dahil bütün TCDD yapılarının ve arazilerinin tehdit altında olduğunu bildirdi
09 Haziran 2016

<<< <
94 95 96 97 98 99 100 101 102 103
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!