Sobe Gazetesi 2024 - Mimarlar: AOÇ arazilerinin talanını belgelerle konuşuyoruz
GÜNCELKENTPOLİTİK GÜNDEMKÜLTÜR SANATBASINDANYAZARLARSOBEDENSOBELEDİKLERİMİZRÖPORTAJLARGEZENTİYUMURTALAR
Ara
Mimarlar: AOÇ arazilerinin talanını belgelerle konuşuyoruz

Mimarlar: "AOÇ arazilerinin talanını belgelerle konuşuyoruz"

AOÇ arazisi hülle yoluyla ABD'ye satılmıştır

Kamuoyunda tartışmalara yol açan ve kamuoyunun gündemine düşen Atatürk Orman Çiftliği arazisi iken Tıp Fakültesi yapılması için Gazi Üniversitesine verilen oradan da TOKİ'ye, TOKİ'den de ABD'ye satılan 37 bin metrekarelik alana ilişkin basın toplantısı yaptı.

 Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, toplantıda Adalet Bakanı Bekir BozdaÄŸ'ın "Haber çarpıtma, yalan ve iftira. Kirli bir algı operasyonuna su taşımak için bu yapılıyor" sözlerine belgelerle yanıt verdi.

 Mimarlar Odası Ankara Åžube BaÅŸkanı Tezcan KarakuÅŸ Candan, " Mimarlar Odası her zaman bilim ve tekniÄŸi halkın hizmetine sunmak ve halkın doÄŸru bilgilendirilmesi için çalışan bir örgüttür. Belgelerle konuÅŸuyoruz. Ä°ktidar yaptığı uygulamalarla Türkiye'yi yıpratıyor. Aksini iddia ediyorlarsa bizim yaptığımız gibi belgelerle açıklasınlar" dedi.

 AOÇ arazilerini her bir metrekaresi takibimizde

 Candan, sözlerine şöyle devam etti:

"AOÇ arazilerine ilişkin çok uzun süreden beri ardı arkası kesilmeyen fikri takip yapıyoruz. AOÇ arazilerinde plan yapma yetkisinin 2006 yılında Büyükşehir Belediyesi'ne devredilmesi ile davalarla bu süreç başladı. 2012 yılında AOÇ tarihi çekirdek alan dediğimiz alanda Başbakanlık Hizmet Binası olarak başlayan Cumhurbaşkanlığı Binası olarak devam eden bizim aslında kitabını yazdığımız "Kaçak Saray" mücadelesi ile birlikte her bir metrekaresini ve aşamasını takip ediyoruz. AOÇ topraklarının talanına karşı çıkanlar, Kent İzleme Merkezimizde 60'a yakın hocamız da bu süreci yakından takip ediyor. Bu süreç içinde AOÇ arazisi iken Tıp fakültesi yapılması amacıyla Gazi Üniversitesi'ne devredilen arazileri Gazi Üniversitesi, TOKİ'ye devretmiş. TOKİ'de 37.000 metrekarelik 29095 ada 2 parsel olan araziyi ABD Büyükelçiliği'ne satmıştır. Hülle yoluyla AOÇ arazisi ABD arazisi olmuştur. Bütün belgeler ortadadır. "

 Tarihe not düşülsün diye suç duyurusunda bulunuyoruz

 "AOÇ arazileri bir yandan kanun yoluyla talan edilirken, son yıllarda AKP hükümetiyle birlikte kiralama ve kanunsuzluk yoluyla talan edilmeye baÅŸlandı. ABD BüyükelçiliÄŸi'ne hülle yolu ile satılan arazi AOÇ arazisidir. Bu olaylar gündeme geldiÄŸinde, bunu kamuoyu ile paylaÅŸtık. Åžimdi inÅŸaat baÅŸladı, gizli kapaklı yürütülen bir süreç açığa çıktı. Biz o süreçte 2013 yılında hem Gazi Ãœniversitesi'nden hem de AOÇ Genel Müdürlüğü'nden AOÇ arazisinin devrine iliÅŸkin protokollerin tarafımıza gönderilmesini istemiÅŸtik. Protokoller bize gönderildi yani bu alanın AOÇ ilgili alakası yok dememek gerekir. Aynı Anıtkabir mevzusunda ilgili plan deÄŸiÅŸikliÄŸinin Anıtkabir tarihi SÄ°T alanıyla iliÅŸkisi yok dedikleri gibi" diyen Candan, ÅŸu tepkiyi verdi:

 "AOÇ arazisinin nasıl hülle yoluyla ABD'ye satıldığı belgelerle elimizdedir. AOÇ sınırları ile fiilen ilgisi yoktur ne demek? AOÇ'nin daralmış sınırlarını ve talanını gerçekleÅŸtirenler AOÇ sınırları hakkında konuÅŸmasınlar. AOÇ'nin en geniÅŸ sınırları bellidir. Bu sınırlar içerisinde bugün ABD'ye satılan arazide vardır. Hülle yoluyla el deÄŸiÅŸtirildi diye AOÇ ile ilgisi yok denilemez. Bunu Cumhuriyet'in mimarları olarak kabul etmemiz mümkün deÄŸil. Hukuksal süreç baÅŸlatıyoruz. Silsile yoluyla yeniden suç duyurusu yapıyoruz yeniden reddetsinler ama tarihe not düşülsün. AOÇ arazisi iken bu ülkenin kurucusunun emanet ettiÄŸi alanın hülle yoluyla nasıl ABD çiftliÄŸine dönüştüğüne dair tarihe not düşülsün istiyoruz. Çünkü o büyük gün geldiÄŸinde herkes yargı önünde bunu hesabını verecek"

 El birliÄŸiyle bir talan ve hülle süreci yaÅŸanmış

 Candan, yaÅŸanan sürece iliÅŸkin ÅŸu bilgilendirmeyi yaptı:

"AOÇ arazilerinin devri en son askeri darbe döneminde 1983 yılında yapıldı. 1983'te hem Milli Savunma Bakanlığı'na hem de Gazi Üniversitesi'ne arazilerin devri yapıldı. Şimdi Gazi Üniversitesi'nde devir yapılırken, Tıp Fakültesi yapılması öngörüldüğü için verilmiş. Gazi Üniversitesi AOÇ Genel Müdürlüğü ile buna ilişkin protokol yapmış. Bu alanın AOÇ arazisi iken .kanunla Tıp Fakültesi yapılması için bir kamu yararı yaklaşımıyla Gazi Üniversitesi'ne devredilmiş bir alan. Gazi Üniversitesi 1983 yılında amacı dışında kullanarak TOKİ'ye devrettiği bu arazinin parasını, TOKİ'ye devirden 2 yıl önce ödemiş. Onun da bize ödeme planını AOÇ göndermiş. 1991'den itibaren satışının yapılması için para ödüyor. 1991 yılında 21 lira ödüyor. Bu süre içinde aralıklarla bin 200 lira, 17 bin, 160 lira, 2005 yılından sonra bir artış olmuş 1 milyon ödemiş, ondan sonra 100 bin ödemiş, 600 bin ödemiş. Toplamda 10 milyon 591 bin 207 lira yani eski para ile 10 trilyon lira ödemiş. Altı milyonu 2008 yılında ödenmiş. Bunu da kamuoyunu araştırması gerekiyor. Bunu da ödedikten sonra da TOKİ'ye satıyor bu araziyi. TOKİ burası üniversite alanı iken plan değişikliği yapıyor,özel eğitim alanına dönüştürüyor. Sonra hemen bir plan değişikliği daha yaparak konut ve ticaret alanına dönüştürüyor. Bununla birlikte birkaç tane daha parsel var. Onlarda konut ve ticaret alanına dönüştürülüyor. Oysa AOÇ arazilerinin 5659 sayılı AOÇ kanuna göre üzerinde konut, ticari ve sanayi hiçbir şey yapılamaz. Yani Atatürk'ün şartlı bağışının dışında orada herhangi bir şey yapılamaz. Bu çok açık AOÇ arazisi iken size tıp fakültesi yapılması için verilmiş bir alanı siz alıyorsunuz ve TOKİ'ye devrediyorsunuz. Sonrada TOKİ ABD Büyükelçiliği'ne satmak üzere ilke kararına varıyor. Bu satış AOÇ kanuna aykırıdır. Anlaşılan o ki el birliğiyle bir talan süreci yaşanmış ve bir hülle zinciri kurulmuş."

 Plan deÄŸiÅŸiklikleri gizli kapaklı yapılıyor

 2013 yılında konuyu kamuoyunun gündemine taşıdıklarını hatırlatan Candan, ÅŸunları söyledi:

 "Bu süreçte belge ve bilgileri elde etmeye çalıştık. Satış protokollerini ticari sır diyerek vermediler onun üzerine yargı yoluna baÅŸvurduk. Yargı yoluyla da bize imzasız mühürsüz satışla ilgili bedel olmayan bir belge gönderdiler. Bu arada 3 kez AOÇ, ABD'ye satılamaz diye BaÅŸkent Dayanışması eylem yaptı ve sarı, kırmızı ve siyah çelenk bıraktı. ABD BüyükelçiliÄŸi'ne 'Buradan vazgeçin' denildi. Mimarlar Odası Ankara Åžubesi Yönetim Kurulu üyeleri o dönemde ABD BüyükelçiliÄŸi ile de görüştü. Bu araziden vazgeçin burası AOÇ arazisi denildi. 'Bize hükümetiniz burayı gösterdi' dediler. 2016 yılının başında ABD BüyükelçiliÄŸi oraya dair projeleri hazırlayarak, Mimarlar Odası Ankara Åžubesi'ni ve akademisyenleri projeyi tartışmak üzere davet etti. Davete icabet eden avukatlarımız ve yönetim kurulu üyelerimiz projenin tartışılmaması gerektiÄŸini belirterek buradan vazgeçin dediler. Hep gizli kapaklı yapılıyor bu iÅŸler. Ruhsatın ve dayanağı planların iptal edilmesi için dava açılmasın diye bilgi belge bile vermiyorlar." 

 AOÇ arazisi, baÅŸka bir ülkenin toprağı oldu

 Candan, Adalet Bakanı'nın sözlerine ise şöyle yanıt verdi:

"5659 sayılı kanun çok açık ve netken Gazi Üniversitesi'ne eğitim alanı olarak tahsis edilmişken, şimdi Bekir Bozdağ çıkıp hükümeti yıpratmak için algı yönetimi yapılıyor diyor. Bizim hükümetinizi yıpratmamıza gerek yok siz zaten gereğince yıpratıyorsunuz. Sadece hükümeti değil, Türkiye'yi yıpratıyorsunuz. Türkiye'nin artık dış camiada bir itibarı kalmadı. Yurtdışına çıkışlarda sıkıntı yaşıyoruz. Sonuçta 29095 ada ifrazla birlikte 2 parsel olan bu arazi artık ABD toprağı. Burası bu ülkenin kurucusu Atatürk'ün halkına bağışladığı bir AOÇ toprağıydı. Hülle yoluyla AOÇ arazisi bir başka ülkenin arazisi haline getirildi. Bütün belgeler elimizde hepsini sizlerle paylaşabiliriz. Herkese açık bir şekilde tapu kütüğünün hikayesini koysunlar görürler."

 Atatürk AOÇ arazilerini ÅŸartlı bağışla halkına emanet etmiÅŸtir, kanunla, hülleyle, bu ÅŸart deÄŸiÅŸmez

 Söz konusu arazisine iliÅŸkin ilk tapuyu gösteren Candan, şöyle konuÅŸtu:

"AOÇ arazilerini talanı sistematik olarak devam ediyor. Ankara'nın kentleşmesi AOÇ arazilerini yutuyor. 4 yol güzergahı askıda, iki tanesini AOÇ arazisinden geçiyor. Bu demektir ki AOÇ arazilerinin talanı devam edecek. Atatürk AOÇ arazilerini şartlı bağışla halkına emanet etmiştir, kanunla, hülleyle, bu şart değişmez. Böylesi bir süreçte askeri darbenin aldığı bir karara sığınıyorsunuz. Sizin hükümetiniz görevdeyken hülle yoluyla ABD Büyükelçiliği'ne satıldı. Sattığınız yerin neresi olduğunu bilmiyor musunuz? Öte yandan Gazi Üniversitesi'nin 6 milyon liralık bütçeyi bir kalemde nasıl ödediğini sonra niye TOKİ'ye sattığını da gerçekten merak ediyoruz. Gazi Üniversitesinin 2008 yılı bütçesine ve harcamalarını araştıracağız. AOÇ arazilerinin talanı devam ediyor bizim bunu Cumhuriyetin mimarları olarak kabul etmemiz mümkün değil. Fiilen içindeymiş dışındaymış tartışmasına girmiyoruz oranın ilk tapusu nedir? Bu önemli, bu arazi hülle yapılmadan önce AOÇ arazisi miydi biz ona bakarız. Gazi Üniversitesi sen bu araziyi alırken neden tıp fakültesi yapmıyorsun da satıyorsun. Zincirleme suç bir hukuksuzluk var ortada. Amacı dışında kullanılan AOÇ arazilerinin kullanımının hepsine dava açmaya ve mücadeleye devam edeceğiz."

Aksini iddia ediyorlarsa kanıtlasınlar

Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Namık Kemal Kaya ise tepkisini şöyle dile getirdi:

 "Yeni bir devlet kurduklarını iddia edenlere ÅŸunu söylüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti emperyalizme karşı verilen KurtuluÅŸ Savaşı'nın zaferle sonuçlanmasının akabinde 29 Ekim 1923'te kurulmuÅŸtur. Bu savaşın dünyada bir benzeri daha yoktur. Bütün kazanımlarımızı KurtuluÅŸ Savaşı'nda savaÅŸanlara ve sonunda bu ülkeyi kuranlara borçluyuz. KuruluÅŸ ile birlikte yapılan devrimler sonucunda toplumun özgürleÅŸmesi, kurulan Cumhuriyetin çaÄŸdaÅŸ dünyaya açılan kapısıdır. Bu ülkenin kuruluÅŸ harcında emperyalizme karşı tam bağımsızlık uÄŸruna, kazanılmış bir kurtuluÅŸ savaşı var. Bu ülkenin harcında bireyin özgürleÅŸmesi var, sınıf bilincine geçiÅŸ var, laiklik ilkesi var ve bu ülkenin kuruluÅŸ harcında üreten bir toplum var. Bu ülkenin kuruluÅŸ harcındaki devlet adamları kendi çocuklarını hiçbir zaman kayırmadılar. Onlara ÅŸirketler, vakıflar kurmadılar. Devletten ihale verdirmediler. Kimseden rüşvet almadılar ve kimseye rüşvet vermediler. Var olanı büyüttüler. Ãœretime yönelik fabrikalar açtılar. Bu ülkenin hiçbir deÄŸerini satmadılar. Bugün gelinen son noktada, devlete ait ve üretime yönelik ne varsa her ÅŸey satılmış durumda. Kıyılarımız, ormanlık alanlarımız satılmış durumda ve satılmaya devam ediliyor. Ãœlke yönetimi, Cumhuriyetin özgürlükçü deÄŸerlerden, demokrasi kültüründen, adaletten hızla uzaklaÅŸarak, OHAL ve KHK'larla diktatörlüğe giden bir süreç iÅŸletmektedir. Toplumun bütün deÄŸerlerini rant uÄŸruna tükettikleri bir süreçle karşı karşıyayız. Ãœlke açısından, süreç kötü bir noktaya gidiyor. Bizler durduÄŸumuz noktadan, yetkilerimiz ve sorumluluklarımız çerçevesinde mücadelemize devam edeceÄŸiz. KonuÅŸtuÄŸumuz ve paylaÅŸtığımız her ÅŸey, belgelere dayalı. Bilgi Edinme Kanunu'ndan kaynaklı bize gelen belgelerle konuÅŸuyoruz. Biz, algı yönetimi içinde deÄŸiliz. Algıyı kimlerin yönetmeye çalıştığını herkes biliyor. Sonuç olarak KurtuluÅŸ Savaşı'nda emperyalizme karşı girdiÄŸi savaşı kazanarak bu ülkeyi kuran Mustafa Kemal Atatürk'ün ÅŸartlı bağış ile Türkiye halkına emanet ettiÄŸi AOÇ arazisi, emperyalizmin temsilcilerine satılmış olmasının hesabını soracağız. Sormaya da devam edeceÄŸiz."


Toplam Görüntülenme : 63175
Kategori Haberleri

Saraçoğlu Mahallesi Koruma Amaçlı İmar Planlarında Bir İptal Daha…
Candan: ”SaraçoÄŸlu Mahallesi’nde yargı kararlarını arkadan dolanarak hukuksuz ve dayanaksız plan yapan uygulayan tüm kurumlar ve kiÅŸiler hakkında suç duyurusunda bulunacağız.”
05 Temmuz 2022
Yargı: Numune Hastanesi taşınmaz kültür varlığıdır, tescil edilmelidir
Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, Cumhuriyet döneminin simgesel saÄŸlık yapılarından olan tehdit altındaki Ankara Numune Hastanesi’nin iÅŸlevini koruyarak korunması için mücadeleyi sürdürüyor.
15 Haziran 2022
Adnan Kahveci Parkı’nda yapılaşma ısrarı devam ediyor
Mimarlar Odası Ankara Åžubesi, daha önce Yenimahalle Belediyesi tarafından ticari yapılaÅŸmaya açılmak istenen Adnan Kahveci Parkı’nın ÅŸimdi de BüyükÅŸehir Belediyesi tarafından rekreasyon düzenleme iÅŸi adı altında betonlaÅŸtırılmaya çalışıldığını bildirdi.
14 Haziran 2022
Beşevler’de yıkılan Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’nin yerine cami yapılması planı, iptal edildi
Gökçek döneminde BeÅŸevler’de Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’nin olduÄŸu alan eÄŸitim alanından dini tesis alanına çevrilmiÅŸ, Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi yıkılmıştı. Ä°lk plan deÄŸiÅŸikliÄŸi yargı tarafından iptal edilmiÅŸti.
09 Haziran 2022

<<< <
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
> >>>

Yorumlar
Yorum eklenmemiÅŸ.
Yorum için giriş yapınız!