Bilirkişiler: Eğitim amaçlı parselin Türkiye Verimlilik Vakfı’na tahsis edilmesi kamu yararına aykırıdır

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, kamuya ait arazilerin plan değişikliği yapılarak talana açılmasına karşı, mücadeleyi sürdürüyor.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin Bilkent’te Türkiye Verimlilik Vakfı’na tahsis edilen 35 bin metrekare kamu arazisine ilişkin plan değişikliğini yargıya taşımıştı.

Davada bilirkişi raporu yayınlandı, Ankara 7. İdare Mahkemesi’ne sunulan raporda,  söz konusu Ankara ili Beytepe Mahallesi 26053 ada 13 sayılı parsele ilişkin 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği, 1/5000 ölçekli Nazım ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğinin kamu yararına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, planlamanın bütünlüğünü ve tutarlığı ilkelerine uygun olmadığı ve bu imar planına göre hazırlanan 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 102/k hükümleri uyarınca 02.03.2020 tarih ve 49184 sayılı bakanlık makam oluru ile onaylanan imar uygulaması işleminin de uygun görülemeyeceği görüş ve kanaatine varıldı.

Raporu değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Kamu arazileri vakıflara tahsis edilerek talan ediliyor. Kent topraklarının ve kamunun en değerli alanlarının talanı ile karşı karşıyayız. Plan kararlarında Ali Doğramacızade Cami ve İhsan Doğramacı’nın anıt mezarı bitişiğindeki bu  lise alanı olan, mülkiyeti hazineye ait Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsisli parselin, MEB tahsisi kaldırılarak, Türkiye Verimlilik Vakfı’na tahsis edilmişti. Bilkent’teki 35 bin 435 metrekarelik kamusal alanında Türkiye Verimlilik Vakfı’na tahsis edilmesi ve üniversite alanına dönüştürülerek, emsalinin artırılması, vakfın kurduğu üniversitenin 3 fakültesinin burada yapılması çok manidardır. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak söz konusu plan değişikliğini yargıya taşıdık. Bilirkişiler de, mahkemeye sundukları raporla haklılığımızı tescil etti” dedi.

Kent topraklarının vakıflar aracılığıyla talanına izin vermeyeceğiz

Candan, sözlerine şöyle devam etti:

“Bilirkişiler raporda, söz konusu parselde eğitim amaçlı parselin özelleştirilmesinin kamu yararına aykırılığını da gözlerine önüne sermiştir.  Raporda yer alan, ‘2014 tarihli iki yıllık tahsis de ve 2019 tarihli bakanlık olurlu 49 yıllık irtifak hakkı tesis işleminde parselin tahsis amacı eğitim faaliyetleri yapılmak kullanılmak olarak belirlenmiştir. Tahsis amacı eğitim ise plandaki karşılığı sosyal altyapı alanıdır. Bu alanda eğitim amaçlı olmak üzere eğitim öğretim binaları yer alacaktır. Ancak plan notunda yer alan yurt-özel yurt kullanımı tahsis amacı gereği planlama alanında yer alamayacağı açıktır. Bu durum yönetmeliklere aykırıdır özel üniversite ve özel yurt olacağına göre kamuya ait bir arazinin özelleştirilmesine eş değer bir durum ortaya çıkmaktadır. Bu durum kamu yararına aykırıdır. Planlama alanı mülkiyeti maliye hazinesidir. Vakfa tahsisli alanda üç fakülteli ve yurt alanı ile vakıf  üniversitesi kurulmak istenmektedir. Üniversite kampüs alan büyüklükleri en az 50 ha alan büyüklüğünde oluşturulmaktadır. Alan büyüklüğünün sağlanmadığı noktalarda ise yüksek emsal değeri oluşturulmaktadır. Dava konusu vakıf üniversitesi kurulmak istenen 3 ha alan uygun kampüs alan büyüklüğünü sağlamamaktadır. Tahsis amacına göre eğitim amaçlı olarak parselin tamamı yüksek öğretim tesis alanına ayrılmıştır. Plan notları ile Bilkent Üniversitesi’ne ait 4488.24 metrekarelik alan tahsisli alandan ayrılmış ve tahsisli alanda bağımsız yeni bir parsel oluşturularak mülkiyet özelleştirilmiştir’ ifadeleri bunu açıkça ortaya koymuştur”

Candan, “ Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak bilim ve teknikten aldığımız güçle kamu yararını savunmaya devam edeceğiz. Kent topraklarının vakıflar aracılığıyla talanına izin vermeyeceğiz” dedi.