GÜNCEL | KENT | POLİTİK GÜNDEM | KÜLTÜR SANAT | BASINDAN | YAZARLAR | SOBEDEN | SOBELEDİKLERİMİZ | RÖPORTAJLAR | GEZENTİ | YUMURTALAR |
Reyhanlı protestosu
Reyhanlı protestosu Mimarlar Odası Ankara Åžubesi bugün yaptığı basın toplantısında Ankara’daki ulaşım sorununu deÄŸerlendirdi. Ayrıca Oda yöneticileri Ankara için mekânsal muhafazakârlaÅŸma tespitinde bulundu. Oda yöneticileri Reyhanlı’da yaÅŸanan katliama deÄŸinmeden geçmedi. Basın toplantısını katliamı kınayarak baÅŸlattı. Ãœzgün olduklarını dile getiren Hakkan: “İçimizi çok acıtan bir olay. Bu iÅŸi yapanlar bir yana, bu aslında AKP iktidarının yanlış dış politikasının sonucudur. Böyle bir katliamı protesto ediyoruz.” Dedi. Candan ise Suriye için barış ortamı desteklenmeli diyerek, “ Hükümetin mezhepçilik üzerinden toplumu bölen politikası, hemen olayın arkasından gelen basın yasağı demokrasiyi yitirdiÄŸimizin göstergesi. Barış ortamının yaratılmasına olanak saÄŸlanmalı ve hükümet komÅŸularına karşı mezhepçi politikadan vazgeçmeli. Bu yanlış politikaları yürütenlerin istifa etmesi anlamlı olacaktır.” Gökçek’in ulaşım planı doÄŸru deÄŸil Mimarlar Odası Ankara Åžube BaÅŸkanı Ali Hakkan BüyükÅŸehir Belediyesi’nin ulaşım politikalarını eleÅŸtirerek “ BüyükÅŸehir Belediyesi’nin kentin çoÄŸu yerinde çalışmaları var. Belediye ulaşım ile ilgili bir arayış içerisinde. BüyükÅŸehri Belediye BaÅŸkanı’nın açıklamalarında ODTÃœ ile belediye arasında bir yol meselesi var gibi görünüyor oysa kentsel ölçekte düşünülmesi gerekiyor. Ä°ki tane yol projesi vardı Anadolu Bulvarın’dan ODTÃœ ve ÅžAP Enstitüsüne paralel olarak geçen bir yol. Bilkent yerleÅŸkesinden EskiÅŸehir yoluna paralel olarak baÄŸlanan ODTÃœ’yü ikiye bölen bir baÅŸka yol. ODTÃœ’nün tam ortasından geçen bir yol. ODTÃœ buna izin vermedi. Yalnız ODTÃœ’nün alanının ötesinde de yolun devamında ÇiÄŸdem mahallesine baÄŸlanacak olan aksta önemli sıkıntılar getireceÄŸi açık. Özellikle ODTÃœ viÅŸnelik tesislerinden itibaren yer altından gelen yol Konya yolu aksına viyadüklerle üst kottan baÄŸlanacak yani sekiz dokuz metreyi bulacak yükseklikler. Oradaki konut yapısını düşündüğümüzde bölgeye zarar verecek yükseklikler. BüyükÅŸehir Belediyesi Gazi Ãœniversitesi ile protokol yapıyor ana ulaşım planı için bir taraftan da kendi bildiÄŸini yapıyor. Bir taraftan anket yapıyor, bunların sonuçları buraya nasıl aktarılacak. Ãœniversitelerden hocalarımızla Ulaşım çalıştayı gerçekleÅŸtireceÄŸiz. Belediye’nin bu ulaşım politikasını gerçekten dert ediyoruz. Gökçek’in ulaşım planı doÄŸru deÄŸil. Çalışmalarımızın, sonuçlarını da kamuoyu ile paylaÅŸacağız. Sadece EskiÅŸehir yolu üzerinden parçacı yaklaşımlarla ulaşımı bitiremez. Toplu taşım ile ilgili pozisyonu nedir? Yaya ulaşımı ile ilgili olan nedir? Alt geçitler üst geçitler bütün olarak baktığınızda ulaşım sıkıntısını çözmüyor. Ulaşıma bütün olarak deÄŸerlendirmek gerekiyor yoksa yaptıklarınız yanlış projeler olarak kalıyor ve sürekli de ulaşım üzerine çalışmak yapmak zorunda kalıyorsunuz Ankara böyle bir kent. Bir çok üniversite ile beraber sadece bir üniversite ile de olmaz ve meslek odalarıyla beraber katılımcı bir yöntemle ana ulaşım planı yapılmalı.” Mimarlar Odası Ankara Åžube Sekretere Ãœyesi Tezcan KarakuÅŸ Candan ise “ meslek odası olarak bizim görevimiz nasıl bir ana ulaşım planı yapılacağı konusunda yöntem önermektir. Bir taraftan ana ulaşım planı yaptırıyorsunuz. Kentin geliÅŸimini nazım imar planlarını, yerleÅŸim alanlarını, altyapısını ve kentin nüfusunu dikkate alarak ulaşım planı hazırlanır. KiÅŸinin sadece kendisinin ortaya koyduÄŸu “ÅŸuraya teleferik yapacağım” diye “buraya yol yapacağım” diye bir ÅŸey olmaz. Bir belediye baÅŸkanı kentin elli yıl sonrasını düşünemiyorsa planlayamıyorsa Belediye BaÅŸkanlığını yapamıyor demektir. EskiÅŸehir aksı Manhattan gibi yapılmaya çalışılıyor, emsal artışı veriliyor, 70 -80 katlı yüksek yapıların yapılması düşünülüyor dolayısıyla bakıyor o yol artık bölgeyi kaldırmıyor kaldırmıyorsa bunun üzerine paralelinde ODTÃœ arazisinden geçecek yolu öneriyor. Örnek 900 bin tane aracı trafiÄŸe kazandırdım ÅŸeklinde Belediye BaÅŸkanı övünüyor. Kent meydanı yok, yaya aksları yok, kent merkezinde bir yerden bir yere yürüyebileceÄŸiniz bir aks bile yok. Genel olarak bir ulaşım planı yapılırken neye dikkat edilmesi gerektiÄŸini açığa çıkarmak amaçlı, ulaşım çalıştayı yapacağız. Ankara’nın ihtiyacı olan bir ulaşım planını tartışacağız.”
Muhafazakarlık mekanlara taşınıyor Hakkan, yapılan toplantıda muhafazakarlaÅŸmaya dikkat çekti. MuhafazakarlaÅŸmanın mekanlara nüfuz ettiÄŸinin altını çizerek şöyle konuÅŸtu: “Yapılar üzerinde muhafazakârlaÅŸmanın varlığından söz etmiÅŸtik. Yapı ölçeÄŸinden çıktı muhafazakârlaÅŸma tüm kent mekânlarında izleyebiliriz. Ä°deolojik olarak baÅŸka bir boyuta dönüştü. Okul yapılarının kampus okullara dönüştürülmesini eleÅŸtirirken, geçtiÄŸimiz günlerde Meclis BaÅŸkanı Cemil Çiçek “kampus demesek külliye desek ne olur ?“ diyebiliyor. Dile de yansıyan bir muhafazakârlaÅŸma. Yapılar üzerinden de bizler muhafazakârlaÅŸmayı tartışıyoruz. Adliye binalarının ve okul yapılarının muhafazakârlaÅŸtığını daha önce söylemiÅŸtik. Ãœniversitelerde de izliyoruz bunun örneklerini, Gazi Ãœniversitesinde öğrencilerin yaptığı kilise maketlerinin kaldırılması talep ediliyor. Hafta sonu olacak sınav nedeniyle kaldırılıyormuÅŸ güvenlik sebebiyle, yani anlaşılmaz bir talimatla kaldırılıyor. Bir Profesör ise neden cami maketi Cami ya da kilise ya da cemevi maketi bu çok anlamsız bir tartışma. Bilim mekânı olacak üniversitelerin böyle bir tahammülsüz yaklaşımını doÄŸru bulmuyoruz ve anlayamıyoruz” dedi. Ä°ktidarın yapılı çevreye özellikle yüklendiÄŸini vurgulayan Candan ise Gazi Ãœniversitesine yüklendi. Candan “ Güç ve baskı arttıkça iktidarlar yapılı çevreye yükleniyorlar. Mimarlık bir ideolojik araç oluyor ve mimarlık üzerinden bir savaÅŸ yürütülüyor. Mimarlar Odası olarak buna tepki gösteriyoruz. Hükümetin Mimarlar Odası’nı kentle ilgili her söyleminde aÄŸzına alıyor olmasının nedeni de budur. Mimarlar Proje ihalesine girdiklerinde onların istediÄŸi yapılmazsa bir daha proje alamayacakları konusunda ifadeler kullanıldığı üzerine bize ÅŸikâyetler geliyor. Kamu ihalelerinde Alafranga tuvaletlerin ecnebi iÅŸi olduÄŸu ve kullanılmaması gerektiÄŸi gibi tasarım ölçütleri getirildiÄŸine dair duyumlar alıyoruz. Süreç üniversitelere de sirayet etti. Gazi Ãœniversitesi yönetimi ciddi bir muhafazakârlıkla üniversiteyi koordine ediyor. Gazi Ãœniversitesi Mimarlık fakültesinin cephesini deÄŸiÅŸtirerek, Osmanlı - Selçuklu mimarisine benzetti. Sonra Atatürk Orman ÇiftliÄŸinde karşımıza çıktı. Gazi Ãœniversitesine tahsis edilen AOÇ arazisini TOKÄ°’ye devrederek yapılaÅŸmanın aracısı oldu. Ana ulaşım planı yapılacak Gazi Ãœniversitesi karşımıza çıkıyor. Ãœniversite yönetimi öğretim üyelerinin mesai saatlerini sabah sekiz akÅŸam beÅŸ çalışacak baÅŸka bir etkinlik içerisinde olmayacak diyor. Mimarlık eÄŸitiminde öğrencilerin proje teslim zamanlarında sabahlara kadar öğrenciler çalışırlar. Çünkü öğrencilerin 10kiÅŸi ile çalışabilecek bir alan evinde yoktur ve üniversitede atölyede alışır. Bu çalışmaları da engelleyen bir yaklaşım içerisinde. Bütün bu geliÅŸmelere baktığımızda üniversite adından öte yönetiminin muhafazakârlığını görüyoruz zaten. Mekânlar muhafazakarlaşınca yaÅŸantımızda muhafazakarlaşıyor. Kent dediÄŸimiz meydanlar, sokaklar artık bizi içine alan mekânlar deÄŸil, sadece evimizden iÅŸimize giderken hızlıca karşılaÅŸtığımız mekanlar oluyor. Hükümetin anketlerinde görünüyor ki insanlar evlerinden çıkmıyorlar, dışarıda yemeÄŸe, sinemaya ve tiyatroya ya da eÄŸlenceye gitmiyor. Türkiye’nin % 89’unun böyle yaÅŸadığı söyleniyor. Alt gelir gruplarının ise %96 ise bu ÅŸekilde yaşıyor. MuhafazakârlaÅŸma sosyal mekânları da yaÅŸantımızdan çıkarıyor. Kentsel yaÅŸam ev ve iÅŸ iliÅŸkisi arasında sadece çalışan ve kıt kanaat de geçinen bir topluluk oluÅŸuyor.” Dedi. Toplam Görüntülenme : 105181 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|